Mona’ya Mektup·••
Merhaba Mona;
Son mektubunu dün aldım.
Bana kırgın olduğunu ve mutsuzluğunu belirtmişsin satırlarında.
Bu mutlak yalnızlık günlerimde defalarca mutsuzum.
Sana, seni özlediğim kadar yazamıyorum beni bağışla.
Şu sıralar Atina’ya mektuplar geç geliyor.
Ayda sadece bir mektup hakkımız var.
Ve burada esaret günleri çok zor geçiyor.
İnsanlar terk edildiği bu yerde, yavaş yavaş ve kaçınılmaz bir şekilde ölüyor.
Isınmayan duvarlar ve nem kokusu her şeyi çabuk eskitiyor.
Ve odalar bir zaman sonra hayaletlerin dolaştığı bir yapıya dönüşüyor.
Düşüncelerim, içinde bir yaşam olmayan bu odalar gibi günden güne değişiyor…
Sana duyduğum sevgimde bugüne kadar hiçbir değişiklik olmadı.
Bütün yaşamım boyunca sahip olduğum en değerli şeydin.
İnsan sevdiğinden uzakta kalınca her şeyi daha fazla özlüyor.
Bu sabah uyandığımda beraber yaşadığımız o günleri düşündüm.
Hala senin varlığınla ilgili bir şeyler bulmaya çalışıyorum.
Hayal ettiğim, varsaydığım, tahmin ettiğim pek çok şeyi yeniden özlüyorum.
Seninle karşılaşabilmek için çevresinde dolaştığım o caddeler,
Parklar, o buluştuğumuz sonbahar günleri, yürüdüğümüz yokuşlar…
Bugün içinde kaybolduğumuz bu yaşam,
Bizi kimselerin bulamayacağı bir yere gideceğimizi söylerdi.
Bugünlerde senden geriye kalanları yaşıyorum.
Seni biraz daha fazla sevmeliydim ve daha sık yaşamalıydım.
Her şey bir görünüp bir kaybolan anılar gibi,
Giden pek çok şeyin geri gelme ihtimali yok.
Hayat nasılda çılgınca bir hızla değişiyor…
Her şey geçmişte kalıyor ama hiçbir şey geçmiyor.
Sana yazarken seni daha fazla özlüyorum.
Kendimi cümleler arasında kaybolmuş gibi hissediyorum.
Ve sen bu satırları okuduğun sürece daha fazla yaşamak istiyorum.
Hayatımızın hatırlayabildiğim o ilk anından beri
Seninle aramızda gizli uzaklıklar vardı.
Bugün içine gömülen acıyla yaşayan herkesi kucaklamak isterdim.
Belki de bu günleri sensiz yaşamak için doğmuşumdur.
Ama sonlar hep aynı Mona.
O günler şimdi çok uzakta.
Her şey bir yaşam ünitesine bağlı ve dışlanmış sanki.
Yanılmışız aslında…
Bu günlerde yarı boş odalarda şaşkın şaşkın dolaşıyorum.
Hayatım tanımadığım yaşamlarla dolu.
Öfkeliyim herkese ve her şeye.
Daha fazla şey hayal etmek isterdim aslında.
Yaşamın bıraktığı boşluklar derinleşti.
Git gide küçülüyorum…
Kaybolmaya müsait bir yaşam öyküsüyüm ben.
Seni bir kez daha görecek miyim bilinmez ama
Yaşamın bana bir şans daha vereceğini sanmıyorum…
…
Artık yolun sonundayım.
Affet beni Mona…