İNOVASYON
İNOVASYON
Geçen hafta şahit olduğum bir olayı paylaşayım.
Evdeki bir iş için somunlu cıvata aradım bulamadım.
Arkadaşlara dedim ki neden yok?
Biri dedi ki satılmıyor.
Biri dedi bir sürü getirdim, hiç para almadan bitti.
Nasıl olur dedim valla öyle dedi.
Düşündüm ki kendisi bile malına değer vermezse başkası hiç değer vermez.
Neden böyle düşündüm biliyor musunuz?
Baktım adamın dükkânı öyle dağınık öyle karşıki insanlar o vidayı hurdadan bulup verdiğini sanıyor da ondan para ödemiyorlardır diye düşündüm.
Bir diğer esnaf arkadaştan başka cıvata aldım.
Oda verdiği cıvata verdiği dübele uymadı.
Keban da ki diğer esnaf arkadaşlar çok farklı değil.
Hatta devlet memurları dahil buna.
Bir devlet kurumuna dilekçe verdim olmaz dediler.
Neden olmaz dedim işte olmaz.
Gerekçesini yazılı olarak yazın o halde, yine olmaz dediler.
Çaresiz “Bimer’e” yazdım üç gün içinde bana yazılı olarak gerekçesini yazdılar.
Ve adımızda şikâyetçiye çıktı.
Hatta o kurumun amiri bana kinlenmiştir.
Şikâyet etti diye.
Ama benim personelim yetersiz diye gereğini yinede yapmayı akıl etmemiştir.
İşter esnafımız olsun ister. Bürokrasimiz olsun böyle işte.
Diğer taraftan yakınırız iş yok, gelişme yok.
Bu iş kendiliğinden, gelişme durup dururken olmuyor.
Dünya bu kadar hızlı değişirken,
Siz yerinde durursanız hiçbir şey olmaz.
Her zaman değişmek zorundasınız.
Değişmezseniz gelişemezsiniz.
Gelişmezseniz de geçinemezsiniz.
Belki birçok insan kızacaktır bana.
Kızan kaybeder.
Geç kalanda kaybeder.
Kaybetmemek için kızmamak yeniliklere açık olmak gerekir.
Şimdi yaz aylarında Keban a günde yüzlerce araç geliyor.
Bir o kadarda insan.
10 yıl önce niye gelmiyordu.
Çünkü Keban değişti.
Keban gelişti.
İki tane restorant günde yüzlerce kişi çekiyor.
Bir tane yüzme havuzu da yüzlerce insan çekebilir.
Birkaç tane su üstü araç ta yüzlerce insan çekebilir.
Hatta size çok uçuk bir fikir söyleyeyim.
Hem de yapılması çok pahalı olmayan bir proje.
Mini santralin oradan “Seftil” tepesine toprağı işleyerek merdiven yapmak.
Biliyorum. bazıları gülecek.
Dalga geçecek.
Ama bu mutlaka yapılacak.
Hani halk arasında eski köye yeni adet çıkarma derler.
Aslında bu insanların önünü tıkamak için cin bir fikir.
Ve bize de uyan bir söz.
Yeni köye eski ……
Birde icat çıkarma sözü.
Gerçekten bunlar enerjimizi alan halk değimleridir.
Şimdi Keban balık üretiyor.
Biliyor musunuz? Bir balık hacmindeki bir cep telefonu için
Kaç ton balık üretmek zorundayız.
İşte cep telefonu bir icattır.
Keşke icat çıkarabilelim.
İcatta çıkarmasak.
En azında işimizde yenilik yapalım.
Yani moda değimle inovasyon.
Eskiden simitleri insanların başlarında taşıdığı tahta tepsilerde satarlardı.
Şimdi simit sarayları var.
Demek bir simitçi bile yenilik yapınca mükemmel oluyor.
Bende diyorum ki işinizde inovasyon yapın.
Ve ne iş yaparsanız yapın… Saraylarda yapın.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.