EDEBİYAT DEFTERİ'MİZ/DEKİLER...
Ne haşlama ne taşlamadır benimki:) Adı üstünde ’deneme’ ya da olsa olsa bir ’çömezin’ gözlem(leri)i denilebilir.
Gelelim altı çizili, en önemli hususa: “Sona bırakmadan; en başında söylemeli(yim) sürç-i lisan ettik ise affola...” Sakın ola bu dikkatten kaçmaya.
Hani günlerden bir gün, alıp başınızı gitmek istersiniz ve düşersiniz yola. Çok da hedef belirlemeden hatta belki de erek’siz, arşınlamaya başlarsınız sokakları.
Ayaklarınız sürükleyip götürür sizi. Yürür yürürsünüz. Sonra takılır gözünüz bir çay bahçesine. Gider oturursunuz. Oturmuşken şöyle dumanı üstünde bir de çay içeyim dersiniz. Gelir çayınız, içinizi ısıtırken her yudum; bakarsınız öylesi etrafa, gözleriniz kayar, takılır hiç tanımadığınız insanlara. Sessiz bir seyirci olarak başlarsınız izlemeye. Bir yandan izler, diğer yandan da izlerken anlamaya çalışırsınız her birini.
İşte benim gözümde de; tıpkı bir çay bahçesi gibi ‘Edebiyat Defteri’.
Tanımadık/bilmedik çok insanın/yüreğin/kalemin günün stresinden hatta belki de hayatın yorgunluklarından uzaklaşmak ve belki bir nebze bile olsa soluklanmak için durduğu durak, hatta bazen de liman. Bense bu bahçenin çayını yudumlarken izleyen seyircisi :)
Derseniz ki şimdi! Eee tamam anladık be Sera nereye getireceksin lafı hadi uzatma :) Haklısınız valla, dalayım artık konuya :) Kızmayın hele söylüyorum bakın işte.
Konu: ’Şiirlere yapılan yorumlar ve yorumcular’.
Kategoriye koyup, istatiki bilgi verir gibi olsa, daha bilimsel ilimsel olurdu aslında :) Lakin oldum olası matematiği sevemedim :) Bağışlana…
Kimi(leri) var: Her şiire yazmış aynını. Kopyalamış bir güzel! Güzeldi, tebrikler, kutlarım vs. gibi klasik bir cümleyi, hiç yormamış kendini yapıştırıvermiş herbirine :) Belki yazılanı bile okumamış! Sorsan neyi güzeldi?! Adı neydi ‘Şiir’in? Bilir mi bilinmez?
Kimi var: Yaptığının kopyala yapıştır olduğu yetmez gibi, her şiirde mutlak olmalı kendi ve yorumu :) Okuduğun her şiirde görür, rastlarsın ve durur düşünürsün ne çok vakti var insanların! Hiç mi çalışmaz yemez içmez, her bir şiiri tek tek nasıl okur ve bu nasıl mümkündür! Yoksa acep bu yönetici mi :)
Kimi: Gelmişse sayfana, mutlak bekler gitmeni :) Nezaketen gidersin elbet. Öyle olduğunu, herkesin öyle yaptığını görüp, uyarsın sende :) Hatta bu sayede görmediğin bir kalemi görme, ulaşma, okuma şansın doğar. Bu anlamda hoş, güzeldir de. Ama.. Ama sonrası artık vazifendir! Hep gitmezsen yandın! Daha uğramaz sana, küser maazallah :)
Kimi(leri): Yazmaz öyle herkese. En büyük otorite o ya! Yorum yazınca bir şiire büyük lütuf :) Ne demek, gelmiş hem de senin şiirine yorum yazmış. Vayy beee! Şiirin itibar kazanmış(tır) artık!
Kimi: Tevellüdü karşısında laf söylediğinin edebiyata verdiği yıl kadardır, lakin yorumunu okuyunca sanırsın ki yaş kemale ermiş ya da seçici kurul o :)
"Hımm.. işte beğendim bu şiirini, bak bu güzeldi! Yok bu olmamış, ilerlersin zamanla, ümit var sende" :) Ulen yaşın başın ne, dünkü bebe! Senin yaşından çok benim hayat tecrübem, yaşanmışlığım, şiirlerim var dese biri, bilmem ne cevap verecek kendisi! :)
Kimi var: Mesaj hanesi, onun, en önemsediği yerdir :) Yayınlar yayınlamaz şiirini mesaj gönderir. “Yeni şiirim değerli teşriflerinizi, yorumlarınızı bekler” Bir bakarsınız şiirine, tavan yapmış yorum(lar)! Eee demek güzel yazmış! Baksanıza okuyanı, yorum yazanı ne çok! Güne düşmeli hatta! Reyting efendim reyting :)
Kimi(leri): İyi okuyucudur. Dikkatlidir. Okurken gözüne takılır özellikle imla/kelime hataları, yanlışları. Hani madem paylaşım sitesi, amaç iyiye doğruya güzele ulaşmaksa; dikkatinden kaçmıştır, herkes yapabilir söyleyim, düzeltilir ’Şiire gölge düşmesin’ der ve söyler (Şekil a bendeniz). Eyvah! Denir mi öyle şey! Mesaj hanesi ne güne duruyor! Yaz mesaj olarak, sana minnettar olsun! Anında mesaj kutuna göz atmalısın :) Kızar sitem eder en kibarından! Ama en sonuna da ekler eleştiriye açığım diye :) Açıktan yoruma ne gerek, ayan beyan olur mu, denir mi hiç? Üstelik herkes çok güzel deyip, alkışlamışken ne gerek? :)
Kimi var: Bilgili birikimli donanımlıdır. İyi de analiz eder eseri. Lakin unutur buraların profesyonelden ziyade yürek seslerini kaleme dökenlerin yeri olduğunu. Eleştireyim derken aşar sınırları. Kırar gönülü. Sivridir dili incitir yüreği. Öyle bir yorum yazar ki, sanırsınız açık oturum masasında dünya meselesi çözülüyor/çözüyor, kurtarıyor dünyayı :)
Kimi: Sadece güne düşen şiirde boy gösterir :) Gerisinde kalan tüm eserler fasa fisodur! Yazdıysa güne düşene yorumunu; yeter! Onu sadece en baş(taki) ilgilendirir! Gerisi teferruat :)
Kimileri: Bekler geceyi. Saat özellikle 24:00’ü. Sıralamada ön koltukları başkalarına kaptırmayanları bırakın bir yana, yorumcu sıradan başlamıştır zaten kutlamalara :) Sonradan anlarsınız bu tebrikleri/tebrik etmesi değildir boşa, mutlak o gece, o da asmıştır şiirini askıya :)
Sonra, övgü dolu yorumlara sebep olan şiir(ler)e bakarsınız bir halta benzemez aslında, ama yorumcu koymaz yere göğe, bol keseden verir hepsine puanı:) Bilir, nasılsa düşmez güne o şiir, besbelli :) Okurken, okurken çıkar karşınıza adam gibi bir kalem, işte şiir dersiniz. Bakarsınız altına ne yorum yazılmış doğru dürüst, ne de puan verilmiş. Yahut puan verilmeden, sadece tebrik edilmiş :) Ee verirse puan(ını) ya bu iyi kalem, iyi şiir mavi kurdele alıp, düşerse güne! Kıymetlidir işte o sebeple puanı, vermez öyle herkese :)
Kimi vardır: En övücü yorumlarını en yakın dostuymuş edasıyla yönetici(leri)nin yayınladığı şiir(ler)ine yazar :) Yakın çevresinde olursa/olunca belki güne düşer, böceklenir şiiri :) Ee birde yorumları okuyan diğer insanlar, bak bu yönetimin yakın arkadaşı, dostu; ben de buna yakın olayım ki, faydası olur, benimki de çiçeklenir böceklenir belki diye düşünür?! :)
...
...
Bilerek, bilmeden yapmışızdır ve yapıyoruz hepimiz :) Bunları derken, ben nasiplenip, payıma düşeni aldım kendimce :) Sizleri bilmem :)
Şimdi; böyle bir konuyu ve bunları yazmakla zaten ellerimle hazırlamışım sonumu :) Aha da yakmışım kendimi :) Bırakın çiçeklenip, böceklenmeyi okuyanlar da daha okumaz artık beni :)
Gelin en iyisi; bu ilk denemeye eleştirilerinizi yazın siz...
YORUMLAR
:)
Benim de defalarca dile getirdiğim gerçekleri akıcı bir üslub, sevimli bir dille yazmışsınız...
Bilirsiniz yazılar okunmaz ama iade-i ziyaret yapıp kim diye bakarken iki yazınızı bir çırpıda ve yine gülümseyerek okudum.
Tespitler çok yerinde ve manidar...
Bu gün 21 Mart 2022..Yazınızı ikinci kez okudum...Altına da defalarca imzamı attım...Hepimiz zaman zaman bu duyguyu yaşıyoruz demek ki....Bizi isyan noktasına getirenler için gereği yapılmadıkça sitede bu tarz çok metin okuruz daha gibi geliyor...
Biz emeklilerin biraz vakti bol...Şiirlere zaman ayırmaya ve yorum yazmaya çalışıyoruz eve mahkum kaldığımız bu günlerde...Vakit varsa okunsun değil mi? uzun uzun da yorum yazılsın...Belki o yorumdaki cümlelerden beslenir şair ve şiir çıkar ortaya...Belki yazmaya yeni başlayana bir ışık olur şiire düşen güzel yorumlar.
Gününüz kutlu olsun.
HERFE tarafından 21.3.2022 12:34:02 zamanında düzenlenmiştir.
yazınız çok güzel,ben de ''şimdi bu şiir mi oluyor? diye bir yorum almıştım şiirime,yorumlara ben şair değilim,yazdıklarıma da şiir dersem gerçek şairlere ve şiirlerine ayıp olur dediğim halde..elbette ki eleştiri yapılabilir ama yapıcı olması önemli,çünkü ben şahsım adına söyleyim ki,şair değilim sadece şiir edebiyatın en güzel dallarından biri,ben de bu güzellikle okuyarak ve bir şeyler yazmaya çalışarak uğraşıyorum hepsi bu...
Beni EDEBİYET DEFTERİMİZİN ilk yıllarına götürsün Sera.
Ne günlerimizdi o günler... Gerçi şimdi de öyle ama eşli dostları görememenin üzüntüsündeyim.
Edebiyat olarak benim tek ocağım burasıdır...
Değerli dostların bazılarının gitmediğini görünce çok mutlu olduğumu diyorum dostlarıma...
Yazdıklarına gelince; inan tebessüm ettim... :)
Sera'nın analizini şimdiye değin neden görememişim. İçim cayır cayır yandı, bir kere daha. Gün 24 saat bilgisayar başında pineklemediğimden olsa gerek.
Sera; zülfüyâre dokunma ihtimâli var diye, diyeceğini demekten geri duracak bir yazar değil. Edebiyatın hatırını eş-dost hatırının önünde tuttuğu, su götürmez. Doğrusu, işin nâmuslusu da budur.
Önüne gelene "kes yapıştır" yöntemiyle nazar boncuğu dağıtanlardan, sanat otoritesi pozlarındaki herkese varıcaya kadar vermiş veriştirmiş. Ama nezâketle. Nezâhetle. Centilmenliğini, klâslığını hiç bozmadan. Edebiyatın edep dâiresinin sınırlarına tecâvüz etmeden başarmış bütün bunları.
Güçlü, kendine güvenli bir kalem. Her şeyden önce, kendine saygısını-sevgisini eksik etmediği, her sözcüğünden anlaşılıyor. Edebiyata saygısı da buradan kökenleniyor. Öyle olmasaydı, şiirin (ve yazının) saflığını korumak kaygısıyla ve bu kadar emin adımlarla arşınlamaya cesâret edemezdi, şair-yazar kisvesiyle dolaşanların çirkefli sokaklarını.
Anlayaman(lar)a davul-zurna az tabi. Sera, bu çapta sarsıcı binlerce yazı yazsın isterse.
(Sera; enerjik -sinerjik bir şair olduğu kadar; bu nitelikleri fazlasıyla hak eden bir yazar aynı zamanda. Yadsımak, gerçeklikle çatışmaktır. Böyle biline!)
ahker tarafından 6/1/2017 11:49:10 AM zamanında düzenlenmiştir.
ahker tarafından 6/1/2017 11:50:20 AM zamanında düzenlenmiştir.
bence çok güzel olmuş, az niyet okumalar da olsa mükemmel...%90 ına aynen katılıyorum...Biraz abartı yok mu siz ce %10 luk falan...yaşım itibariyle bu pc midir nedir hakkında bilmediğim çok kelimeler var ama en hoşuma gideni yırt-yapıştır...bazen yırtıyorum yapıştıramıyorum, bazen yırtamıyorum da ama ben tabii üstüme bir şey alınmadım ne den mi Allah sizi inandırsın her okuduğuma yeni yorum yazıyorum ama oldukça kısa...
tebrikler dost kalem...bundan sonra sizi daha da çok okuyacağım çünkü çok hoşlandım...
tebrikler ve saygılar...bu kısım stam değil ama hep böyle bitiriyorum...
" Ee verirse puan(ını) ya bu iyi kalem, iyi şiir mavi kurdele alıp, düşerse güne! Kıymetlidir işte o sebeple puanı, vermez öyle herkese :)"
Rekabet gözettiklerine puan vermeme eğilimi bir dönemin yemek yarışmalarını hatırlattı bana, özellikle hanım yarışmacılar sözel olarak yemekleri harika bulduklarını söyler de sıra puan vermeye gelince on üzerinden dört beş vermeye kalkarlardı
Yazınızda belirttiğiniz tüm hususların karşılığı var gerçekten
Hayatın her alanında ilişkilerin sunileşmesi misali, bir tür sera etkisi diyorum ben buna
Meyve sebzede olsun iklimsel alanda olsun nasıl ki, sera etkisi hayretmiyorsa iletişimde de samimiyetsizlik doğurduğu ölçüde negatife düşen hususlara değinmişsiniz
Bu arada kendime dönerek sen iyi misin? Sera rumuzlu bir hanımefendiye sera etkisinden söz ediyorsun, aklın başında mı acaba? Diyerek kendimi sorgalamadan edemem
Nihayet
Yüreğinize, emeğinize, kaleminize, kelamınıza bereket
Saygı ve selamlarımla...
Bir gün de şiir dışındaki paylaşımları ele almalısınız belki. Merakla okudum, ben kendimi bulacak mıyım diye. Ama yoktu. Ben daha yazıyı okurken içimden dedim onlarca insan çok haklısınız, bilmem ne yazmıştır. Herkes şikayetçi ama yine çoğu insan aynı hatalara devam.
Tebrik ederim :) iyi paylaşımdı. Kaleminize kuvvet. :) Bu arada sizin paylaşımları hiç görmemiştim. İlk kez sena diye bir isim gördüm.
:) bir zamanlar vaktimin çoğunu geçirdiğim bu sitede yazdıklarınla o kadar karşılaştım ki !
şimdi iş yoğunluğu ve geniş aile olma sebebiyle gelemesem de takip ettiğim ve arada kesfettiğim şairlerin şiirlerine elimden geldiğinde içime bıraktıkları hediye ediyorum kendi dilimde.
zamanla insanlar daha iyi yazar bence.... geçmişime baktığımda eski şiirlerime gelen yorumlar beni şok ediyor ...ne çok takipçim varmiş nasıl şiirler yazıyormuşum diyorum kendi kendime :) ama beni çabuk unuttular yahu :)
ya da gidemediğim için mi gelmiyorlar dersin :)
önemli olan tabiki edebiyatın kazanması....
sevgilerimi bırakıp kaçtım ben :)
Çok eski bir yazıymış bu ama halâ bir şey değişmemiş değil mi? :)))
Önemli olan sanırım herkesin kendisini nasıl rahat ve mutlu hissediyorsa davranış biçimi olarak öyle sunması. Güzel paylaşımlar yaşıyor isek ve an'ı kendi açımızdan dolu dolu geçiriyorsak gerisi teferruat. Ben kendi adıma kısa sürelerde var olup beğendiğim ve ilgimi çekenleri okuyorum. Profesyonel yorumu zaten yapamayacağım için de tamamen duygularıma göre, tepkilerini bildiğim insanların yazılarına yorum yapıyorum.
Teşekkürler yazı için
Sevgiler Sera
Bir de egolarını okuyucu üzerinde tatmin eden ve etmeye hevesli bir kesim var; onları hangi kategoriye koyacağız? :))
Onlara şunu söylemek istiyorum. Yazı ve şiir bir birikim ve duygu işidir. Oturup da "canım sıkıldı şurda bir şiir karalayayım veya bir yazı yazayım" şeklinde olmuyor. İnsanın her şeyden önce buna hazır olması lazım. Ve buna ayıracağınız zaman...
Kaldi ki; bir şiir bir yazı bir roman bir öykü niye yazılır? okunsun diye değil mi? Yani sizin okuyucuya da ihtiyacınız var. Sadece yazmanız bir şey ifade etmiyor. Ve Aşık Veysel' in bir türkü sözüyle düşüncelerimi noktalıyayım.
"Güzelliğin on par'etmez, bu bendeki aşk olmasa"
Bu arada yazı için teşekkürler, güzeldi!
Gülmekten öldüm sevgili Sera:) bu kadar mı güzel gözlemlenir, bu kadar mı içten ve doğallığında anlatılkır olup biten:) vallahi çok beğendim ben bu yazını, ama sormadan edemiyorum şimdi kendime, acep ben hangi kategoriye dahlim ki diye:) elleriniz, güzel yüreğiniz dert görmesin...bakma ağlanacak halimize güldüğüme...çok güzeldi ve çok anlamlı...
sevgiler, tebrikler değerli sera...
Güzel bir çözümleme... Takdir ve tebrik ediyorum.
Eleştiri süzgecini daha sık ve doğru (yalansız) kullanmak. Yaşamın içindeki yerimizi ve bugünkü görünümümüzü daha iyi belirler bence...
Dediğiniz gibi -
Yalnız bu eleştirilerdeki eğilimler - hamili yakınım edasından uzak olması şart...
Yoksa bu yalancı düzene biz de kul olacağız demek.... (Tanrım beni reytingle...:) diye...)
Samimi bir paylaşımdı, önce bunu söyleyeyim. Kendi halimi anlatırsam şahsen yazdıklarınızın çoğuna uyuyor, yalnız bazı sebeplerim var diye düşünüyorum.
Şiirimi ziyaret etmiş herkese dönmek isterim, dönemediğim kişilere karşı kendimi mahcup hissediyorum. Sayfamda evim gibi bir özellik hissediyorum ve karşı ziyaret yapmak istiyorum. Vaktim olmadığı zamanlarda çok üzmüştür beni dost sayfalara dönememek.
Çoğunlukla tebrik ederim, beğenimi bırakırım. Sitemizde akademik düzeyde çalışmalar yapan sayısı belirli zaten. Çoğu dostların paylaşımı kendi iç dökümleri, desteklemek doğru olur diye düşünüyorum. Yazım hatalarında bazen mesaj attığım ya da yorumda bildirdiğim oluyor.
Birkaç kere dayanılmaz ölçüde bariz hatalı hece şiirlerinde olumsuz yorum yaptığım oldu. Faturasını da ağır ödedim, özel mesajla şahsıma hakaret edildi. Şiirin hatası bütün hece şairleri tarafından görüldüğü ve yorumda bildirildiği halde, benim yaptığım yorum üzerinde duruldu. Şiirin sahibi şair değil de kraldan çok kralcı kesilen dostu tarafından kullandığım mahlasa kadar hakaret işittim. Benden önce en az beş şair de yazılan koşma şiirinin hatalı olduğunu yazmışlardı üstelik, ana sayfaya seçkiye alanlar dikkat etmemişlerdi ve bunu vurguladım. Şair şiirini asma cesaretini göstermişse cevabını da kendisi verebilmeliydi.
Çok şiir okuyabilme konusu ise idmana bağlı, bilirsiniz, yazının ortasına odaklandığınızda yazıyı bütünüyle bir iki hamlede okursunuz. Çok okuma sonucunda gayet rahat oluşuyor bu. Üstelik birçok şiir birbirine benzer olunca bu daha da hızlanıyor. Bunun yanında bazı sayfalarda daha fazla kalırım, tekrar tekrar okurum. Böyle şiirler beni incele der zaten, doğal olarak seçim ya da ayırım yapmış oluyorum.
Son olarak da şu içimde kalmasın, söylemek istiyorum. Aldığım övgü dolu yorumların azlığı ya da çokluğu beni hiç etkilemiyor. Esasında kendi şiirlerimi zaten kendim eliyorum. Astığım şiirlerden "Bu pek kaliteli değildi" dediğim çok olmuştur. Her zaman da yüksek kalite olması mümkün değil.
Ömrüm olursa eğer, beş-altı sene sonra daha güzel yazabileceğimi düşünüyorum.
Bende içimi dökmüş oldum, selam ve sevgilerle
seracım yerin de ve düşündüren bir yazı gerçekten de arada senin yaptığın gibi yaparım bende öle bakınırım sağa sola kim hangi sayfada ne kadar var diye ..
bende arada düşerim sayfaların aralığına zaman oldukca, okurum bakarım şiir götürüyorsa tamamlarım, yok hayır bir halt olmaz dersem( kendimce ) usulca inerim başka sayfalara ve okurum , bir bakarım bir şiir daha var ortalarda bir yerde imgeler güzel anlatım duru ve sade, sadece yerleri yoktur yer bulur ayarlar mesaj atarım uygun bir dille sahibine ,ama kaile alır almaz onu kendi bilir ,hiç kızmam hiç gücennem ..ama kaile almış sa sevinirim bebeler gibi ,bir şair adayı daha var diye ,ve üstelerim her şiirde düşerim üstüne, ama her sayfada görünmem bu burnu büyük kibirliğimden değildir ,elbet.kah yemek vaktidir kah uyku saati işte , ama kimileri var der ki ben gitmem öle her sayfaların içine, benden başka şair yok edası içinde ,oysa ki hiç birimiz şair değiliz dir aslında ,ruhlarımızı gezdiririz sayfaların içinde içimizden geleni yazarız ve işin kötü tarafı herkesin aynı duyguyu yaşamasını bekleriz ,ama bilmeyiz ve düşünemeyiz ki sen ben bizler onlar hepimiz aynı duygularda birleşmemiz mümkün değildir bilmeyiz ve öğrenmek te istemeyiz neden se.
içimi döktüm sayende oh ya iyide oldu acıkcası demek benide raatsız eden taraf varmış bir şeylerde sevindim rahatladım hatta zayıfladım bile.) ha bu arada cay yok mu yoksa telefon edeyim rizeye .) sevgimle bitanemmm
Yazılanlara az çok vakıfım.
Şöyle ki, mesajla gönderdiğim bir yorumum sonrası ilk engelimi almış bulunmaktayım. Vatana millete hayırlı uğurlu olsun. :) Mesajı yazarken kırıcı, incitici sözler yazma kuralını ihlal etmiş olabilirim. Üslup diyerek bu halden kurtulabilir miyim?
İtirafta bulunayım ki yazısını okuyup, yorumladım diye sayfama gelinip herhangi bir belirti de bulunulduğunda nasıl utanıyorum. Yorum yapmaktan kaçındığım bile oluyor.
Bazen yorumlayacak haddi bile göremediğimden de yorumlamadığım oluyor. Hatta çoğunlukla bundan dolayı. :)
Haddi bulduğumdan değil sıcak ve samimi geldiğinden düşündüklerimi aks ediyorum.
Emeğe saygımla efendim.
Tebriklerimi bıraktım çokça.
Bismillahirramanirrahim..
Allah û ekber!
Öhö öhö öhö... - böyle miydi öksürük-
İlk satırdan son harfe kadar kahkaha ile ilerledim. Saat olmuş sabahın beşi ben gülüyorum ev halkı uyuyor. Reis gelecek dedim şimdi çekecek kulağımı ve elimin altındaki tüm işlevsel dosyalarımın üzerine önümdeki fincanın telvesi henüz bana at-deve olmamışken dökülecek....
sera......
Nasıl bir kalemin var böyle senin. Hayır şimdi yorumcuyum değil mi, cümle kurmadan kırk kere düşünmeliyim hatta yukarı çıkıp bakmalıyım ne yazarsam hangi kategoriye girerim diye... Eyvahlar olsun, mizahta üstüne yok sanırım...
Ben de buranın sanırım doğuşundan beri üyesiyim, ilk zamanlara doğru kafamı tünele uzatıp bakarsam çok ilerledim çok. Senin deyiminle ahkam kesebilecek kadar çok öğrendim çok. Bu yorumumun adı nedir bilmiyorum inan, sadece güzelliğine eşlik etmek istedim. O kadar gerçekçi misâllerin var ki - ne demek yani kör olsa görür bunları değil mi-. Neyse...
Üye olarak benim hakkımda da hepsi düşünülüyor olabilir. Eyvah eyvah vallahi suçum günahım yok. Sabahtan akşama kadar online görünsem de kafamı en fazla birkaç kere uzatıp bakabiliyorum. Okurken nefessiz bırakan şiir varsa kalkıp iki cümle kuruyorum "kendime notumdur" u da ekleyip gidiyorum ki uygun zamanımda nerelere söz verdiğimi profilimden görüp döneyim.
Burası bir çay bahçesi gibi benim için demişsin.. İnan benim de evim gibi:)) İnsan altı sene geldiği yerin köşesini bucağını bilmez mi be güzelim. Bizler de görüyoruz ve dedin ya
"Hani madem paylaşım sitesi, amaç iyiye doğruya güzele ulaşmaksa"
inan hep bu oldu niyetim. İstanbul sabah ezânı şâhidim.. - eyvah uyandı biri, şimdi yiyeceğim terliği(!)-
"Kimi var: Yaptığının kopyala yapıştır olduğu yetmez gibi, her şiirde mutlak olmalı kendi ve yorumu :) Okuduğun her şiirde görür, rastlarsın ve durur düşünürsün ne çok vakti var insanların! Hiç mi çalışmaz yemez içmez, her bir şiiri tek tek nasıl okur ve bu nasıl mümkündür! Yoksa acep bu yönetici mi :)"
Her satırın, her kelimen inan bu yetenek bende olsa idi hemen işimden ayrılır gazetelere gider size mizah yazayım bana ekmek verin derdim(!) Bak ama titizliğime bakar mısın:
":)"
bu ifade ciddiyeti bozmasın diye (!) bunu kullanırım ben. Ooooyy ben nâ gidin gelin, nasıl da irdeleyip incelemişsin. Muhakkaktır ki hepimizin aklına gelip fakat nezâket gereği sustuğumuz durumlar. Ben susarım şahsen sinirlerim zorlanmadıkça. Çünkü senin üslûbuna benzemez benimki. Kanlı bıçaklı olurum, mazallah kan davası falan nemize lazım(!)
Bu sayfayı her gün üç öğün okumalıyım muhakkak, stres sorun gün dedin ya o bakıma.. Gülmeye ihtiyacım varsa buraya geleceğim bundan sonra. Elbet komedi değil ama o kadar zarif, naif, şeker, şirin bir üslûp ki hayran kalmamak elde değil... Başka yazıların var mı diye bakacağım şimdi varsa eğer artık başka bir sabaha doğru'da görüşürüz...
Yüreğin kadar güzel olsun kaderin - şiirlerimde mutlaka dikkatimi çekiyor güzelliğin, hatta geldim ya bu sefer hoşgeldin demiştin işte onu görünce âh dedim iyi ki sen gitmemişsin...-
Yazmayı bırakma bu hâlinle...
Sevgim yüreğine...
sera.
Oldum olası kalemini hep sevmişimdir bilirsin.
İyi ki geldin sitedesin:))
Ve hazır ol yeni bir güldürmece geliyor yakında:))
Umarım ve dilerim bu naçizane satırlarım kadar onlar da yüzünde tebessüm olup keyif verir...
Sevgimle.
Kategorize etme bizi yaw, ben ukalalardanım, az şiir okurum, zamanım yoktur çoğaltmaya şiiri. Zaman darlığım başağrımı çoğaltır ama. Çok konuşasım gelir kimi şiirlerle, çok susturur beni bazı şiirler. Bazılarında yaşlanırım, bazılarının maviliğine uçurtma salarım; dikenlidir kimi şiirler, gömleğim falan takılır, onu yırtmadan kurtarayımd erken ellerim kanar..falan..
Haa, yöneticileri iyi anımsattın hemeninden gidem de bir kaçına yorum yazam bari...
:)
:)
Herkesin bildiği paylaşımlarındaki kadardır. Geri kalanı bir çeşit rahatlama yöntemi çoğumuzun.
Tıpkı yazanlar gibi...
İşin esas güzel yanı şu ki Sera; yazmak ya da başka bir uğraşın,
teorisine fazla zaman harcayanların pratikte ustalıkları çok sık rastlanan bir şey değildir zaten.
Eleştirmek aklın, birikimin, tecrübenin işi muhakkak, ancak özellikle şiir, aklı aşkınların uğraş alanı olmuştur daima... Şairi ya da şiiri, çoğunluğun kalıplarına bağlayabilmek mümkün olsaydı
yüzyıllardır, insanoğlu uygun adım yerinde sayıyor olurdu sanırım.
Gülümseyerek okudum yazınızı. Tema da anlatım dili de uzağıma düşmeyen bir paylaşımdı doğrusu.
Tebriklerim ve teşekkürlerimle emeğinize....
Aynur Baş tarafından 3/11/2012 8:38:28 PM zamanında düzenlenmiştir.
Eleştirirkenki üslûbunu çok beğendim sevgili SERA...
Yazdığın her cümleye katılmamak mümkün değil.
Kısacık yazacağım ben.
Niyet çok önemli.
Kişi burda hangi niyetle bulunuyorsa ona göre davranır. Niyeti gerçekten şiir ise, şiire katkıda bulunmaksa, kendini geliştirmekse o yazdığın saçmalıklara yanaşmaz; ama niyeti ahbaplıkları arttırmak, en çok yorum toplayan olmak, pohpohlanmaksa, hatalarının söylenmesinden rahatsız oluyorsa.... of bunları hiçç kaale almamak gerek. Üç aşağı-beş yukarı renklerini belli ediyorlar bu kişiler. Daha bi tane şiirime yazmamış onlarca isim var benim takip ettiğim. Gelmesinler efenim, sayfama onlar yazmadı diye salak salak triplere giremem. Bu benim kendi gözümde kendi değerimi düşürür. Hatta bazen öyle anlar oluyor ki, ismini aklımdan geçirdiğim-sayfasına uğramayı düşündüğüm kişi bana yorum yaparsa o sıralarda utanıyorum yanlış anlaşılırım diye, yazmıyorum. Kendimi anlatmayayım, bilen bilir, kısa kesecektim güya.:)
Çok söylendi, çok yazıldı, çok da devam eder bu konu. NİYET EFENDİM, NİYET SAN' AT OLMAZSA BOŞTUR GERİSİ...
Çok tebrik, bolca sevgimle.
Kalimera. tarafından 12/20/2011 10:12:00 PM zamanında düzenlenmiştir.
Merhaba Sevgili Sera;
Öncelikle şunu söylemeliyim, bu sitede yorumlarını beğendiğim isimlerden bir tanesi de sizsiniz. Yazdıkların hepsine katılıyorum, doğru tespitlerdi.
Ben şahsen yorumlarımı bırakırken ilk gelen ve yeni üyelere yazarım amaç, siteye ısınıp kalsınlar. Hemen herkesin muhakak bir şiirine yorum yazmışımdır amacım herkesten farklı bir şeyler öğrenmek adına yapıyorum.
Ben kime yorum bıraktıysam onu benim sayfama gelmesinin beklentisi içinde olmam, zaten ben ona yorum yazarken payıma düşeni almış oluyorum.
Haketen güne gelen şiirler veya yazılar o kadar da güne düşecek kadar iyi olmayanaları görüyorum. Ama gelmişse eleştirmek lazım gelir, eleştiriyorsun güceniyorlar.
En iyisi mi, kendine inanmak ve edebiyat adına bir şeyler öğreniyorsak ne mutlu bana diyebilmektir.
Bir de şunu söylemek isterim. Benim sayfama gelenler muhakak beni eleştirsinler ve her zaman eleştirye açık olduğumu burada söyelemke istiyorum
Geç kalmışlığımla affola, kalemini yüreğini ve duruşunu çok beğeniyorum ve senden çok şey öğrendiğimi itiraf ediyorum.
Ben şiirden çok yorum yazmayı çok seviyorum, inşallah daha iyi olurum ve iyi yorumlar yazmak adına çok çalışmam gerektiğini de biliyorum
Hep saygımda, sevgimdesin
Selamlıyorum en içtenliğimle
Günü yoruldum diyerek bitiriyordum.
Şöyle bir kaç yazı okuyayım dedim.
Siz denk geldiniz. İyi de geldiniz...
Güldürdünüz beni, yazdıklarınızdan ben de o kadar muzdaribim ki anlatamam.
Geçen gün bir şiire rastladım, şiir şiir değil, duygu yok, anlatım yok, ses uyumu yok, vs. vs. yok Allah yok yani, bir baktım altına tam 6 sayfa yorum... İnanamadım, pek yapmadığım bir şeyi yaptım, ilk kez şiiri de yorum yazanları da eleştirdim. Sonra ne oldu tahmin ediyorsunuzdur. Adam beni yasakladı :)
sera.
GÜn bitiminde bir nebze tebessüm olabilmişse naçizane sözlerim ne büyük bahtiyarlık bana.
Bazen ağlanacak halimize güleriz ya işte öyle bir durum maalesef :))
Teşekkürler...
edebiyat defterini sizin gibi deneme yazanlar sayesinde tanımış oluyorum. siteye gireli iki ay bile olmadı.eğer bana bir kere yorum yazdıysa ben dönüp ona yorum yazmazsam bir daha girmiyor sayfama . bir de şiirin adı çok ilgi çekici olunca okuyorlar..yalnız bu sitede yorum yarışı var gibi senin yorumun fazla, benim yorumum daha fazla, benim böceğim fazla, yok senin az.kendi kendimizi tatmin ediyoruz değil mi.
açık açık herşeyi anlattığın için teşekkür ederim.
Şurasına katılmıyorum dediğim bir bölüm yok. Gözlemler doğru.
Yorum konusunda kendi açımdan söyleyeyim, dikkatimi özellikle çeken bölümleri yorum yaparken vurguluyorum ama çoğu zaman okuduğumun bilinmesi adına kısa yorumlar bırakıyorum. Selam bile önemli benim için.
Bir müddet takipten sonra bana da bir selam dahi olsun vermemiş kişilerden bende selamı da sayfasını da bırakıyorum.
Bazen yorum yoğunsa dönemediğim oluyor, belki haberim yokken kırılan da oluyordur.
Sitede yöneticilik yapmak ise aslında kişinin edebiyat hayatını büyük riske atması demek. Çünkü uğraşması zor bir iş, boş vakit ister. Haklarında önyargı riski çok fazla, yani ''site için çalışıyor ve o yüzden seçiliyor'' kanısına varılması kişilerin edebiyat hayatlarına en başta damgayı vuruyor. Tercih yapılmasında gerçekten çok düşünülecek bir konu.
Yazabildiği için mi, hamili kart yakini olduğu için mi?
Siz de en can alıcı noktayı vurgulamışsınız açık yüreklilikle.
Kutlarım, sevgilerimle
Yazınızı dün okuyabildim bu aralar yazı yazma yazı okuma merakım başladı biraz geç ama:)) çok dikkatli okudum başlangıcında korkmadım değil acaba burdaki yazılanlardan birisinide ben yapıyormuyum diye inanın biraz titredim ama hata yapabilir insanlar ben katip değilim edebiyatçıda hiç degilim kendi çapında uğraşan bişeyler karalıyan bir aciz insan evde boş zamanlarım çok oluyor. Bundan sonraki yazdığınız yazıdaki gibi başarılı bir bayanda degilim okurken iç geçirmedim değil okudukçada ne kadar yarım yaşamışım neden başladıklarımı bitiremedim diyede ah çektim kendi kendime suçlu aramak istedim ama suçlu benim içimdeymiş.
Ne kadar doğru gözlemlemişsiniz yazınızı okuyunca bende düşündüm hiç aklıma gelmemişti edebiyatta kimler ne yapıyor sadece şiir yazıp bir müddet çocuk gibi sanki doğum yapmış bir annenin gururunu yaşarım basitte olsa şiirlerim o kadar mutlu olurumki şiirimi okur okur mutluluktan uçarım insanın kendi başına bişeyler başarması güzel bir duygu.
Neyse birden dilim açıldı siz okurmusunuz bilmem bu yorumumu kusurabakmayın.
Şiirlerinizide yazılardan sonra tek tek dinledim okudum ne kadar güzeldiler bazı şiirlerinizi defalarca dinledim yürekten kutluyorum sizi gerçekten emek verilmiş saygılarımı kabul edin lütfen 2 seneden fazla burdayım ama yeni yeni şaiirler yeni yeni şiirler görüyorum biraz tembel olduğumu kabul ediyorum ama keyif aldım sayfanızdan saygılar yeniden teşekkür ederim
not:(sizin sayenizde gözlemlemeye karar verdim eğer yıllardır yaptığım gibi tembellik yapmazsam )
sera.
Zaman ayırmış, tek tek irdelemişsiniz yazmaya çalıştıklarımı. Ne çok bahtiyarlık bana. Onurlandırdınız.
Ve.. ne büyük mutluluk tarafıma bir karar almaya vesile olabilmişse naçizane düşüncelerimi döktüğüm yazım.
Çok teşekkür ederim.
Saygımla...
mavi gözyaşları
siz beni onurlandırdınız
yazılarınızı okumak keyifti benim için çokta etkiliydi yazılardaki yolculuğum
saygılar sağlıklı günler sizinle kalsın bahar tadında
Mertçe yazılmış, içtenlikle söylenmiş, meramını gayet güzel anlatmış bir yazı.
Yorgunluğu gideren deminde bir çay gibi iyi geldi.
Çokça ihtiyacımız olduğunu okuduk anladık.
(İstifade etmekteki geç kalmışlığıma da ne diyim bilmiyorum.)
Teşekkür ve saygıyla
sera.
Sonradan farkedip gecikmeli olan cevabım da affola...
Çok teşekkür ederim.
Saygımla.
sera.
Teşekkür ederim...
ahh ben bu yazıya bayıldım, ne kadar doğru ne kadar! herkes aynasını alıp şöyle bir bakmalı kendisine değil mi ama :)
çok güzeldi, teşekkür ediyorum...
sera.
Aman durun Sevgili Şairem sakın ola bayılayım demeyin :))
Sonra; sizin yüreğinizden kaleminize dökülenleri nasıl okuruz yoksa ?
Latifesi bir yana, beğeniniz ve değerli yorumunuzla onurlandırdınız bahtiyar ettiniz. Teşekkür ederim. Gecikmeli olan cevabım için de affola...
kendimce şiir yazmaya çalışıyorum. yanlışıyla doğrusuyla ama bir türlü güzel yorum yazma becerisini edinemedim nedense. bir konuya girdiğimde şöyle sayfalarca dökmek istiyorum içimi de eee yetenek olmayınca olmuyor işte.
sadece yazdığınız her kelimenin altına imzamı koyduğumu ve onayladığımı belirtmek yeterli sanırım.
selam ve saygımla.
sera.
Estağfurullah Şair yorum dediğiniz ne ki? Önemli olan yürekten geleni, geçeni içtenlik ve netlikle diyebilmektir tıpkı şu an yaptığınız gibi..
Çok teşekkür ederim.
ah bu koplex yokmu insan oğlunda
bize göre bu dur bunların bütünü ile kaynağı ,biz yazı yazma kurallarına riayetten bilmeden yoksun lakin şiir yazmayı gönülden seslenmeyi güzel bulan insanlardan biriyiz.yazılarınızda kendimi gördüm ,bu arada çok doğru sözler dile getirmişsiniz kardeşim kutlarım sizi , bize göre yazılan her ne olursa olsun öğretiçi nitelikte olmalı amma şiir veya makale ,eğitici olmalı uyarıcı ve uyandırıcı olmalı ön yargısız olmalı gerçekçi olmalı ,bir milyon böcek veya binlerce kurdale olsa ne olur .Soruyorum size bu güne kadar söylenmemiş yazılmamış söz varmıdır.? bulunursa lütfen bana yzaın olmazmı:?sevgi ,dostluk ,nezaket dürütlük, insan olmak sadece alfabenin en güzel sözler ile yazılması değildir ,gönül yaşantısı olmalı
yazdıklarınız çok yerinde bizde pay aldık bu arada selamlar güzel gönlünüze merhaba.
sera.
Değerli duygu ve düşüncelerinizi paylaştığınız için çok teşekkür ederim.
şimdi doğdu bir yoruma güneş
soygun yemiş gizli kelimeler
tuhaftı doğuşu yıldızın
dans ederken elinde kelimeler
ne bir yorum gelir başka yerden
hep üşür gecelerde cümleler
dikilir her bir karışına toprağına düş
ey gönlü derin yorumcu arkadaş!
teşekkürler sana övgü sana
dilimden düşer en güzel kelimeler
hakkındır verdiğin emeğe şiirler
sen dost, sen güzel insan, sen arkadaş
yorumdayım size cümleler bırakıp mesaja
belki çıkar gelir şiirlerim
dağınık dökük sayfalara toplanıp okunmaya
bir köprüdür dağlardan derelere yakalar
şimdi canlar can bulsun şiirlerde
yorumla düşüm ben sevgilerle
ulaşsın şiirde selam versin size
selam sana, selam yorumlara, teşekkürler sera
emeğe,değere,anlayan yüreğe ,geleceğe eserlere......
saygı ve sevgilerle...................................................bu yazıya bu şiir gider sanırım yorum olarak...................saygımla
haysah tarafından 10/18/2010 11:24:45 AM zamanında düzenlenmiştir.
sera.
Hakediyorumdur umarım. Duygularımı dile getirebilecek sözleri oturtamadım yerine, inanın... Mahçup oldum. Onurlandım. Kızardım :)) Çook ama çok teşekkür ederim.
Sizin ki kadar güzel, özel bir şiir olamasa da, şu an kalemimden düşüverenler benden de size olsun... Lütfen kabul buyurun.
Görmeyi bilenedir göz!
Anlamayı bilenedir öz!
Tutmayı bilenedir söz!
Kıymet bilene/verenedir dost(luk)
Hoşgeldin hoşluk getirdin g/özü, sözü güzel dost..
Onurlandırdınız, onore ettiniz varlığınızla gönül sayfamı..Çok teşekkür ederim.
Haklısınız..Ama unutmayınız ki yorum yazmak bir başka yetenek..
Yorum yazmada başarılı olduğumu söyleyemem.. iyi bir okuyucu olarak sizin gibi güzel yorum yazan dostlaqrı takip ediyorum.....sayfama uğramsanızda....
Güzel ve uyarıcı yazınızdan dolayı kutluyorum selamlar
sera.
Bilmem yetenek mi, yorumlarım güzel mi? Tek bildiğim; Dalınca satırlara ve satıraralarına düşen yüreğe çok kolayına içinden çıkamıyorum :) Beğenilip, güzel bulunuyorsa ne büyük onurdur bana: Takip eden göz/gönüller varsa sağ olsun/lar :)
Malumunuz Edebiyat Defteri'miz epey kalabalık:)) Ne güzel ve hoştur ki site; tercih edilip, yazanlar, paylaşımlar gün be gün de artıyor. Lakin bu çokluğun tek kötü tarafı; gün içinde her kalemi görme/okuma şansınızın olmaması.Zira o kadar vaktiniz olamayabiliyor.. Ya da en azından benim olamıyor:)) Başka bir sebep olmaksızın, sırf zamansızlık yüzünden gözden kaçabiliyor bir çok iyi kalem ve şiir. Sizin sayfanıza da uğranmamışsa bilin ki sadece bu sebepledir..
Çok teşekkür ederim...
HELAL OLSUN SANA
Tanı ve tespitlerini yerinde yaparak, kendisini de içine katıp harmanlamış, çok objektif ve gerçeklerin ta özünü, ıvırıp kıvırmadan sağlam bir gözlemle yazmış Sn.Yazar.
Çay bahçesine benzettiği Edebiyat Defterinde, maalesef içilen çaylar burundan geliyor gibi.Şiir adına paylaşımların yapıldığı, ancak; gerçekten hesap ve kitapların çokça sırıttığı alenen görülüyor.Birilerinin birilerine yakın görünme gayretleri fark ediliyor.Bu hesap ve kitaplar nedeniyledir ki özellikle bunu beceremeyenlerin şiirleri - ki onlar şiir gibi şiirler- arada kaynayıp gidebiliyor.Böcek ve mavi, kırmızı kurdela alabilme veya güne düşebilme uğruna her yol mübah sayılabiliyor.Bazı şiirlerin öyle ödüllendirilmesi ve yazanı daha da yüreklendirmesi adına önem arzeden bu durum; ters tepip nice şiir gibi şiirlerin de yok sayılmasına neden oluyor.Yönetici veya seçici kurulun seçme değerleri nelerdir? Çok okunma, çok yorum, puan veya başka her ne idiyse bunların adil olamadığı kanaatindeyim.Çünkü bunlar matematik kuralları uygulanarak yapılıyorsa, matematiğin edebiyatta, şiirde belirleyici olamayacağı, olamadığı açık ve nettir.Üstüne üstlük küskünlükler de yanında kar kalıyor.Endişem o dur ki büyük bir beğeni ile okuduğumuz yazar ve şair arkadaşlarımız bu nedenlerle yazmaktan vazgeçecek veya şiirlerini asmayacaklardır.Belki de gideceklerdir. Nedeni ise; ana sayfaya her gün, yorumlarından birkaçı etkili yorum olarak seçilip yer aldığı halde, şiirlerinde ödül olduğu varsayılan böcek veya kurdelalar bu şairlerin şiirlerinde görülmemektedir.Ana sayfaya hem de çokça yorumları düşen bu arkadaşlarımız şiir yazamıyorlar mı?Kriterlere uymayan yönleri nelerdir?Merak konusu doğrusu.
Şiire şiir gibi yaklaşılmalı, yazanın kimliğine değil yazdıklarına bakılmalı ve yorumlar da hem okuyana, hem yazana artı değer olarak dönmeli, saygı, sevgi çerçevesinde dostlukların pekişmesine vesile olmalıdır.Var olan dostlukları yok etmek değil.
Böylesine görünen gerçekleri dile getirip yazdığı için Sayın Sera'yı kutluyor ve çok teşekkür ediyorum.
Helal Olsun Sana diyorum.
can.er tarafından 10/5/2010 4:03:09 PM zamanında düzenlenmiştir.
sera.
Nacizane deneme yazımın konusu, gönlünüzdekilere sanki vesile olmuş. Ve sanki bir dokun bin ah işit misali:))
Size de helal olsun. Tüm samimiyetinizle duygu/düşüncelerinizi paylaşmışsınız.
Ve demişsiniz ki: "Endişem o dur ki büyük bir beğeni ile okuduğumuz yazar ve şair arkadaşlarımız bu nedenlerle yazmaktan vazgeçecek veya şiirlerini asmayacaklardır.Belki de gideceklerdir."
Ben de derim ki: Dilerim ve umarım endişeleriniz gerçekleşmez/gerçek olmaz Sn. Şair.
Ve Hayyam Der ki:
"Canların canı dost, gel etme, dinle beni.
Küsme Feleğe, değmez, yeme kendini;
Çekil, otur gürültüsüz bir köşeye,
Seyret bu hengamede olan biteni." :))
Onore ettiniz paylaşımınızla. Çok teşekkür ederim...
can.er
Çok yazdık bunalrı Sera...Ama sonuş malesef hep aynı. İmam ne yaparsa yapsın, cemaat hep bildiğini okur. Artık ilişkiler sant sınırını aşmış burada. Bunun doğal bir sonucu olarak da objektiflik kalmamış.
Tebrik ediyorum doğruları yazdığın için. Selamlar.
aynur engindeniz tarafından 10/5/2010 2:27:48 PM zamanında düzenlenmiştir.
sera.
Bugün sanırım Hayyam günüm:))
"Ben kendiliğimden var değilim bu varlığımla;
Kendim çıkmış değilim elbet bu karanlık yola;
Bir başka varlıktan gelmiş bendeki varlık:
Ben dediğin kim ola, nerde, ne zaman var ola?"
Samimi paylaşımınızla onore ettiniz. Çok teşekkür ederim.
Doğruları dile getirmişsiniz, tebrikler.
Ben düz yazı yazmayı ve okumayı daha çok seviyorum,fırsat bulup güzel şiir okursam ve beğenirsem , yorumlarım.
Deneme amaçlı üç şiirim var bu sitede.
Ben de Mehtap kardeşim gibi hiç kimseye şiirimi okur, yorumlar mısınız diye yazmadım.
Korkmayın doğru söyleyen her zaman dokuz köyden kovulmaz, mutlaka sevenleri olur.
Selam ve saygılarımla...
sera.
Samimi duygularla yaptığınız paylaşımınız inanın bahtiyar etti gönlümü. Çok teşekkür ederim..
çok yerinde tesbitlerle dolu...kovduracaksa bu kovdursun....HELAL SANA SERA....DAHA BU GÜN BUNA BENZER BİR ŞEYİ BEN YAŞADIM...ŞİİRLE ÖZDEŞLEŞEN YUNUS EMRE HZ.LERİNİN BİR DÖRTLÜĞÜNÜ YAZDIM DİYE CINGAL ÇIKARTILDI....
SİZİNDE YAZDIĞINIZ GİBİ OKUMADAN TOPLU MESAJ HESABI KARALAMALAR DÜŞÜRMELİ SAYFALARA SANIRIM...ŞİİRE SAYGI NEREDE KALDI?
BIRAKIN ARTIK YAZANA SAYGIYI <<<< ŞİİRE >>>>> SAYGI NEREDE?
SEVGİLERİN EN GÜZELİ YÜREĞİNDEN ŞİİR OLUP AKSIN CAN....
sera.
Gelirsek 'Saygı' konusuna: insanların sadece karşılarındakilerden bekleyip, kendinin yapmadığı, karşılık vermek istemedikleri olursa ne önemi olur/kalır ki 'Şiir' denilenin?!
Samimi duygularla, hem düşüncelerinizi hem de yaşanmışlığınızı paylaştığınız için çok teşekkür ederim..
birde
kendi adıma şunu yazayım büyük bir açık yüreklilikle..
daha tek bir şiirimde tek bir arkadaşa olsun yorum düşermisiniz diye özel mesaj yazdığım olmamıştır....
çok şükür Rabbime....
gelen ve selam düşen her gönüldaşa teşekkür ve Rabbimin selamı ile bilmukabele inş...
hoşca ve dostca kal emi....sevgimle....
sera.
Hoşlukla ve dostlukla kal...
çok yaşa sera,
....kutluyorum güzel arkadaşım ve katılıyorum aynı aynına hemde....
doğru söyleyeni dokuz köy kovar demişsin
doğruyu dokuz köy kovmuş olsa da
dokuz dostun kucak açması kafidir sanırım...
sencede öyle değil mi?
dodtca...
10+10....baki duamla....
sera.
10.cu köyü bulamayınca razı olacaksın naçar 9 köye:))
Lakin varsa 9 köyde kucak açan dostlar ve dostluklar yeter zaten yetinmeyi bilen insana.
Sevgi ve duayla ol öylece kal...
ALKIŞLI/YORUM. gÜZEL TESPİTLER. BEN PEK ŞİİR KATEGORİSİNDE BULUNAMIYORUM ÇÜNKÜ ŞİİRLE PEK ARAM İYİ DEĞİL. YAZAMIYORUM DA AÇIKÇASI. YAZDIKLARIMDA AMATÖRCE. GÖZLEM GÜCÜNÜZE HAYRAN KALDIM. HEPSİ DE BENİM GÖZÜME TAKIILAN DETAYLARDI. KALEMİNİZE VE CESARETLİ YÜREĞİNİZE SAĞLIK. SELAMLAR, SAYGILAR
Nermin Kaçar tarafından 10/4/2010 11:44:03 PM zamanında düzenlenmiştir.
sera.
Terazisi mi var 'Şir' yazmanın:)) Hadi tartalım ustalık, acemilik ortaya çıksın diye:))
Aranız iyi olup, severseniz yazmayı, mutlu da ediyorsa sizi teferruat gerisi:))
Samimi paylaşımınız için çok teşekkür ederim...
Kimi(leri) : Yazmaz öyle herkese. En büyük otorite o ya! Yorum yazınca bir şiire büyük lütuf :) Ne demek, gelmiş hem de senin şiirine yorum yazmış. Vayy beee! Şiirin itibar kazanmış(tır) artık!
Kimi: Sadece güne düşen şiirde boy gösterir :) Gerisinde kalan tüm eserler fasa fisodur! Yazdıysa yorumunu; güne düşene yeter! Onu sadece en baş(taki) ilgilendirir! Gerisi teferruat :)
Kimi var: Bilgili birikimlidir hakikaten. İyi de eleştirmendir. Lakin eleştirirken sınırları aşar. Kırar gönülü. Sivridir dili incitir yüreği. Öyle bir yorum yazar ki, sanırsınız açık oturum masasında dünya meselesi çözülüyor/çözüyor, kurtarıyor dünyayı :)
Her bir dediginize katiliyorum.Büyük bir elestirmen havasina girmenin alemi nedir bilemiyorum.Ve mesaj ile bildirinin gelmesi de insani sasirtiyor gercekten..Begenen vakti olan zaten okuyor.
Yorum yapmaktan kacinip siirini okuyup özel mesaj gönderen bile var
madem begendin gec yorumla özel mesaj nicin.
Cok güzeldi dile getirdikleriniz gerceklerin kendisi.
Abarti ve samimiyetsizlik var bir cok davranista göze carpanlarda bunlar zaten.
Yüreginize saglik
Sevgilerimle
hicbitmez tarafından 10/4/2010 4:49:59 PM zamanında düzenlenmiştir.
sera.
:):)
GÜZEL HEMDE ALASIYLA...ÇOK BEĞENDİM SERA..GEL BANA BİR AYAK GELEYİM SANA İKİ AYAK HEBASINA UYMAYANLARIN DEVRİ...AMA BEN EN ÇOK ŞUNA ŞAŞIRIYORUM..DAHA ŞİİRİ ASALI BİR DAKİKA OLMADAN YORUM YAZILIYOR...BU ÇOK BÜYÜK BİR DONANIM SANIRSAM..:):)
BİR ARKADAŞIN ŞİİRİNİN BİLDİRİSİ GELİYOR BİRDE BAKIYORUM BEN OKUYANA KADAR 10 KİŞİ YORUM YAZMIŞ.NE ZAMAN OKUDUNUZ NE ZAMAN ANLAYIP YORUMLADINIZ..:))...EE DEVİR HESAP DEVRİ..ARTIK ŞİİR OKUMA ZAMANI GEÇTİ SADECE YORUM YAZAYIM BANADA GELSİN DEVRİ BAŞLADI...(SÖZÜM MEÇLİSTEN DIŞARI.)...........TEBRİKLER
sera.
Çok teşekkür ederim...
yaşa tam bam tellerine dokunmuşsun doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar ama sen benim köyüme gel ben açarım sana yer.Hiçbirşey beni şaşırtmıyor ,.
tuhaf bir durum ,hepimiz yaptık bu hataları ,yapa yapa kendimizi düzelttik ,şimdi ise yorum yazarken korkuyorum kişiler ne anlar nasıl sonuçlar çıkarır diye ..
sera.
Korkunun ecele faydası varmı, devam yola:))
Çok teşekkür ederim.
sera.
Bilmem ne kadar bakıp, baktığımızın ne kadarını görebiliyoruz... Gördüklerimizi ne kadar özümseyebiliyoruz. Bu da ayrı bir konu genç yürek/kalem :)