Bir Katre Kadın..

• 2 Kasım 2010 Salı 22:00:16

Önem, karşılığı muammadan sıyrılıp açığa çıkınca lugattaki anlamına kavuşur...
Öyle ki toplumlarda kadının yeri ve önemi de muamma olmaktan sıyrılınca mana denizine akar. Kişisel bazda sözcüklerin yanyana gelip bir bütünü temsil edecek olması, kalp atışlarımın dilime bağış edeceği hislerle anlaşılacaktır...

Tüm topluluklarda göz ardı edilemeyecek bir gerçek vardır ki geçmişin gelecekle olan bağlantısında kadının yeri ve önemi büyüktür. Gerek Türk, gerek diğer toplumlarda ’Bu gün’ kavramının var oluşunda kadın, mutlak suretle etkindir. Tarihin her döneminde bu böyle olmuştur. Zaman, her ne kadar değişimi avuçlarında barındırmış olsa da doğrunun bünyesinde vazgeçilmez bir olgu olmuştur bu. Öyle ki okyanus; heybetiyle titretse de içi, mutlaka bir çok denizin ona kavuşmasıyla oluşmuştur. Misaldeki öz gibi, kadının toplumlardaki önemi de her ne kadar zamana göre değişik yorumlansa da esasında tüm gerçeğiyle ortadadır...

Orta Asya’da kurulan ilk Türk devletlerinde kadın, erkek ile eşit haklara sahipti. Hatun, yönetimde en az Hakan kadar önemli ve kabul gören kimseydi... Sonraki dönemlerde de kadının önemi çeşitli alanlarda yine kendisini göstermiştir.

Türk toplumunda ise kadın, ezel ve ebed arası madalyon görevindedir. Ezelden beri önemli olan kadın, ebediyen böyle kalacak ve bu iki yüzü taşıyan madalyonun en kutsal simgesi olacaktır. Hem savaş döneminde hem idari ve kanunsal bazda kadın, Türkler için ayrı bir önem sahibi olmuştur. Cephe gerisinde ve cephede, sosyal yaşamda ve yapısal anlamda kadınlar en az erkek kadar önem biriktirmişlerdir heybelerinde. Bu konuda ulu önderin "Dünyada hiçbir milletin kadını ’Ben, Anadolu kadınından daha fazla çalıştım, milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte Anadolu kadını kadar gayret gösterdim.’ diyemez." sözleri işin birim-bütün açısından önemliliğini anlatmaktadır. Türklerin kadına verdiği önemle birlikte diğer toplumların da kadınlarına verdiği önemin birikip de bir okyanusu oluşturmasına engel olan pek bir şey yoktur. Şu hususlarda kadın, önemini tekrar kanıtlamıştır.

Toplumların yapı taşı aile olduğuna göre kadın, aile yapıcılığındaki önemini tekrar tekrar gözler önüne sermektedir. Verilecek her yeni örnek, aslında olan bir gerçeği farklı objektiflerde ele alıp tek deklanşöre basılmasıyla elde edilen bir fotoğraf olacaktır. İçimin kıssasından taşan bu cümleler, zaman yağmurunun zihniyet taneciklerine karşı açılmış gerçeğin şemsiyesidir. Sonuçta kadın, hangi alandan bakılırsa bakılsın örülmüş ve örülmeye devam edilecek olan gelecek duvarının hep tamalayıcı bir parçası olacaktır...