Her zaman kemençe ve ustasını görmüşsünüzdür,
fakat hiç merak etmişmisinizdir?
-Neyi? Der gibi uğultular çoğaldı birden;
kemençe ustası ;kemençenin yayında neyi kullanmıştır,bu tınıyı bize neyle veriri ?değilmi?
İşte o kemençenin yapılışını hep belgesel sunmuşlardırda

Bu kemençenin yayının esrarı nedir ben bir belgeselde izlerken sizlerle hani hiç haberi olmayanlarımız vardır diye paylaşmak istedim.

.Usta kemençeyi bitirir.Fakat bunu çalacak yay’a bir misina bağlar.
ses çok farklı çıkar.bunu duymuştur at kıl’ı(Yani Atın uzun Kuyruğundan alınan kılla bağlayarak çalmayı aklında tutmuştur hep;

ama atı yakalayacak kuyruğundan ince bir demet alacak.Yiğitlik işi der doğrusu uzun zaman misina ile kemençenin yayını kullanır.
Sonra Bir gün gençlerin at koşturduğunu görür.
Çocuklara bağırır .
-Ula uşağum hele puraya...der çocuklar saygı gereği
enbüyükleri;
-Puyur emuce .der
-Bak sen en boylu ve hızli koşanısun bunların
ha şu kara ati bi baa yakalayasun der .
Çocuk bir hamle koşar, atın bide kuyruğundan yakalar,
ince bir demettir delikanlının kuyruktan tuttuğu yer.
Oda ne; at ileri doğru hamle yapar gencin elinde ince bir demet kalır
Genç: Emuce bah atu yakayalum dedun; kuyruğu elumuzda kaldi da.oldimi şimdu?.Der üzülür ,fakat sevinen kemençecidir.
-Cebinden bozuk paralar çıkarır,çocukların hepsine veriri gencin elindeki kuyruk kıllarından olan demeti alır
-Al bu buyuk para saa ,baa çok iyilug ettun onun içindur da .Der.Ayrılır gençlerden .Gençler bir araya gelir
-Ula çocuhlar ben abu emucadan heç bişe anlamadum.anlayan vaamii.?der.Çocukların hepsi birbirine bakar
tek ağızdan
-Yooo derler.
kemençeci emuca evine varmışdır.sevinçten kemençesinin yayındaki misinayı söker
Tam boyuna göre olan at kılından yeterlki sayıda Kılları Yayın ucundan bağlar ,parmak arası kadarda kendine yakın yerden bağlar işlemi bitirir.
Bir çay içer nefes alır .
şöle kemençeye yayla bir peşrev çeker .ses hoşuna gitmişdir.kendi kendisine derki;
-Uhh yüce Allahum kul ne isderse ,sen oni vermeye gadirsun.Şükür Allahum der kapıya çıkar bakar çocuklara oturmuşlar yoruldukları yerde. seslenir onlara.
-Ula Uşahlarum gelin pakayum size şölen var.koşar çocuklar.
Hep bir ağızdan
-Puyur emuce.
Kemençeci:Bakın Uşahlar, siz beni sevundurdunuz ,bende sizi sevunduracağum tamammi?der."Çay elinde öteye "türküsünü söyler. Çocuklar dinler ve ayrılırlar oradan.
Kemençeci:
Yanlız başına kalmışdır.
Artık Atkılı kemençe yayı kimbilir kimin gözüne sokacak yayı.
Hüseyin YILDIZ
1989 Erzurum
09.11.2010-ADA