Yalnızlığın Ta Kendisi
Yanlızlığı; hayatta hep başkaları üzerine kurar insanoğlu… gün gelir olmazsa olmazı oluverir o hayatlar… sanki her nefes alış onlar için, her nefes veriş yine onlar adınadır… oysa hayat tek kişilik bir oyundur… bazen bazı karakterler eşlik ediyorlar bu oyuna renk katmak için.. kimi çok uzun kalıyor bu oyunda, kimi ise çok kısa… kimi gökkuşağının tüm renklerini dahil ediyor hayatımıza; kimi ise sadece siyahla eşlik ediyor … annenin kucağındaki mutluluğun ona her okuldan gelişinde evde bulmanla katlanıyor.babanın yüreğindeki yeri dağ gibi geliyor… yıkılmaz bir dev belkide o..onlarsız olamam diyorsun…aşkların hepsi bambaşka terenenni..ilk heyecan ,son kargaşa..giderse ölürüm söylemlerin..bak hepsi havada… ve sen hayattasın..arkadaşlarınla, yediğim içtiğim ayrı gitmez..giden ne peki..bilmem.. her gidişler acı veriyor..her gelişler mutluluk.. ama hayat asla son bulmuyor birinin gidişiyle… omuzları düşüyor dudağından önce..ümitsizlik sanıyor o duyguyu..veya korku mu? diyor bu… telefonun çalmaması arttırıyor adının koyuluğunu,yalnız yenilen her yemek dokunuyor inceden, gözyaşların akarken silen kendi kolun oluyor…sessizlik hiç bu kadar acı vermiyor.. ve o an hayatının vefalı dostu kucaklıyor seni… yalnızlığın