ÜCRETSİZ Mİ?

• 30 Ekim 2010 Cumartesi 05:25:11

KAYNAKTAN DERYAYA



LEBİDERYA





ÜCRETSİZ Mİ?



Eğitimde; perdenin görünmeyen tarafı "Rant." Olursa; kültür, seviye,samimiyet, saygı ve sevgi "Karanlığın dehlizlerinde." Zayi olur.



Eğitim ve öğretim adı ile adlandırdığımız "Maarif." Sistemimizde;"İki." Tür uygulama vardır.



Türlerden birisi "Zorunlu." Eğitim dönemini, diğeri ise; "Zorunlu olmayan." Eğitim dönemini içermektedir.



Zorunlu dönem "Sekiz." Yıllık "İlköğretim." Bölümüdür.



İlköğretim çağındaki çocuklar ve gençler; burada öğrendikleri bilgilerle geleceğe hazırlanırlar.



Sistem içinde; "İnsanlık, sosyal etkileşim ve iletişim, davranışlarımız, toplumla istişare, tekonolojiden faydalanmanın yol ve şekilleri, kolektif çalışmanın pozitif yansımaları, meslek seçiminde rehberlik." Gibi insan hayatının vazgeçilmez unsurları yoktur.



Bu konularda bilgi alamayan gençler, etraflarından yarınlara hazırlanmayı öğrenmeyi hayal ederek, "Kendilerinden büyük yaştakilerin yaşantılarını izlerler." Bu izlemeyle de yarınların hazırlığını yaparlar.





Yarınımızın umudu olan gençlerimiz;

"Ne kadar mevki ve makamın var ise, o kadar adamsın. Ne kadar mülkün var ise; o kadar kıymetlisin. Ne kadar nüfuzun var ise o kadar etkilive yetkilisin." Düşüncesinin ağır bastığını gözlemleyip akıllarına yazıyorlar.



Böyle durum zuhur edince de; insani düşünceler ikinci plana kalıyor.



İşin bir de; bilinen fakat toplumun hiç kesiminden en küçük tepki görmeyen yanlış uygulamaları vardır.



Mecburi eğitimlerde; sistem içine dahil edilen bütün öğrencilerin ve çalışanların giderleri devlet bütçesinden karşılanır.



Bu hep göz ardı edilmiş ve bu gerçek milletin büyük bir çoğunluğundan hep saklanmıştır.



Hal böyle olunca da;

İlköğretimde okuyan çocuklarımıza ve gençlerimize bedava dağıtılan kitapların hiç bir önemi yokmuşçasına davranan okul yöneticileri çoğalmıştır.



Oysa ki; ücretsiz olarak dağıtılan kitaplar, çok büyük bir bütçe hazırlanmakta ve bu kitaplar hazırlık aşamasında iken, eğitimin tecrübeli isimleri ve makamlarından görüşler alınmaktadır.



Bu büyük emek karşısında bir okul yöneticisinin;

"Bedava dağıtılan kitaplar beş kuruş etmez bilgilerle dolu onun içinde bizim dediğimiz yardımcı ders kitaplarını alacaksınız, bizim dediğimiz dergileri alacaksınız. Bu dergileri ve yardımcı ders kitaplarını siz kendiniz alırsanız çok daha fazla para ödersiniz, bundan dolayı da siz bize şu kadar lira verin biz o yardımcı ders kitaplarını ve dergileri alıp çocuklarınıza veririz." Diyerek adeta; "Emirlerinde çalışıp maaş aldıkları." Bakanlığı küçük düşürmekte buna da kimse ses etmemektedir.



Bunun yanı sıra;



"Okula temizlikçi, bakıcı ve güvenlikçi alındı bunların ücretleri için şu kadar lira para vermek zorundasınız." Diyebilmekteler.



Okulunu temiz tutmayı bile başaramayan insanlara velilerimiz evlat teslim etmekteler. Okulunun güvenliğini temin ve tesis edemeyen okulda vazifeli olanlara evlatlarımız teslim edilmektedir. Madem güvenlik problemi vardı da; O problemi çözmek velinin vazifesiymiş gibi neden gösterip de özrünü kabahatinin on adım önüne götürüyorsun? Demek hiç bir yetkili makam sahibinin aklına gelmemektedir.



Bedava olarak dağıtılan kitaplar işe yaramayacaktı da; bu kadar bütçe niye ayrılıyor.



İşe yarıyor ise; "O kitaplar işe yaramaz bilgilerle dolu, yardımcı kitap alınacak. Bizim dediğimiz kitapları almakla mükellefsiniz, bizim dediğimiz dergileri alacaksınız. Siz kendi başınıza alırsanız çok daha fazla para ödersiniz. Onun için şu kadar lirayı bize ödeyeceksiniz. Çocuğunuzun okumasını, başarılı olmasını istiyorsanız bizim dediklerimizi yapmak zorundasınız."



Diyerek velilere bu yönde telkinde bulunmak; bedava dağıtımı yapan kurum hakkında nasıl düşüncelerin oluşacağının hesabını yapıyor mu?



Güvenlik ve temizlik problemini çözemeyen yerde evlatlarımızın başarılı olma yüzdesini aklı başında birisi izah edebilecek mi?



Maarifimizin saygıdeğer yetkilileri bu konuda ne gibi bir yaptırım yapacaklardır?



Yukarıda bahse konu edilen iki önemli husus; "Bakanlığın emrindeki." Okul yöneticisi tarafından bizzat velilere "Bu konuda hangi veli para ödemez ise; o veli bizden kendi çocuğuna ilgi ve alaka göstermemizi beklemesin." Diyerek kendi bakanlığının emrine, devletin yayınladığı genelgelere aykırı hareket etmiştir.



Bunun için size şimdi bir okul adı vermiyorum.



Fakat velilerin yarısı ile bu konuda görüştüğüm bir okul adı bizde saklı.



Bunu şimdi yazmayacağım.

Ne zaman ki; yetkili makamın merkezinden teftiş kurulu mensubu müfettişler gelir ve bizden bu bilgileri sorarlarsa o zaman bu bilgileri kendilerine isteyerek arz edeceğimizi de ilan ediyorum.



Lisede durum farklı değil...



Liselilere ücretsiz kitap dağıtılıyor.



Ardından da; yardımcı ders kitaplarının adları montaj yapılarak; "Filan kitabevi ile konuştuk, yardımcı ders kitaplarını oradan alın." Denmesi ne anlama geliyor?



Ücretsiz olarak dağıtılan kitaplar işe yaramıyor ise; neden o kadar bütçe aktarılıyor?

İşe yarıyor ise; kendi kurumunun yapmış olduğu çalışmaları ve gayretleri hiçe sayan kişilerle ilgili ne gibi işlem yapılacağını şimdiden merak ediyorum.



Üniversite gençliğini ve sistemini burada yazmıyorum.



O konu ile ilgili olarak; yüz soru ile ve isimlerin belirtilmeyeceği bir anket yapılması geleceğimiz için elzemdir.



Sayın Çukukçu’nun;



Bu konularda hassasiyetini bilmekteyiz. Bu keşmekeşliğin önüne geçilebilmesi için gereğinin yapılması hususunda; en seçkin ve tercübeli ekipten oluşturacağı "Teftiş heyetini." Görevlendirerek; "Valilerle, öğrencilerle ve yardımcı ders kitabı satışı için okul kapılarını aşındıran şirketlerle ayrı ayrı görüşecek ekip görevlilerinin tuttuğu raporu kamuoyuna açıklayacağını tahmin ediyoruz.



Bu arada en büyük lisemiz olarak adlandırdığımız okulun; iyi bir şekilde izlenmeye acil ihtiyacı vardır.



Neler mi oluyor?



Bir dahaki yazımızda öğrencilerin nasıl demoralize edildiğini, öğrencilerin nasıl rencide edildiğini sizlere an be an izah edeceğiz.



"BENİM OKULUMUN ÖĞRENCİSİNİN DERSANEYE İHTİYACI YOKTUR. BEN BİLGİYİ DONANIMI İLE ÖĞRENCİME VERİYORUM. ÖĞRENCİLERİM HİÇ BİR DERSANEYE GİTMEDEN HEDEFLEDİKLERİ FAKÜLTELERİ KAZANACAK KADAR YETENEKLİLER BENİM ÖĞRETMENLERİMİN VERDİKLERİ BİLGİ İLE BU YETENEKLERİ PEKİŞMEKTEDİR." DİYEBİLECEK BİR TANE EĞİTİMCİ GÖSTEREBİLİR MİSİNİZ?

Arz ederim.



Kadir DURAK