OKUDUKÇA: İĞNENİN YILDIZINDA BİR MUSTAFA ERMİŞ

• 14 Ekim 2010 Perşembe 14:23:34

Abdülkadir GÜLER

Mustafa Ermiş bizlere Trakya’dan seslenip merhaba diyor. Gönül eri bir ozan. Sevdalı bir editör, şiir yazıyor, Yakıştırmalar ( maniler ) derliyor ve de Anadolu’yu adım adım geziyor. Trakya’dan Anadolu’ya gönülden, sevgiyle merhaba diyor. Sevgi dolu, sevda dolu, aşk dolu bir yazın eri ve bir gönül adamıdır.

Geçenlerde Kırklareli’den kalkıp Aydın Söke’ye kadar gelip, bizlere konuk olmuştu. Söke Şairler ve Yazarlar Derneğimizi de ziyaret etti. Dernek başkanımız Tülay Sarayköylü ve yardımcısı Cemal Şimşekle birlikte tanışma, görüşme fırsatını bulduk. Hoş sohbet sıcakkanlı bir insandır. Ne zaman Aydın / Söke’ye gelse mutlaka beni bulmaya çalışır, hal- hatır sormadan bir çayımızı, kahvemizi içmeden hiçbir yere gitmez. Halen Kırklareli’nde bulunan Bursa’dan, İnegöl’den kadim dostum Hisarcılardan tanınmış şairlerimizden Yaşar Faruk İNAL’dan haberler, selamlar getirir. Onunla bir araya gelir tatlı tatlı sohbet ederiz….

Mustafa Ermiş’in daha önce sanat ve kültür dergilerindeki şiir ve yazılarından dolayı tanımıştım. Ancak son iki, üç yılda Söke’ye geldiğinde yüz yüze tanışma fırsatını bulduk. “Derin İzler” - şiirler ( 2003), “Uzun Yol “ - şiirler ( 2006) ,O’nu bu değerli kitaplarıyla tanımıştım. Şimdi de yeni elime ulaşan ve bana Nisan 2010 da Söke’ye geldiğinde imzalayıp armağan edilen “İğnenin Yıldızı” maniler üzerine derlediği, araştırma ve derlemelerini ( Maniler / Yakıştırmalar ) ve yine “Gül Düşün, Gül Söyle” kitaplarını bana imzalı olarak armağan etmişti.

Unutmadan, esip geçmeden Sayın Mustafa Ermiş, sanatçı dostumuza burada ilkönce teşekkür etmek istiyorum. Onun bu vefalı, sıcakkanlı ve samimi bir dost oluşu beni sevindiriyor, takdir de ediyorum. Efendim Önce şair, yazar olmaktan öte adam gibi adam olmak gerekir. Bu insanı yaşatıyor, Bağnaz, bencil, kıskanç gibi menfi duygulardan uzaktır. Sevgili Mustafa Ermiş adına, soyadına yakışan bir insandır. Bence sevgide ve saygıda bir erendir, vefalı kadirşinas bir arkadaştır. Öyle sanıyorum ki onunla yola çıkarsanız pişman olmazsınız. Sevgili Mustafa Ermiş’i böyle tanıyor ve böyle görüyorum.

Bu yazımda kısaca Mustafa Ermiş’in “İĞNENİN YILDIZ” adını verdiği ve derlediği Manilerinden, kendisinin özelikle üzerinde ısrarla durduğu “Yakıştırmalarına” değinmek istiyorum.

Gül üşüdü gül üşüdü
Gülüşünde gül üşüdü
Gülüşün aklımı aldı
Yar o nasıl gülüşüdü?

Mustafa Ermiş bu tür “yakıştırmalara (manilere) baş yakıştırma ( baş mani )adını veriyor. Mustafa Ermiş 176 sayfalık kitabında bir hayli yakıştırmalar derleyip özenle kitabına alıp koymuştur. Gittiği her yerde, oranın insanlarıyla sohbet ederken notlar almıştır. Başta Kırklareli ve yöresi olmak üzere, Nevşehir, Elazığ, Çorum, Alaca, Amasya ve Gümüşhacıköyleri, Tokat / Erikbelen yöresi, Tekirdağ ve köyleri, Kastamonu, Kırşehir, Ankara ve Yöresi, Yurt dışında Bulgaristan’da bile bu yakıştırmaları ( manileri ) bizzat kaynağından almış ve kaynak kişilerin adını soyadını, nerden aldığı tek tek kimlik bilgileriyle belirtmiştir. Gittiği yerlerden yakıştırmaları derleyerek derli, toplu bir kitapta yayınlamakla Türk halk kültürüne, halk edebiyatına hizmet vermiştir. Hazırladığı kitap, Edirne’de Bellek Yayınevi tarafından günışığına çıkarılmış, tertemiz düzenli bir kapakla günışığına çıkarılmıştır ( 2008 ).

Mustafa Ermiş aynı zamanda Kırklareli Şair – yazar ve Sanatçılar Derneği başkanı olmak sıfatıyla bir de hazırladıkları “ BİZ 39 “adını taşıyan bir kültür ve sanat dergisini de çıkarmaya çaba gösteriyor. Şu andaki elimdeki Yıl: 2, Sayı: 8,Temmuz- Ağustos 2010 sayısıyla Kırklareli’nin sanat ve kültür değerlerini Anadolu’ya taşıyorlar. Bu çabalarını yürekten kutluyorum.

Şimdi Mustafa Ermiş’in hazırladığı “ İĞNENİN YILDIZI “ adını taşıyan kitabından erkekler ve kızların birbirleriyle karşılıklı olarak bir eğlence bağlamında söyledikleri AKIŞTA dedikleri birkaç Yakıştırma’( manileri ) ile sözlerimi bağlamak istiyorum.
Sevgili Mustafa Ermiş’i böylesine Türk kültürü dağarcığına, yararlı bir kitabı hazırladığı için ayrıca tebrik ediyor, çalışmalarından başarılar diliyorum.

Erkekler:

Karşıya yaban derler
Ökçeye taban derler
Kız hatırın kalmasın
Nişanlın çoban derler.

Kızlar:

Karşı yabansız olmaz
Ökçe tabansız olmaz
Niye hatırım kalsın
Sürü çobansız olmaz

Erkek:

Çoban koyun kimindir?
Say görünmece bindir
Benim meylim sendedir
De görüm meylin kimdir?

Kızlar:

Çoban koyuna gider
Bakar boyuna gider
Çobanın “hak toklusu”
Nişan toyuna gider. ( S. 30).

“ Hak Toklu: Çobanın emeği karşılığı, ağası tarafından verilen bir yaşındaki erkek kuzudur. Meraklısı için: Mustafa Ermiş: e.posta: [email protected].