- 834 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Yardımlaşılan Dostluk
YARDIMLAŞILAN DOSTLUK
Sevgili Dostum,
Bizim dostluğumuzun sağlam olmasının bir nedeni de yardımlaşmamız. Bu yardımlaşma da lafta olmayan , yani sadece akıl vermekle kalınmayan, yardım edecek gücümüz olduğu zaman birbirimize yardım ettiğimiz ve yardım edemediğimiz ama yardım edecek insanlar tanıdığımız zaman hemen onlarla birbirimiz tanıştırdığımız ve sorunumuzun çözülmesi için elimizden geleni yaptığımız güzel bir dostluk bizim dostluğumuz.
Sevgili dostum,
Ben çok dost görünen ama lafta kalan dostlar gördüm. Sorunlarımızı çözecek güçleri olduğu halde sorunumuzu çözmemek , adeta sorunu sorun yumağına dönüştürmek için çabalayan , ama fırsat olduğu zaman da “biz akrabayız” , “biz çok iyi dostuz”, “ biz onu çok severiz” diyerek üzerimizden pirim yapanlara da rastladık çok zaman. Tabii ki bunları da unutmadan sahte dostluklarını da bir kenara yazarak saklamaktayız. Gün olur, “ sakla samanı, gelir zamanı” diye zamanı gelince bizlerde dostluklarımızı gösteririz.
Canım dostum,
Ama biz dostluğumuzda samimi olduğumuzdan , hiçbir zaman birbirimizi üzmeyiz. Biliriz ki, çözülecek sorunlarımız için her zaman gücümüzün son noktasına kadar çaba harcarız ve birbirimizin sorunlarını çözdüğümüz zaman da mutlu oluruz. Bu mutluluk lafta da kalmaz ve gözlerimize, tavırlarımıza yansır, yani görünür. Birbirimizi baştan savıp da sonrada “biz seni seviyoruz” demeyiz.
Sevgili dostum,
Çok insan yardımlaşmayı, parası çok olanın az olana vermesi olarak algılar. Ya da “sen sık yaşamında sıkıntıya katlan, bana ver ben yiyeyim” diyen insanlardır. Bunu söyleyen insan engelli değildir, gücü kuvveti yerindedir. İş beğenmez. Mesela tarlası vardır ekmez, kiraya verir. Dükkanı vardır işletmez. Kiraya verir. Aldığı kira yetmez , senden yardım bekler. Bunun adı yardımlaşma olur. Halbuki insan elindeki şeyleri en verimli kullansa belki de başkasından yardım bekleyecek değil, yardım edecek konumda olur. Ama almaya alışan insana ne gerçekler, ne de sözler, ne de başka şey fayda etmez.
Canım dostum,
Biz yardım deyince biliyorsun ki para ile alakalı, maddiyatla alakalı şeyleri asla düşünmez. Mesela ben sana yemek ısmarlamışsam, senden yemek ısmarlamanı beklemem , ya da başka arkadaşına ısmarlamışsan “ Bu adam ona ısmarlamışta , bana neye ısmarlamamış” demem. Gene sende aynı duyguları bana karşı taşırsın. Sen de bilirsin ki , be de sen de ne kadar ikram etsek de çevremize, gene de kendimizi yeterli görmeyiz de daha çok yardım etmek isteriz.
Can dostum,
Yardımlaşmak güzel şeydir. Ama bazen yardımlaşmalar vardır ki insan “bu kadarı da fazla” der. Mesela adamın evi, arabası , hatta kirada evi vardır. Çocuğunu özel okullarda okutur da kirada oturan , eşi çalışmayan, arabası olmayan arkadaşının kendisine her gün bir şey ısmarlamasını bekler, beklentisi gerçekleşmeyince küser, ya da sıkışınca “ ben şaka yaptım , sen anlamadın “ser. Bu kadar şaka da insana yakışır mı? Biz dünyaya şakalaşmaya mı geldik, eğlenmeye mi , yoksa güzel dostluklar kurarak, insanca bu dostlukları çıkarlar beklemeden daha yükseklere ve yüceliklere götürmek için mi geldik? Düşünsene.
Canım dostum,
Sen de ben de bilmekteyiz ki, başkalarından her zaman beklenti içinde olanlar ve kendini geliştiremeyenler, kendisi karşısındaki insana değer vermezken, karşılarındaki insandan hep bir şey bekleyenler, mutlu olamazlar.
Can dostum,
Bazen bakarız , evi olmayan insan, “evim olsa başka şey istemem” der, sonra Allah ev sahibi yapar, “ Ben ev sahibi oldum, şu oğlanın da ev sahibi olduğunu görsem” der . Sonra ona sahip olur , bu sefer kızını düşünür. Halbuki insan “ ben çocuklarımı yetiştireyim, onların sadece meslek sahibi olmalarına değil, aynı zamanda kişilik sahibi olmaları için, sosyal insan olmaları için, başkalarıyla güzel yardımlaşmalarına yardım edeyim “ diye düşünemez. Bunu sadece erdemli insanlar düşünür ve başkalarına gerçek manada yardım eden, bunu da sık sık gündeme getirmeyenler gerçekten de alkışlanacak insanlardır. “ Başkaları ile yardımlaşan dostluklar kuran evlatlar yetiştirmek” bence gerçek bir servettir. Sen de , ben de bunları yapmaya çalışırken, dostluğumuzu da sağlam temellere oturtmanın mutluluğunu yaşamaktayız ve bu sağlam temellere oturtulan dostluklar da kolay kolay yıkılmaz ve nesiller boyu devam eder .
Canım dostum,
Bir dostun olarak, seni de baştan savan, beni de baştan savan , aslında sorunlarımızı çözecek halde iken sadece bize sıkıntı çektirmek için, laf yetiştirmeye çalışanlar akrabamız olsalar bile uzak kalmalıyız. Ne de olsa baştan savma bir hastalıktır olabilir ki bizi baştan savan insanların yanında çok kalırsak , bizlerinde “baştan savan “ insan olma ihtimalimiz artar. Bu yüzden biz başkalarına kulak asmadan birbirimize hakiki manada yardım etmeye, çocuklarımıza da bu güzel hasletleri aşılamaya çok önem vererek hayatımıza devam edelim.
Sevgili dostum ,
Yardımlaşma sadece para ile olmaz. Bilenin bilmeyene öğretmesi, parası olanın olmayana yardım etmesi, sağlamın engelli muhtaca yardım etmesi beklenir. Ama bizde bazen tersi de olur. Mesela sağlam olanlar tembellik ederken , çalışan engellilerden yardım beklenir. Kimse “ engelli olduğu halde kimseye muhtaç değil” demez. Onun başkalarına yardım etmesini bekler. Olacak ki yardım edeceksin. Olmayandan yardım beklemek, olmayacak duaya amin denek gibi bir şey. Bazı insanlarda her memurun, işçinin zengin olduğunu sanır.
Sevgili dostum,
Bizde yardım etmek , yardımlaşmak, hayatımızın , geleneklerimizin, dinimizin en güzel hasletidir. Ama bazen de gücü olan yardım etmek istemez. Mesela , bir insan çalışmak isterse , o da çalışkansa ,çalıştığı yerden daha aktif bir yerde çalışmak isterse, yardım istediği insanlarda o manada çalışkan değillerse yardım edecek yerde çok zaman duyarsız kalmayı, ya da daha aktif olmasını engellemeye çalışırlar. Bunun adı hasettir ama , duyguları dışa vururken “ gücüm yetmedi” , “uğraştım olmadı”, derler. Halbuki ne uğraşmıştır, ne de gücünü o problemi çözmek için kullanmıştır.
Sevgili dostum,
Biz bu gibi saçmalıklara taviz vermeden , gücümüz oranında birbirimize kardeş gibi yardım etmeye , yardım edemediğimiz zamanlarda da yardım edecek olanları birbirimize tavsiye etmeye , yardım edecek olan ile yardıma ihtiyacını tanıyorsak, bunları tanıştırmaya devam edeceğiz. Bunu da severek yapacağız. Bu bizim hayat felsefemiz, dostluğumuzun temel taşı çünkü.
Can dostum,
Yalanı ne kadar gizlese de insanlar, yalanlar gün gibi ortaya çıkar ve beden duruşu insanın yalan söyleyip söylemediğini hemen söyler insana. Bu yüzden bizler her zaman içten olursak , bu da vücut dili ile bize söylenecek mutlaka.
Sevgili dostum,
Yardımlaşılan ve samimi olan olunan bir dostlukta dostluğun bitmesi, sekteye uğraması diye bir şey olmaz. Bunun bilincinde olarak, başkaları ne derse desin bizler dostluğumuzu geliştirmek ve kuvvetlendirmek için var gücümüzle çaba harcamaya devam edelim. Varsın başkaları dostluğumuza nazar etmek için ne yaparsa yapsınlar bize zarar vermez.
Güzellikleri el ele yaşamaya devam etmek dileği ile.
TURAN YALÇIN-TOKAT
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.