- 947 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Düşsel Yanılsamalar
Düşler… Geceleri rüyalara tesir edenler… Gündüzleri güneşin ışığını bile görmemecesine gözümü bağlayan ussal düşünceler…
Düşler... Yarınlara ışık tutan ve gücünü geçmişten alan düşünceler. Düşünce! Düş’ten türeyen bir kelime sadece denebilir ilk bakışta. Ancak üzerinde biraz durulunca sadece öylesine bir kelime olmadığı su götürmez bir gerçek halini alır. Su götürmez bir gerçek! Neden bu tabir kullanılır acaba bir şeyin kesinliği hakkında. Varlığını gözle görmek ve en saf hali ile bile suyun dahi kaldıramayacağı bir gerçeklikten gelir belki de bu söz. Belki! Belki de değil…
Yine bir kelimeden ortaya çıkan bir fikir silsilesi sonucunda – ki sonucun ne olduğu konusunda bile kesin verilere sahip değilken neden kullanırız onu da bilmem – sadece bireysellikten doğan bir son oluyor sanırım sonuç.
Düş; düşünce… Yenilere gebe bir düş ve düşüncelerden hareketle elde edilen gerçekler… Gerçek; gerçekleme… Gerçekler, sadece bireysellikten öteye geçemeyen bir olgu iken gerçekleme acaba bireyselliğin tabularını yıkıp doğrulara ulaşabiliyor mu? Doğrular demişken doğru da ne oluyor!.. Yoksa herkesin bildiği yanlışın tam zıt anlamlısı mı? Hayır, elbette.
Rüyaların bitip tükenmez bir şekilde hayatımızdan esinlenmesi ve hep bizi şaşırtan sonuçları gözlerimiz önüne sermesi ile sadece uykularda görülenlere denir oldu rüya. Aslında rüya, gün yirmidörtsaat yaşanan düşsel yanılsamalardır…
Serkan Canbolat
YORUMLAR
Gerçekler, sadece bireysellikten öteye geçemeyen bir olgu iken gerçekleme acaba bireyselliğin tabularını yıkıp doğrulara ulaşabiliyor mu?
Aslında rüya, gün yirmidörtsaat yaşanan düşsel yanılsamalardır…
Bu gece bana ne uyku var ne rüya takıldım bu satırlara....
Tebrikler....