- 619 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Çocuk
Kısır geceler yüklüydü deniz. Bir adam yaşı kırk beşi henüz geçmiş, saçları dalgalanıyordu denizden gelen esintide. Bakışları ıslak sahil gibi yayılmıştı boyluca. Elleri hafifçe titrek sigaradan sararmış parmakları siyah tüylü kalın kısa parmakları geçmişini tutuyordu kiremit rengi gökyüzünün altında. Çocuğuna bakıyordu sadece gotoğrafta kalan ve kalmaya da mahkum edilen çocuğuna. Sarı parlak saçlarını okşuyordu, ufak burnunu, gamzeli yanaklarını öpüyor, kulağına şarkılar fısıltıyordu, dalgaların kayalara fısıldaması gibi.
Şirin dünlerde lunaparkta oyuncakların arasında dolaşan gülücükleri, oyuncak seslerine eşlik eden kahkaha seslerini dinliyordu. Boynunda yavrusunun ufacık parmakları dolaşıyordu, sıcak nefesi, ıslak dudakları.
Adam yürüdü, hayaller de peşinden. Adamın önce ayakları sonra gövdesi ıslandı ne yazık ki hayaller kuruydu. Sonra tüm bedeni suların içinde kalıdı. Büyük bir ihtimalle hayalleri gerçek olacak çocuğuna kavuşacaktı.