İmtihan hiç bitmiyor...
Tarih:05 Ekim 2010 Salı 17:03:37
RE:RE:RE:
ALLAH IN SELAM VE RAHMETİ ÜZERİNİZE OLSUN
Aleykümselam.. Allah razı olsun.. inşallah okurum, namaz sonlarında..
" imtihan hiç bitmiyor değil mi değerli büyüğüm.".Sadece ismi değişiyor.Rabbim cümlemizi koruyup sabır versin .Allah cümlemizi kötülerin şerrinden şeytan şerrinden korusun..
Allah a emanet olunuz selam ve dua ile...**
Tarih:05 Ekim 2010 Salı 17:03:37
RE:RE:RE:ALLAH IN SELAM VE RAHMETİ ÜZERİNİZE OLSUN
Selam üzerinize olsun..
KUL; ALLAH cc.hazretlerinde, her iki cihanda,biteviye seyrü süluk halindedir..Rabbin hiç bir sıfatına son olmadığı gibi sıfatlarının adedi de sınırsızdır..Öyleyse her kul süluk’u sırasında daha önce yaşamadığı tecellileri yaşarken bazılarını tabiatına uygun düştüğünden kolayca benimser, bazılarını kabulde zorlanır..Bu zorlanma halini iptila,çile olarak değerlendirir..Halbuki o sıkıntıya tahammül edilir,gereken olgunluğa erişilirse bir sonraki mertebeye terfi ettirilecektir.Ve belki de en çok istediği bir maka olacaktır bu."hayır zannettiklerinizde şer ,şer zannetiklerinizde hayır vardır".Kul itiraz (isyan) ederse o makamda bekletilir.Bu sıfatların bazıları cemaldedir ve insan aşık olur..o sıfata bağlanır..değişmeyi istemez .O halin sürüp gitmesini ister..Ama Allah kulunun durgun haline razı değildir.değişmesini ve başka (tecellilerini)güzelliklerini de temaşa etmesini diler ve bir sebeple o halden kulunu zorla çıkarır..
Allah kuluna taktir ettiği kaderi ya ikna-dostluk-muhabbet le tecelli ettirir yahut cebreder.Kul halinin sürekli değişeceğini tecrübeleriyle bilmesi gerekir..hatta aynı sıfatlara takılıp kalmaktan Allah’a sığınmalıdır..Efendimiz günde yetmiş defa istiğfar ederdi..bu istiğfarının sebebi günahları,hataları değil;bir sıfata bağlanıp kalmaktan Allah’a sığınmak içindi.
"O her an bir şendedir""..
Öyleyse Allah dostları da her an o şenleri yaşamalıdır..Değişen tecellilere itiraz etmektense yeni tecellinin bizlere vereceğini harfiyen almaya çalışmalıyız..Yol sonsuz,yolculuk ebedidir.Bu yolculuk cennette de devam edecektir.Tabii cehennemde de..Aynı halin ebediyen devamı, takılan plak gibi bir durumdur ki Allah bundan münezzehtir.Unutmayalım ki evren Allahın kendi nurundan yarattığı yani başkalaştırdığı bir ZAHİR tecellidir.İnsanın ruhu da Allah’ın ruhundan bir zerredir.Tabii her varlığın ruhu da aynı şekilde..Nefis dediğimiz,bizi diğerlerinden farklı kılan ferdi farklılıklarımız da Allah’ın nefsinden bir zerredir."Biz size şah damarınızdan daha yakınız’ayetinden bu anlaşılmalıdır.."İnsan yaratıldı da başıboş mu bırakıldı sanıyor.Biz herkesi ensesinden yakalamışıdır......Alnından çekip çevirmedeyiz..gibi ayetler bize hak teladan asla ayrı olmadığımızı anlatır..
"İki kişinin olduğu yerde üçüncüsü Allah(cc.) tır..’
Allah seyri süluk’umuzda kendisini cümle sıfatlarıyla tanımamızı,tenzih,tespih ve teşbih etmemizi zorunlu bir emir olarak istemektedir..Kişi yaratılışından ve çevresinden edindikleri yetenek ve ilimle bunu yaşar ve ölür.Burada kendisini yeterince olgunlaştıramayanlar,hakkı taktir edemeyenler, cehennemde ileri derecedeki cebri terbiyeden geçeceklerdir.Cenneti hakk edenler ise cennetin nimetlerinin cazibesine kapılarak gönüllü seyirlere devam edeceklerdir.
O halde ne zaman bir itiraz yükselirse içimizden, hemen istiğfar etmeliyiz.
Selam ve dualarımla.