- 2276 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
DOĞUDA DOĞAN SEVDA...( Şehmuz ile Zeyno )
DOĞUDA DOĞAN SEVDA...( Şehmuz ile Zeyno )
Aylardan yine yazın sonu, bir sonbahar güz günü,
Hadi hayırlısı ya bismillah demişti, kendince zeyno,
Kuşku korku olsa dahi içinde, göze alarak ölümü,
Öğretmendi, ülkeye bir çok nesiller yetiştirecekti,
Eğitecek, öğretecek, çocuklarla geçirecekti gününü...
Memleketin doğu diyarı vanın başkale yöresinde,
Zeyno o yüküyle dolu, kağnı gıcırtısıyla ilerlemekte,
Hava serin kıvrım kıvrım dağ yolları, güneş tepede,
Mahsun ve eziklik kokusu vardı, sanki her bölgesinde...
Ali, hüseyin mehmet, kadir onur özge, mustafa halime,
Onlarla tanıştı tek tek, birer birer sarılarak öğrencilerine,
Çam sakızı çoban armağanı deyip, hediyeler verdi her birine,
Yoksulluk başka bir şey işte, gitte onlara sor sen onu hele...
Günler aylar geçe dursun ard arda, hergün peşi peşine,
Birgün biri, gevaşlı şehmuz ilişiverdi, öğretmenin gözüne,
Şehmuzun başını sol omuz üstünden, geriye doğru çevirişi,
Her iki yüreyin tutulup, birden bakışıp, işte sevdam deyişi...
Gel zaman git zaman, iran urumiyeli abdullahın çıkagelişi,
Bir zengin süppesi olan o iranlının, zeyno kıza abayı yakışı,
Gül üstüne gül koklamam diyerek, zeynonun oralı olmayışı,
Içini yemekteydi abdullah, hırsla telaşı ve nefsine kapılışı...
Uzun bir vakit sonrası, davul zurnalı düğün dernek kuruluşu,
Gevaşlı şehmuzla zeyno öğretmenin, gelin ile güvey oluşu,
Derin bir iç çektiriyordu insana, o iki yüreğin masum duruşu,
Ardından iranlının düğünü basıp, ikisini yere serişi, vuruşu...
Tüm düğün yerinin taş kesilişi, ve bir çoğunun ağıt yakışı,
Çaresizliğin kendini gösterişi, kimsenin birşey yapamayışı,
Yere serili duran zeynoya, öğrencilerinin yaşlı gözlerle bakışı,
Terör ötesi bir eylemle, ipi kopuk iranlının etrafı kana bulayışı...
--------------------------------------------------------------
Üzülme eey ülkem ne olur, sakın ola sen sen ol üzülme,
Kimileri istemese azıcık bir sevdayı bile, çok görsede,
Bu yarış hep sürecek, birgün mutlaka ulaşılacak hedefe,
Daha nice zeyno öğretmenler, inadına gelecekler ülkeme...
Yine o dağlardaki kıvrım kıvrım olan, yolların yürünecek,
Yine kağnıların o gıcır gıcır eden sesleri, hep işitilecek,
Yine hüzün hüsranlar yaşanacak, ne çileler çekilecek,
Yine güneş tepeye dikilecek, yinede vazgeçilmeyecek...
Benim milletimin, eğitime kültüre olan inancı, asla bitmeyecek...
CAN VERiLECEK...ÖMÜR TÜKENECEK....HAYAT BiTECEK...!
AMA ASLA ve ASLA HEDEFTEN, HiÇ VAZGEÇiLMEYECEK;
CEHALET BiRGÜN YOK OLACAK, UMUT TÜKENMEYECEK;
SANA OLAN SEVGi SEVDA TÜRKiYEM, ASLA BiTMEYECEK !!!
Evet sevgili Dostlar !
Yine Yüzlerce Şiir Denemelerimizin Yanı Sıra...
YÖRE YÖRE TÜRKiYE adlı öykü serilerimiz olan
YAYLADAKi SEVDALI ( Karadeniz )
ZALiMiN ZULMÜ ( Trakya )
BiR ŞEHiDiN ÖYKÜSÜ / KINALI KUZU CEMAL ( iç Orta anadolu )
TUTUMLU CiMRi / EGE ( Gönül ile Mustafa )’ nın ardından
Doğuda Doğan Sevda... ( Şehmuz ile Zeyno ) DOĞU ANADOLU ile
Kendi yazımız ve sesimizle yine sizlerle olduk
Gelecekteki öykülerimizde ya güneydoğuya varacağız
Veyahutta BATI KARADENiZ’ deki PAZARCI NiNE’ ye uğrayacağız...
Yine bizim kalemimizden dökülen, kendi ses nefesimizle canlana gelen;
Şiir Denemelerimiz veya Öykülerimizle Birlikte Olabilmemiz
Umudu Dileğiyle vede Temennisiyle....Uzaklardan en içten Sevgilerle...!
Gurbetten Bir CAN / Gizemlikartal