- 790 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
ÖLÜM
BİRİSİNE NASİHAT ETMEK İSTERSENİZ ÖLÜMÜ HATIRLATIN.........Hz.Muhammed(s.a.v)
Pehlivandı benim dedem,eskilerin adamıydı.Yendiği,pes dedirttiği rakiplerini,biraz da övünerek anlatırdı.
“Ne güzel günlerdi ” derdi. Gözleri nemlense de mutlu olurdu anlatırken...
“Hayat ne kadar kısa be oğlum” derdi, daha dün gibi hatırladığı çocukluğunu anlatırken...
Çok ilginç hatıraları vardı dedemin. Merakla dinlerdik belki yüzlerce defa... “Mezarlığın bekçisi var ben gördüm” derdi ve anlatırdı. O zamanlar düşünürdük “ölüleri niye bekliyorlar ki” diye. Dedem belki yanlış gördü ama biz korkardık artık mezarlığa girmeye...
Hiç yenilmemiş dedem güreşlerde. “Sırtımı yere getiren olmadı daha” derdi.
O BELKİ FARKINDA DEĞİLDİ AMA BEN GÖRDÜM DEDEMİN YENİLDİĞİNİ, HEM DE “PES” DEMEYE BİLE MECALİ KALMAMIŞTI. SIRTI YERDEYDİ VE YENİLMİŞTİ...
Ölümü yenemedi dedem. Rakipleri görse ne derlerdi bilmiyorum ama sevinmezlerdi galiba.
AZRAİLE KARŞI KOYAMADI...
YENİLDİ, ÇÜNKÜ AZRAİLLE GÜREŞİ KAZANAN YOKTU...
.........................
Düşünüyorsam varım diyenler, niye düşünmezler ölümü! Ruhsuz bir bedenin konuşmasını niye duymazlar, anlamazlar. Oysa neler anlatır ölüm; anlayanlar için. Mutlaka ölümü ve ölüyü görmek gerek.
Hz.Yusuf’un güzelliğini duyan kadınlar, O’nu karşılarında gördüklerinde elma kesen bıçakların ellerini kestiğinin farkına bile varamamışlardı. Demek ki duymakla görmek ve yaşamak farklıydı.
Ölüyü görmek gerek ve ölümü anlamak…
Beş dakika öncesine kadar konuşan,duyan,hissedenin; aynı vücut ve organlara sahipken niye sustuğunu, göz kapaklarını dahi oynatamadığını anlamak gerek.
Dili sussa da aslında çok şey anlatır ölüler...
............................................
Hayatın sonu olduğunu,
Her şeyin boş ve geçici olduğunu,
Dünyanın sadece bir misafirhane,
Asıl mekânın ahiret olduğunu,
Asıl hayatın ölümle başladığını…