- 1870 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
ÖZLEDİM SENİ ANNE
Gecelerde yapayalnız kalmakmış sensizlik. Her yıldıza anne nazarıyla bakmak , ağlamak , hıçkırmak ve üşümekmiş doyasıya yokluğun. Üryan yağmurlarda ıslanmamakmışsın sen annem.
Şimdi ellerim buz sıcaklığında zeytin gözlüm. Sensiz battaniyeme sarılıyorum geceleri ağlayarak ve sen sanki hep hayalen duruyorsun gönül çerçevemde .
Hani yoktu ayrılık bize? Hani kurulmuş pusularda korkusuz bir kalkan olacaktın bana ? Hani ay ışığını eksik etmeyecektin benden. Odam çok soğuk ve mermerler üstünde derbeder yatıyorum artık anne!
Uzuyor ellerim kara topraklar üstüne. İçime çekiyorum kokunu. Öpüyorum taşını korkmadan, yılmadan ve saçına düşen tozları temizliyorum anne.Yaşayamadığımız anıları dört yandan kuşatıyorum ve mezarını gözyaşlarımla yıkıyorum canım anam . Nedenini bilirsin sen , ellerim soğuk anne, üşüyorum...
Eller unuttu seni anne. Kimsenin penceresi benim pencerem gibi siyaha bürünmemiş , kimse seni gönlüne derince koymamış. Ben yine bu şehirin loş sokaklarında gülen gözlerini arıyorum...
Rüyalarımı süsle anne. Bembeyaz bir aşkın kokusuyla ve kanatlarınla gel bu gece düşlerime. Bu gözü yaşlı oğlunu çaresiz bırakma. Demezler mi zaten aşıklar ölmez diye? Sen aşkı bana öğreten ve işleyen değil misin anne ?
Kulağıma ney sesleri geliyor , bir trafik kazasını haber veren polis telsizi eşliğinde .Soğuk bedenini gösteriyor bana bir polis gazetesinin sayfası. Sanki bana ,oğlum getir yanağını öpemeden gitmeyeyim diyorsun zeytinim, gülüm, can anam , canım anam...
Ne tadı kalmış gecelerin ne anlamı gündüzün. Yapayalnız bakıyor göğün tepesinden güneş. Bulutlar yaşlarını akıtıyor semadan. Sevda türküleri boşa çalıyor annem.
Karlı havalarda, kimse üstünü ört oğlum demiyor artık bana. Geceleri üstümü örtmeye gelende yok. Canım sıkkın olduğunda şefkatle yanıma sokulanda yok. Hani cebimde ne olup bittiğini soranda yok bana.
Ben sana Elif dedim anne. Tek dedim. Teksin dedim. Tekiz dedim. Şimdi , şimdi tekledim anne.
Oy ben ne edem anne? Ağlamak yakışır erkeğe ama ne sonu var ne de faydası be anne. Yetiş imdadıma. Sil gözyaşlarımı , öp yanağımdan ve kalsın busenin sıcaklığı ömrümün sonuna kadar ve çıksın gönlümün neşesi arşa.
Şimdi tohum atıyorum topraklara. Bir sınıfta öğretmenim hayal ettiğin gibi. Gözleri yeşil yeşil ormanları andıran çocuklara aşılıyorum senin anlattıklarını. Biliyor musun , görüyor musun , hissediyor musun bilmiyorum ama her kravat bağlayışımda gözlerim doluyor ve anamda görseydi ya bu anları diyorum zeytinim, ay parçam, sevdiğim...
Soluğu göllerde, mavi çarşaflarda alıyorum annem. Giryanlarımı atıyorum denize . Her dalganın kayaya vuruşunda kalbimin öfkesini dillendiriyorum ve ağlıyorum anne. Anne ağlarken utanmıyorum biliyor musun?
Terzi söküğünü dikemez anne. Ben öğrencilere hayatın neşesini anlatırken , sensiz yaşamanın çelişkilerini çözemiyorum . Bu çelişkilerle küsüyorum hayata ve öperek resmini noktalıyorum mektubumu!
Seni seviyorum anne!
Seviyorum!
Seni çook seviyorum hemde!
Çok anne!
YORUMLAR
çok hüzünlü ..
içim acıdı
bu gerçekten çok zor yaşanmışsa çok çok zor
tanrı sabrını verir ama daima acısını yüreğinde taşırsın..
sonsuza dek yanında kalır hem sevgisi hem acısı
mekanı cennet olsun
sevgilerimle..