- 2348 Okunma
- 27 Yorum
- 0 Beğeni
YORUMLAR
Rahmet olsun, eskiden mahallemizde bir Rıfkı ağabey vardı. Bir muhabbet esnasında hak eden birisine “eşşolu eşek” denildiğinde, “eşeklere hakaret etmeyin ayıptır” derdi.
Geçenlerde balkondan bahçeyi seyrediyorum, bir kedi yılan gibi yere yapışmış, timsah gibi sürünerek usulca ilerliyor. Dikkatlice bakınca çalıların arasında bir serçenin yemlendiğini fark ettim. Meğer kedi serçeyi gözüne kestirmiş öğle yemeğinin hesaplarını yapıyor. Kedi tam hamlesini yapacağı sırada avuçlarımı şaklatarak serçeyi ikaz etmeye çalıştım. Şaklatmanın sesinden ürken serçe hoop diye aynı yerdeki bir ağacın dallarında emniyetli bir yere kondu. Bir ara kedi ile göz göze geldik, yüzündeki ifadeden hakkımda hiç iyi şeyler düşünmediğini hissettim, gülüştük, yani ben güldüm.
Sonra tekrar serçeye döndüm bulunduğu dallar arasında, göz göze gelmeye çalıştım bir an, suratında hiç de minnet kokan bir ifade yoktu, hâlbuki az evvel hayatını kurtarmıştım. Neyse uzatmayayım o arada bir kelebek nazlı, nazlı uçarken bizim nankör serçenin (hâlbuki hep kedilere nankör derler) görüş menziline girdi. Kısa bir it dalaşından sonra kelebek serçenin gagasının ucunda kayboldu gitti.
Aldı mı beni bir vicdan azabı, serçenin hayatını kurtarırken, kelebeğin hayatına sebep olmuştum.
Serçe bu seferlik yırtmıştı, zaten ortalama bir bir buçuk ay yaşayan kelebek belki de hayatının sonbaharındaydı, kedi değil miydi hep dört ayaküstüne düşen. Ortada hayvanlık alemi için sıradan bir olay vardı. Tamamı ile hayvani içgüdüleri ile hareket eden bir grup hayvan hayat(ları)ın gerçeğini yaşıyordu veya yaşayamıyordu, her hangi bir gariplik yoktu. Garip olan benim insani duygularla hareket ederek mantık çıkmazına düşmemdi.
Günümüz de (aslında, insanlık var oldu olalı) daha da garip ve vahim olan ise insanların hayvani güdülerle hareket etmesi ve maalesef bununda artık sıradan bir olay görülmesi.
Bak şu “hayvan oğullarına” diyeceğim de, hayvanlara ayıp olur diye ses etmiyorum.
Güne düşmüşsün, umarım herhangi bir yerin de kırık, çıkık yoktur, güne düştün ya :-)
Şaka, şaka samimi olarak tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum
Saygılar, selamlar
Aynur Engindeniz
Çok şükür yorumların var. Onlar da olmasa...
Sevgiler ve saygılar yolluyorum sana değerli abim...
Ülkemizde o kadar çok Mesut'lar var ki... Mesut sadece isimlerinde kalmış...
Satırlarınızda yurdumun maalesef ki gerçekleri var... İçim burkularak okudum...
Her konuda Avrupa'yı örnek alan baştakiler bir de bu konularda Avrupa'yı örnek alsalar!
Güne gelmeyi fazlasıyla hak eden bir yazı, tebrik ederim...
Sevgiyle...
Aynur Engindeniz
Aynur Engindeniz
Aynur Hanımdan, alışılanın dışında, fakat bence çok önemli,etkili bir öykü. Galiba biraz Sosyalizm kokusu var..
Günün seçkisi olmayı fazlasıyla haketmiş. Tebrikler bizden.
Fikret TEZAL tarafından 10/25/2010 7:18:57 PM zamanında düzenlenmiştir.
Aynur Engindeniz
Teşekkür ederim katkınızdan dolayı...Saygılar.
SAYIN AYNUR ENGİNDENİZ,
BU DÜZEN İÇİNDE (DÜZENİN ADI KAPİTALİZM'DİR) PATRON İÇİN İŞÇİ, İNSAN DEĞİLDİR. KAPİTAL SAHİBİ (PATRON), İŞÇİYE BİR MALİYET UNSURU OLARAK BAKAR.VE ONA EMEĞİNİN KARŞILIĞI OLAN ÜÇRETİ VERMEZ, İŞÇİNİN EMEĞİYLE ÜRETTİĞİ KATMA DEĞERE EL KOYAR VE BÖYLECE İŞÇİYE VERMEDİĞİ ÜÇRETTEN ARDA KALAN İLE İŞÇİNİN ORTAYA ÇIKARDIĞI KATMA DEĞERİ, SERMAYESİNİN ÜZERİNE KOYARAK BİR DAHA Kİ SEFERE, DAHA ÇOK ÜRETMEYİ VE DAHA ÇOK KAZANMAYI DÜŞÜNÜR. HER DEFASINDA SERMAYESİ BÜYÜR VE ZENGİNLEŞİR.
PATRON İŞÇİYE , İŞÇİ YARIN İŞE GELDİĞİNDE İŞ ÜRETEBİLECEĞİ ASGARİ ENERJİYİ ALABİLSİN DİYE ÜCRET VERİR.
BÖYLECE İŞÇİ ALDIĞI ÜCRETLE ANCAK KARNINI DOYURUR.
SOKAKTA GÖRDÜĞÜ OTOMOMİLE SAHİP OLMAK, İŞÇİ İÇİN BİR HAYALDİR. DEĞİL OTOMOBİL SAHİBİ OLMAK, DENİZ KENARINDA OTURUP BİR ÇAY İÇMEK YANINADA BİR SİMİT YEMEK BİLE LÜKSTÜR. İÇŞİ, HAKKINI ÖBÜR DÜNYADA ALMAYA KOŞULLANDIRILIR.
BU DÜNYA'DA HAK ZENGİNİNDİR.
DÜZENİN ADI KAPİTALİZM OLDUĞU MÜDDETÇE BÖYLE ÖYKÜLER YAZILMAYA DEVAM EDECEKTİR.
ŞAHANE ANLATIMINIZDAN DOLAYI SİZİ KUTLUYOR SAYGILARIMI SUNUYORUM.
Aynur Engindeniz
ayhansarıkaya
Ben gençliğimde çok idealistim.Kendimden çok işçinin ve köylünün haklarının savunucusuydum.Hatta hayatım bile tehlikeye giriyordu.Hapislerde çürümek bile vardı sonuçta.
Anladım ki hepsi boşunaymış.
Bizim işçimiz,köylümüz karnını doyurmadan önce altına araba alıp hava atmasını sever.
Turhal'da görev yaptığım yıllarda işçilerin kaldığı blokta kiracıydım.eN HORLANAN KİŞİ BEN OLDUM.aDAMLARIN İKRAMİYELERİ,YAZLIKLARI,kışlıkları diyenin hesabı;çalımlarından geçilmiyordu.
Köylüye gelince bu sınıfa da acımayacaksın.Tarlasındaki bostanları hırsız alır götürür ,sen bir tane istersin gözünde büyür. Benim çocuğum bebek iken süte hasret kaldım arkadaş.Yandaki komşumun inkeleri olduğu halde paramla alamıyordum.Neymiş nazar değiyormuş.
Bizim millet bir tuhaf!Anlamış değilim.Yıllarca pazarlardayım. Vatandaşa acırsın parası yok diye veresiye defterine yazarsın.Sonra ara ki bulasın.
Diyeceğim şu ki; ben de bu yaştan sonra -izmci olmaktan vaz geçtim.
Kim ne derse desin.
Herkes başına çaraesine baksın.Herkes akıllım olsun.Kimse kimse için boşuna yanmasın.Çünkü ilk önce yanan kendisi olacaktır.
Hata ettiysem affola.
Sevgiler...
Aynur Engindeniz
Teşekkürler değerli katkın için. Ben de idealisttim her zaman ama, asla ibir izm"e hizmet etmedim. Öz insandır benim için.Gerisi teferruat..
Aynur Engindeniz
Aynur Engindeniz
Aynur Engindeniz
İnsan saahip çıkmadıkça kendi alın terine
Sen koydurursan kendini köle yerine
Başkası neylemez sana kardeşim...
(Şu an doğaçlama uydurdum. Şairlerimiz kusura bakmasın:)
EMİN OL GÖZLERİM DOLDU.
Dün vaktim yoktu. Bu yazıyı da okumaya fırsatım olmadı. Bu gün sindir sindire okudum. Ama hazmetmek o kadar kolay değil.
Müthiş bir gerçeklik ve mükemmel kaleme alış.
Rus edebiyatının kaleleri gibi yazmışsın.
Eğer bir kitap çıkarsa nesir dalında; bu eser mutlaka baş köşede olmalı.
Tekrar tekrar kutlarım.
Askari ücret en az 1500 lira olmalı derim. Modern zamanların kölelik düzenini de her zaman ve ortamda protesto ederim.
Saygılar.
Aynur Engindeniz
Şunu da itiraf edeyim : Bu yazıda anlatmak istediklerimi anlatamadım. Biraz daha çalışmalıydım üzerinde vaktim yoktu ne yazık ki, yarım saatte yazdım. Okumadan ekledim. Hiç içime sinmedi eklerkende. Keşke biraz daha üzerinde çalışsaymışım. Söylenecek çok şey vardı çünkü...
Sevgiler. (Fotoğrafı değiştirmişiz sanırım.)
Aynur Engindeniz
Teşekkür ederim. Sevgiler.
Aynur Engindeniz
erkekler de ağlar hemde orman gibidir ağlamaları ,sözüm ona modern devletlerin acı öyküleri sevgimle
Aynur Engindeniz
hayatın içinden yürek kesikleri kanattı kelimeler sorgulatırken ...kaleminiz hep çağlasın değerli dost...
sevgim saygım tebriklerim günün yazısına çok değerli yazarına...:)
Aynur Engindeniz
Sevgili Aynur Hanımcığım emeğinizi kutluyorum. Anlamlı ve güzel öykünüzün güne gelmesine çok sevindim. Tebrik ederim. Sevgilerimle...
Aynur Engindeniz
Yorum yapan arkadaşlar iç sesime tercüman olmuşlar.
Çok güzel bir anlatım, içime işledi, öykü olduğunu bilsem de yaşamın aynası.
Hani derler ya zenginin arabası dağ tepe aşmış, fakirinki düz yolda şaşmış.
Toplumsal gerçekleri çok güzel öyküleştirmişsin, canım benim, selam ve sevgilerimle.
Aynur Engindeniz
Sevgiler.
:((...Beden ve ruh işcileri..
Çalışısın herkesi sırtında taşırsın da iki kuruşluk kıymetin olmaz gözlerinde.Lakin Allah bilsin deriz Allah rızası için yapıyoruz değilmi..
Ama bu bozuk düzen devam eder gider.Kimse dur diyemez işlerine gelmez...
Sevgilerimle 10 numara ...
Aynur Engindeniz
Sevgiler...
Sevgili Aynur, yazını okurken gözlerim yaşardı desem yalan olmaz inan ki. Aynen benim savunduğum felsefe; her zaman en çok yorulan en az parayı kazanıyor. İşte senin örnekte olduğu gibi her insan dünyaya geldiğinde anne babası onun için iyi şeyler diler. Mutlu mesu olsun diye adını Mesut, Bahtiyar koyar ama kaderin kader olmadı mı isim sadece nüfüs kütüğünde yazılı bir imgeden başka bir işe yaramaz. Mesut gibi...
Yıllar önce gazetede okumuştum. Galiba Atatürk Orman Çiftliğiylemi alakalıydı tam hatırlamıyorum ama yıllar önceydi ve bir devlet yeriydi sanırım olayın geçtiği yer. Müdürlerin aldığı aylığın hesabı yoktu. Adamlar paralarını alıp işe uğramıyorlarmış.
İşe gidip kart basmak mecbur mu edilmiş ne, işte o zaman asgari ücretle bir adam tutup kartını bastırtmış bizim uyanık müdürümüz. Ben bunu gazeteden okumuştum ama dediğim gibi hangi kurum olduğunu tam hatırlamıyorum.
Hatırlasam ne değişecek ki, bir yanda 500 tl ye çalışıp canın sigortası olmayan insanlar, bir yanda milyonlarca tl. ye bacaklarını sigortalatanlar. Bir yanda milyonları yürütüp kartını başkasına bastıranlar.
Biz işte böyle bir ülkede yaşıyoruz. Allah yardımcımız olsun başka bir şey demiyorum. Dana ne diyeyim demi ya...
Tam puanımı verip canı gönülden kutluyorum....
sevgimlesin...
Aynur Engindeniz
Sevgiler Emine Abla.
Aynur Engindeniz
İşte bir öykü.
Öykü başladıktan nice sonra tanışıyor kahraman sizinle usulca ne yaptığını anlatırken bi yandan da aklından geçenleri paylaşıyor. Bu, her satırı altı çizilesi bir öykü tek kelimeyle. Hangi atmosfer basıncında, nerede nasıl otururken yazdıysanız ve elinize hangi kalemi alıp önden çektiğiniz besmelenin tavrını bile değiştirmeden böylece yazmaya devam edin Aynur Hanım. Böyle bir öyküde olabilecek küçük kelime hataları sonrasında da zevkle düzeltilir. Sürükleyici, akıcı, iyi yazılmış güzel bir öyküydü. Teşekkür ediyorum kendi adıma.
Aynur Engindeniz
asran
"İlk yazdığı zamanlardan beri okuduğum "yazar" bir dostum"un olması, onu hiç görmesemde, bilmesemde en büyük kazancım olacaktır.
Başarılı olmanızı dua ediyorum. Yorumların birinde çok çalışmamıştım üzerinde dediğinizi gördüm. Yarım saatte bu çıkıyorsa lütfen temizlik bile yapmayın sürekli yazın. İyi şeyler olacak. İnanıyorum. Ama lütfen kim ne derse desin almanız gerekenden daha fazlasını almayın kimseden. Ayağınız hep toprağa bassın inş. Sevgi ve Saygımla...
Sorgulayan,sorgulatan harika bir yazıydı. Ne diyem,bu tip MESUT' lardan çok var memlekette.Ama sadese asgari ücrete talim eden Mesut'lar.
Tam puan helal olsun sabah sabah.
Selam ve sevgiler Aynur.
(Bir de iskelet resmi gibi korkunç şeyler koyma ya.Çocukluktan beri fobim var,böylelerine...)
ayhansarıkaya tarafından 10/24/2010 6:34:02 AM zamanında düzenlenmiştir.
ayhansarıkaya tarafından 10/24/2010 6:34:25 AM zamanında düzenlenmiştir.
Aynur Engindeniz
İsmiyle kaderi örtüşmeyenlere bir örnek Mesut.. Yalnız Allah'a şükür hiç masa başında uyuyan memur olmadım. İlişiği kestiğim gün dahi bir sonraki hafta yapılacak toplantının yazısını hazırlamıştım. Yaptığım işi benden sonra yapacaklar zorlanmasınlar diye en ince ayrıntısına kadar madde madde yazmıştım.
Sevgili Aynur Hanımcığım eminim ki siz de çalışkan bir memursunuz. Sözümüz olmayanlara.. Geçenlerde nüfüs idaresine gittim. Oradaki memurun herkese bağıra çağıra iş yaptığına şahit oldum. Sıra bana geldi bir şeyi anlayamadım. Sorunca dövmediği kaldı. "Az önce anlatmıştım. Siz beni dinlemiyor musunuz?" dedi. Sanki karşısında küçük bir çocuk varmışcasına gözlerini kocaman açmıştı. Üzüldüm şahsen..
Dışarıda o kadar çok işsiz varken işini önemsemeyen, layıkıyla yapmayan, küçümseyenlere çok kızıyorum. Hasta sevmeyen doktor, çocuk sevmeyen ilkokul öğretmeni olmasın diyorum hep..
Çok uzattım galiba.. Yine çok güzel bir anlatımla toplumsal çelişkileri ve çözümsüzlükleri masaya yatırmışsınız. Keşke herkes layık olduğu biçimde yaşasa..
Tebrik ediyorum. 10 puanımı verip izninizle çekiliyorum. Sevgilerimle..
Aynur Engindeniz
Sevgiler.