Alo Orda Mısın (1)

• 23 Ekim 2010 Cumartesi 11:09:50

Evin küçük kızı Nazan can sıkıntısıyla aklına hınzırlık geldi ve telefonu eline alarak rastgele bir numara çevirdi. Karşısına çıkan erkek sesinden anladığı kadarıyla yaşça büyüktü. Yüzünü hiç görmediği bu erkekle konuşmaya başladı.

İsminin Murat olduğunu söyleyen bu erkekten o kadar etkilenmişti ki artık hergün saatlerce konuşuyorlardı. Murat telefonda hiç görmediği Nazan’a iltifatlar yağdırıyor ve ondan ne kadar hoşlandığını anlatıyordu.

Nazan hayatında bu güzel sözleri ilk defa duyuyor yüzünde güller açıyordu. Dünyanın en mutlu insanı oluvermişti bir anda. Artık arkadaşlarıyla görüşmez, sinemaya gitmez olmuştu. Evden dışarı çıkmıyor hiç ders çalışmıyor, gece gündüz odasında elinde telefon saatlerce konuşuyordu.

Günler haftaları kovaladı ve Murat artık Nazan’la yüzyüze görüşmek istediğini, onu tanımak istediğini söyledi. Nazan önce korktu nazlandı, görüşmeye gelemeyeceğini söyledi. Murat bunun üzerine Nazan’ı bir daha aramadı. Nazan’ın dünyası başına yıkıldı. Aşkı artık onu aramıyor, ona iltifatlar yağdırmıyordu.

Bu ayrılığa bir gün dayanabildi ve Murat’ı aradı, görüşmek istediğini söyledi. Murat bu karara çok sevinerek hemen buluşma yerini belirledi. Tesadüfen ikisi de aynı semtte oturuyordu. İki saat sonrası için sözleştiler ve telefonu kapadılar.

Nazan’ın heyecandan kalbi küt küt atıyordu. Hemen dolabını açtı giysilerini yatağının üstüne koydu. Aynanın karşısına geçerek tek tek bütün kıyafetlerini üzerine tuttu. Nihayet karar vermişti. Kendini yaşça büyük gösteren bir kıyafet seçti. Saçlarını topladı hafif bir makyaj yaptı. Herşey tamamdı. Eline de bir kitap alarak doğal görünmeye çalışarak annesinin yanına gitti. Annesi mutfakta yemek hazırlıyordu.

“Ayça telefon etti birlikte ders çalışacağız ben çıkıyorum anne” dedi. Annesiyle o an göz göze geldiler. Annesi, “derhal yüzündeki o makyajı sil almayayım seni ayağımın altına” dedi. “Ama anne” dediyse de annesinin yüzündeki kararlı ifadeyi görünce yüzünü temizlemekten başka çaresi olmadığını anladı.

Hiç vakit kaybetmeden doğruca banyoya gitti ve yüzünü temizledi. Her ihtimale karşı pembe rujunu çantasına attı annesinin yanına gelerek, “şimdi çıkabilir miyim?” diye sordu. Annesi o çok istediği cevabı verdi, “çıkabilirsin” dedi. Nazan sevinçle çantasını alarak evden çıktı.

Nazan nihayet hergün telefonda kendine iltifatlar yağdıran güzel sözler söyleyen erkeği görebilecekti. Acaba Murat hayal ettiği gibi yakışıklı mıydı?

(Devam edecek)