Biz ancak bize hayran olanları can ve yürekten överiz. la rochefaucauld
elvin
elvin

AŞK KERVANI

Yorum

AŞK KERVANI

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

909

Okunma

AŞK KERVANI


Ilık bir rüzgarın esintisi gibi usul usul içimize giren aşk; ilkbaharın kuşları gibi, kalbimizi sükunetten fırtınaya sürükleyen sevda cümleleriyle kanatsız uçurur yolcuları semalarda.
Tabiatın o muhteşem, o bezenen güzelliğine bile ama kalırken gözlerimiz, kâinatta tek bir varlık için atar artık kalbimiz. Sanki ondan evvel bir ruh taşıdığımızın bile farkında değilmişiz. Aşk anlattı bize; ruhun kendi sevgisiyle hayat bulduğunu bu yollucukta.
Onca zamandır, ismimizle hitap edenleri hiç duymamışız. Hiç bilmemişiz, dinlememişiz cananın diliyle kendi ismimizi. Gözümüz, kulağımız, dudağımız bütün azalarımız, meğer kalbimizde uyuyan cananı beklemekteymiş hayat bulmak için.
Ne zaman doğduğumuzu sorsalar; “cananı gördüğüm gün” deriz. Ceset olmaktan çıkıp da, ruhumuzu bedenimize davet ettiğimiz gün başlar biz âşıkların takvimi.

Selam size âşık dostlarım! Selam size yeniden doğan kardeşlerim!
Âşıklar kervanına hoş geldiniz!

Bu kervan ki; hak ve hakikat penceresinden cananın diyarına uçmaktadır. Bu kervan ki; yeryüzündeki tüm badirelerin göklerde de olduğunu ispatlamaktadır. Bu kervan ki; nimbusların ardını yurt edinen canana, bülbülden evvel kavuşmaktadır.
Dertsiz, tasasız, dikensiz yolculuğu umut eden âşıklarımız; sizler henüz bizim kervanımıza katılmamışsınız. Zira aşk kervanı, çile kervanıdır. İster yeryüzünde yürüsün, isterse semalarda süzülsün. Kervan yine acı, yine çile, yine hicran kervanıdır.
“Ben çekerim dünyanın yükünü, ona kavuşayım yeter ki!” diyen âşıklarımız, yolculuğunuzun karartıları korkutmasın hiç gözünüzü. Cesaret aşkın zaferidir.. Zira bir âşık ne yaparsa yapsın, cananın yoluna baş koyduysa asla kendini koruyamaz. Zaten aşk da; kendinden evvel onu düşünmek değil midir? Cananın gözlerini hayal etmek, onun elinden bir bade içmek, onunla uyuyup onunla uyanmak, hepimizin yaşadığı ortak payda değil midir?
Yolculuğumuzda atlattığımız veya hala atlamaya, aklamaya çalıştığımız şu çakıllar, aydınlık günlerin habercisidir dostlar. İlk çakılda pes etmeyip, dönmeyenler bu yoldan, ağır ağır varacaktır semadan. İkinci çakılda sendeleyip, düşmeyenler bu yolda, daha bir seviyor cananı bana göre. Üçüncü ve diğer çakıllara yenilmeyip, aşk güneşi gibi yanan yürekler, size ne bir balçık yapışır ne de biter içinizde serüvenler.

Tebrikler!
Tüm engelleri aşıp, tüm çakılları aklayıp, tüm cesaretini toplayıp
“ SENİ SEVİYORUM” diyenler.


Bilir misiniz: Bu kervanda bir kez yolculuk yapan âşıklar, ikinci yolculuklarını ancak, ikinci baharda yapabileceklerdir. Üçüncü bir hak aşka bile verilmemiştir.




Eylül 2007

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Aşk kervanı Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Aşk kervanı yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
AŞK KERVANI yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL