- 720 Okunma
- 11 Yorum
- 0 Beğeni
ŞOK
Akıl hastanesindeki odasında, gözleri bir noktaya takılıp kalıyor ve sanki orada değil, başka bir alemdeymiş gibi bir hali vardı. Fazla konuşmaz fakat anlatmak istediklerini mimikleri ve bakışlarıyla anlatırdı. Doktor Esra’nın o hastahanede göreve ilk başladığı gün getirilmişti. Getirildiğinde durumu içler acısıydı.
Çığlıkları bütün hastaneyi ayağa kaldırmıştı sanki. Hastabakıcıların kolları arasında, üzerine giydirilen deli gömleğini yırtmaya çalışıyordu. İçeriye zorla sokabilmişler ve güvenli bir odaya almışlardı. Yapılan sakinleştirici iğne, etkisini kısa zamanda göstermiş, yatakta derin bir uykuya dalmıştı. O günden sonra bir daha da sesi duyulmadı Meryem’ in. İçine kapanmıştı. Konuşmuyordu kimseyle. Dr. Esra’ nın çok ilgisini çekmiş ve üzerinde yakından çalışmaya itmişti. Mahzun ve ağlamaklı bakışların hikâyesiydi belki de bu ilginin sebebi. Ona karşı bu merak nedeniyle değil de, nedenini bilemediği bir yakınlık hissetmişti. Onu çözmek, onun konuşmasını sağlamak istiyordu. Önce güvenini kazanması gerektiğini düşünüyordu. Dosyasına baktığında, yakınlarına ait bir telefon numarasının bırakıldığını gördü. Yakınlarıyla görüştüğünde, işi kolaylaşacak ve ilaçların yanında, onun hakkındaki bilgilerle birleşince, sağlığına kavuşması kolaylaşacaktı.
Hemen telefonu çevirdi ve beklemeye başladı. Bir ev telefonuydu. Açıldığında, çıkan kişinin sesinden yaşlı bir kadın olduğu anlaşılıyordu.
_ Alo !Kimi aramıştınız.
_Alo ! İyi günler. Ben, Dr. Esra. Meryem Hanımın yakınıyla görüşmek istiyorum. Siz nesi oluyorsunuz ?
_Ben, anasıyım onun. Kötü bir şey yok değil mi kuzum ? Meryem’ime bir şey olmadı değil mi ?
_ Yok teyzeciğim. Benim hastam kendisi. Gayet de sağlıklı. Fakat konuşmuyor. Siz neden gelmiyorsunuz ? Sizi hiç görmedim burada ?
_ Ah ah kızım. Ne sen sor, ne ben söyleyeyim. Bizim kızın babası, yani kocam olacak o adam göndermiyor. Onun yüzünden orada zaten. Mahvetti kızımı. Ana yüreğim dağlanıyor ama elimden ne gelir. Ama geleceğim. Yarın yanınıza geleceğim. Ölümüme bile mal olsa geleceğim ve kızımı göreceğim. O zaman görüşürüz seninle de. Her an gelir huysuz herif camiden. Kapatmam lazım şimdi. Hadi, Allah’ a emanet ol.
_ Tamam teyzeciğim. Bekleyeceğim sizi.
Dr Esra, bu görüşmenin ardından, Meryem’ in yanına gitti. Odasında, yatağına oturmuş bir halde, camdan dışarıyı seyrederken bulu onu. Esra’ ya az da olsa tepki niteliğine gülümsüyordu son zamanlarda.
_ Nasılsın Meryem Hanım ? Sana yarın bir sürprizim var. Çok sevineceksin. Biraz konuşalım mı bahçede ? Ne dersin ?
Meryem’in gözleri ilk defa meraklı gözlerle bakıyordu ona. Merak etmişti. Fakat, bahçede konuşmaya yanaşmamış, yatağına yattıktan sonra da arkasını dönmüştü.
Ertesi gün, Dr Esra’ nın odasında, Meryem’in annesi Gülsüm Hanım vardı. Bir şekilde gelebilmiş ve kızıyla ilgili konuşmak için onun odasında almıştı soluğu. Birazcık sohbetin ardından, Gülsüm Hanım, hikâyeyi anlatmaya başladı.
_ Doktor kızım, biz köylüyüz. Meryem de bizim iki kızımızdan küçük olanı. Bir de oğlum var. Büyük kız evli. Oğlan da evli.Ama o şimdi hapiste. Gelin yanımızda. Beraber oturuyoruz. Bizim köylük yerlere, oğlana daha çok değer verilir. Kızların değeri yoktur. Biz de biliriz yanlış olduğunu ama elimizden bir şey gelmez. Meryem’ im çok güzel bir kızdı. Çok isteyeni oldu. Hem de iyi yerlerden. Ama o hiç birini istemedi. Meğer birine gönlü düşmüş. Onlar da köyün en fakiri. Gönül bu, söz mü geçer. Tutturdu, ben ona varacağım diye. O sıralarda, başka biri de bastırıyor alacağım diye. Bir gece, bu sevdalısıyla kaçmış. Benim oğlan, elindeki kırmayla peşine düştü. Bağırıyorum, ağlıyorum, engellemeye çalışıyorum ama nafile. Beni eliyle ittirdiği gibi koştu gitti. Bunları yakalamış. Basmış kurşunu sevdiği çocuğa. Oracıkta ölmüş. Kardeşine kıyamamış. Yalvarmış abisine; “ Beni de öldür, sağ koyma “ Diye .
İşte, o gün kızım buraya, oğlum mahpushaneye. Benim yüreğim yine iyi dayandı bu acıya. Ciğerim yandı, kavruldu ikisi için de. Kızımı görmeye de gelemedim benim herif yüzünden. Olan da elin oğluna oldu. Çekti gitti bu dünyadan. Sevgisi uğruna. Kızım ne durumda ? Onu görebilir miyim ? Çok özledim onu.
_ Allah sabırlar versin size. Tabii ki görebilirsiniz. Hemen gidelim yanına.
Beraber odaya girdiklerinde, yine Meryem, dışarıya bakıyordu. Gülsüm Hanım ise ürkek bir hale, Dr. Esra’ nın arkasındaydı.
_ Meryem Hanım ! Bak size kimi getirdim.
Meryem arkasını döndü ve annesini gördü. Önce yüzünde bir öfke belirdi, arkasından yüzü yumuşamaya ve aynı zamanda da gözyaşlarıyla ağzından dökülen ,
_ Anammmmmmmm , garip anam.
Yıllardan sonra yine haykırışları hastaneyi çınlatıyordu.
YORUMLAR
Doktor Esra, ilk o hastanede göreve başladığı gün getirilmişti. İçler acısı bir haldeydi.
Doktor Esra'nın o hastahanede göreve ilk başladığı gün getirilmişti. Getirildiğinde durumu içler acısıydı.
Tek bir "ilk" kelimesinin cümlede durduğu konum, anlatımı anlatılmak istenenin çok ötesinde bir biçime sokabiliyor. Sanıyorum yakınlıklardan öte ciddi eleştirilerle dostlarımızın katkılarına ihtiyacımız var sitedeki öykücüler olarak. Uzun bir çalışma yazınla uğraşmak. Başarılı eserler ortaya çıkacaktır. Yılmadan devam... Saygımla...
Nermin Kaçar
Çok etkilendim Nermin'ciğim. Gerçekten çok güzel yazıyorsun.. Sevenleri sevdiklerine versinler, kız çocuklarını ikinci plana atmasınlar, analar ağlamasın, kızlar depresyona girmesinler, böyle mesleğine aşık doktorlar hep olsun. Bir de senin hayal gücünü hep olsun ki biz de böyle kurgular okuyalım ve yorumlar yazalım.
Kalemin daim olsun. Sevgilerimi sunuyorum.
Sanırım,yeni bir seriye başlamış olmalısınız.Her kelimesinde insanın yüreğini sızlatan dramatik duygular vardı.Tema,psiolojik ağırlıklı sosyal bir konu.
Başarılı bir giriş.Okuyucuyu hemen içine alıyor.
Ellerine sağlık.Öykünün etkili kalemlerindensiniz.
Tebrikler arkadaşım.
Sevgilerimle.