Günbegün Notlarım 147/İYİ Kİ VARSIN AŞK...
Yaşamak bazen dayanılmaz noktalara ulaşıyor. O anlarda yok olup, kaybolmak istiyorum. Ama bir türlü gerçeğimden kaçamıyorum. Kurtuluş yok...
Kendimi hayatın akışna bırakmayacağım artık. Bazen kendi sesimin dışındakilerini de dinleyeceğim. Monotonluğa kapılmak istemiyorum arkadaş!..
Alışverişte insanlar kredi kartım var diye, arabalarını dolduruyorlar eşyalarla. Tüketici olmak için yarışıyorlar adeta.Üreticiye yazık olmuyor mu bu davranışları? :)
Yeniliklere her zaman açığım. Eleştirmekten çok, eleştirilmeyi kendime ilke edinmişim. Saldırgan değil, sevecen bir yapıya sahibim.Duyurulur herkese, beni okuyan, beni takip edenlerime...
Aşk, neden aramaksızın beraberiz? Birbirimizden ayrı gayrı yediğimiz ve/ya içtiğimiz bir şey yok. Birlikteliğimizin varlığı, görülmeye değer doğrusu...
Aşk, ikimizin dalgalandığı yerde hayat var. Bizi gören, hayran kalıyor el ele tutuşmalarımıza. Bizi duru bulan, doağllığımızda alıyor soluğu...
Aşk, bazen insanlar ikimizi kıskanıyor: Dolu dolu ortalıkta esiyoruz diye.Birbirimizi eksiksiz ve güzelce tamamlıyoruz diye Çatlamak üzereler...
Aşk, adım seninle anılır oldu. Sen yoksan, kendimi yarım hissediyorum biliyor musun? Biliyor musun sensizliği hiç mi hiç düşünmedim ey aşk?..
Aşk, aynı anda adım atmak gibi var mı? Gittiğimiz memleketlerde iz bırakmak, konuştuğumuz meclislerde hayranlar kazanmak arkamızda; çok güzel...
Aşk, yağmur gibi yağdığımız zamanları hatırla. Hatırla çocuklar gülüşlerimizde oyunlar oynardı. Ve yaşam, mutluluklarımızda hayat bulurdu. Öyle değil miydik?..
Aşk, ikimiz de olmasaydı bayat kokardı her şey. Sönük kalırdı bakışlar. Boynu bükük büyürdü başaklar. Meyvalar tatsız kalırdı, biz olmasaydık, biz sevgiyle yan yana durmasaydık çocuklar düşsüz büyürdü...
Aşk, ikimizin yaptıklarını kayıt altında tutsa kalemler, mürekkepler dayanmaz ki.. Hızımıza rüzgârlar yetişmez ki.. Bizi geçemez ki başka bir aşk, aşk...
Birden bire ilham perileri etrafımı kuşatır. Her birinin istediğini yerine getirmek zor olsa da, hepsine peki diyorum ve rahatlıyorum baya...
.......................................
Mehmet Selim ÇİÇEK
16 Ekim 2010,,,
Mardin