- 1275 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Sevmeyi Bilmiyorsan, Gitmeyi Bileceksin.
Açı çekmiş yüreğiyle geldi orta yaş bunalımındaki genç adam, omuzları bir hayli çökmüş bir halde, onu en son gördüğümde hayli karizmatik olan bakışları, duruşu değişmiş, sakalları yüzünü örtmüş, "usta" dedi "konuşmamız lazım bir sen bu durumlarda mantıklı yol gösterebilirsin" .
Dedim hoca konuşalım da filitre kahve kesmez seni akalım nevizadeye ,vuralım bir altın serinin dibine.
Atladık dolmuşa ,doğru Nevizade bulduğumuz ilk boş masaya attık kendimizi.
Anlat dedim hoca.
Başladı acı çekmiş gözleriyle bakarak dostum konuşmaya "Usta dedi beni sevmemesi mümkün değilmiş ama artık sadece bir kanka olarak görüyormuş, aklım,beynim,yüreğim darmadağın be usta. Hem bunları söylüyor, hem hala bitirmiyor, ben orada bir Nişanlım var evleneceğiz ve ona iyi bir yaşam sunmakla yükümlüyüm diye paralıyorum kendimi ama o uzattığım her eli kırmak istercesine geri çeviriyor her seferinde.
Yoruldum be usta!
Dedi ve indi daha derinlere, şimdi onun yüreğinden sesleniyorum sana ey yüreği bir serçeden daha ürkek, maskesi akbabadan daha yırtıcı olan kadın.
Ya korkmayacaksın sevgini göstermekten.
Ya da ardına bakmadan, kendi alışkanlıklarından vazgeçememe bencilliğini bırakıp gideceksin o zaman.
Hadi Git Sevgilim;
Hayatıma kattığın tüm değerleri, yastığımdaki saç telini, banyodaki fırçanı yanına al ve hiçbir iz bırakmadan çık git hayatımdan.
Sana daha iyi bir yaşam sunmak, olurda ansızın başıma bir şey gelirse seni namerde muhtaç etmemek, rahmine düşecek çocuğumuza benim yaşadığım çaresizlikleri yaşatmamak, mutsuz bir çocukluk yaşatmamak adına önce iş düzenimi oturtmaya çalıştım, evet ihmal ettim seni zaman zaman ve sen bunun için soğuduysan benden , özür dilerim sevgilim.
Suçluyum;
Suçluyum; evimin anahtarını beni kontrol edesin diye değil, hayatımın tüm kapılarını sana açtığım için verdiğimi dile getirmedim.
Suçluyum; başkaları için elinden gelmeyenleri bile yapmaya çalışırken; benim 3 gün üst üste aynı gömleği giymeme müsaade ettiğinde hiç sitem etmedim. Benim ara sırada olsa 3 gün aynı gömleği giymeme müsaade ettiğinde sana sitem etmedim.
Suçluyum; ben can dostlarım la bile sırf sen kıskanıyorsun diye iletişimi kesti ğim halde, sen eski sevgilini gör ünce selam verip, ya da hala önemseyip yolunu değiştirdiğinde seni rencide etmedim.
Suçluyum; alışkanlıklarımı, hobilerimi değiştirmene müsaade ettim.
Suçluyum; Sevgilim, birlikte olmamıza rağmen kendimi hep yalnız hissederken bunu hiç dile getirmedim.
Şimdi, Gidebilirsin.
Ama gitmeden evvel mümkünse değiştir her şeyi, yerdeki kilimde, mutfaktaki terekte, ocakta ki yemekte kısacası hayatımdaki hiçbir şeyde izini bırakmadan GİT.
Ve giderken; “ belki yeniden…”
Düşüncesini çıkar aklından. AŞK, yaz-boz tahtası değil benim nazarımda. Öyle bir defa yaralandığımda, yıllar sonra araya birilerinin girip çıkmadığını düşünmeden yeniden başlayamam ben.
Madem özlemiyorsun,
Bekletme ardında, kopar tüm ipleri.
Sen sana ilgi duyulmasını seviyorsun diye;
Ben onurumu bu denli hiçe sayamam ki.
demesini söyledim...
Ve yorgun düşlerimle ayrıldım masadan...