HAYAL KIRIKLIĞI
Birden oturduğu yerden kalktı,yenilmiyecekti hayata.Güçlü ve yaşama sımsıkı bağlıydı oysa.onu bu hale getiren şey neydi,yada şeyler.Düşünmek istemiyordu.şu an tek düşüncesi ;ona iyi görünmek ,onu üzmemekti,hayatta en son üzülmesini isteyeceği kişi oydu.Daha yemekler yapacağım ona,ancak hazırlarım,diye ayaklarını sürüyerek,başının ağrısına aldırış etmeden hızla banyoya yöneldi.Önce bir güzel duş almalıydı,su belki kendine getirirdi.Birara aynaya kaydı bakışları.uzun zamandır incelememişti aynada kendini.korkuyordu bakmaya,yaramaz çocuklar gibi muzip bir gülüşle baktı kaçtı,bir gülmedir tutturdu.yaptığı şeye gülüyordu.bu defa aynaya meydan okurcasına çıktı karşısına.evet biraz solgundu hepsi bu.’’sen beni duştan sonra gör bakalım’’dedi aynaya .omuz silktl birde.kendine güveni gelivermişti,aslında çok keyifli biriydi,gençle genç,çocukla çocuk,yaşlıyla yaşlı olurdu.çılgın derdi arkadaşları ona.Soğuk su tüylerini diken diken etmişti ama hoşunada gitti.istese saatlerce kalırdı suyun altında .şu hastalık korkusu olmasa.yeter dedi,derin nefes egzersizleri yaptı.baya iyi gelmişti soğuk su.bornozuna sarılıp divana uzandı.
Yarın akşam geliyordu oğlu,yemek siparişleri yapmıştı.Nasılda özlemişti onu,öpüp koklayacaktı doyasıya.Hemen yemek yapmaya başlamam lazım dedi.Hızla kalktı,rahat bişiler geçiriverdi üstüne.doğru mutfağa daldı.
nasılda geçmişti vakit,bu arada pek çok şeyi halletmişti.yorulmuşum dedi.ve salona geçip tv yi açtı .uyuyakalmıştı.telefon sesiyle uyandı.arayan oğluydu,yatarak konuşmak istemedi,oğlunun en çok kızdığı şeylerden biri buydu,uyuşukk konuşması.’’Ayşincimm,sana bişi diyecem şimdi,sakın üzülme ama,söz ver bakayım.ben gelemiyorum.işim çıktı.aşkımm noldu,niye bişi demiyorsun,ama elimde olan bişi değil,anne.annecimm.anneeeee,ordamısın,hayatımmmm,annemmmm........’’AYŞİN