Sevgili Can Günlük 5
Sevgili can günlük,
Bu aralar baya duygusal moddayım. Ortanca sayılarımı bir araya getiremiyorum. Matematiğime asılsız çarpanlar değiyor. Frekanslarım karşıki dağlarımla uyuşmuyor. Çiğ gibi büyüyen bir hüzün sanki beni bekliyor. Sanki yarınlarım karanlıkları öpecek...
Belki de üç hafta sonra askere gideceğim diye, bu kadar yoğun hisler yaşıyorum. Ben ki elleri sadece kalem tutan, ben ki yüreğiyle konuşmaktan hiç çekinmeyen, ben ki sevdiğine bu dünyayı cennet kılmak için uğraşan, ben ki kendinden çok herkesi, tüm insanların mutluluğu için çalışan, ben ki mutlu olmak için canını feda etmeye her an hazır olan...
Sevgili can günlük,
İçimde sana da anlatmaktan aciz kaldığım tümcelerim var. Ne olur bunun için kızma bana. Müziğimin melodisinde mutluluk çalmıyor şu aralar. Ezgi desen beni dinlemiyor. Ondan sonra deyip, devamını getiremiyor buluşmalarımızın. Korkaklığını yüzüme vurdu bugün. Canım acıdı, canım yine de ona saygı gösteriyor can günlüğüm. O, muhteşem bir insan. Sesiyle daima huzur buluyorum. Varlığıyla edebiyata daha çok sarılıyorum. İstesem de istanbul kokan gülüşlerine kızamam ki, istemesem de ret konuşan ifadelerine küsemem ki, istesem de masallarından çıkamam ki, istesem de şiirlerinde yer almamazlık edemem ki. O tam can, o mai derinliğinde kaybolmak istediğim umman...
Görüyorsun kinci olamıyorum. Olmak da zaten amacımda hiç yok. Gel gör ki çok defa hayal kırıklığına uğruyorum. Kendimi toparlamaktan, kendimi hizaya getirmekten, kendimi tekrar eski örnek ben yapmaktan yoruluyorum. Bunları hem itiraf olarak kabul et, hem de çaresizliklerim olarak kaydet tarihin tozlu sayfalarına. Bir sen dinliyorsun beni zaten. Bir sen üzmüyorsun sözcüklerimi. Bir sen menfi konuşmuyorsun dudaklarımla. Bir sen, beni yarı yollarda hiç kimsesiz bırakmıyorsun sevgili can günlüğüm...
Sevgili can günlük,
İnsanlarla olan kavgam, insanlarla olan didişmem, insanlarla olan zıtlıklarım, insanlarla olan tartışmalarım bitmeyecek. Hızlı davranıyorlar. Çabuk terkediyorlar. Hemen yön değiştiriyorlar. İkide bir ruhları başka alemde geziyor. Umulmadık zamanda kimseyi rahatsız etmeyen önümü kesiyorlar, ya da hiç beklemediğim vakitlerde melek gibi görünüyorlar şaşkın gözlerime. Sözlerim onlar için genelde kararsız kalıyor...
Gel de bazen efkarlanma. Gel de daim kem küm etme. Gel de artı-eksi eksenin gelgitleri olan insanlar hakkından edebiyatla üzeri üzerilerine gitme. Gel de suskun kal onlar için. Gel de hiçbir şey olmamış gibi, benliğini sessizliğin derin kollarına at...
Kusura bakma can günlüğüm, bundan sonra gereken yerde gerekli açıklamalarda, lazım olan beyanlarda bana düşeni yapacağım. Ya kaybedeceğim, ya kazanacağım insanları. Dengemi ancak bu şekilde sağlayabilirim. Vesselam, candan öptüm seni can günlüğüm...
.....................................
Mehmet Selim ÇİÇEK
22 Kasım 2010,,,17.07
Mardin