14
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1547
Okunma

Geceye yaptığım yolculuklardan biri daha ama nereye gidiyor bu yol,daha evvel hiç görmedim.
Düz değil öyle diğerleri gibi.
Kapalı bir kutu ,karanlık bir kuyu gibi beni kendine çekiyor.
Sarmaşıkların dört yandan beni sıkmasını anlamıyorum oysaki ben ne çok severim .
Bu katmer katmer örülmüş ağlar neden yüzüme dolandı.
Ya bu ayağıma batan taşlarda neyin nesi.?
Daha önce gittiğim yollarda çağlayan ırmaklar vardı.
Bu yol neden balçıklaşmış ,neden ağır bir kokusu var neden acı bir tad bırakıyor dilimde.?
Hani şu uzun tüylü cıvıldaşıp oynaşan rengarenk kuşlar nereye gitti.?
Bu karabasan gibi cıyaklayan seslerde nereden geliyor.?
Yoksa kabusmu bu yaşadıklarım.?
Ellerim nerede,yüzümü göremiyorum ,ayaklarım yürümüyor.
Ya dilim ! Dilimimi yuttum yoksa.?
Onlarca ağaç var, onlarca diken, onlarca sessizlik , sus pus oldu herşey senin gibi.
Dağınık bi odanın penceresinden bakmaya korkuyorum.
Perdelerimi sıkıca kapattım.
Kırılmış duvarlarımın arasından içeriye sızan ışıklara söyleniyorum ."hadi gidin".
Karanlığıma gelip beni yaşama bağlayacak bakışlarınızı alın üzerimden.
Ben köhnemiş yalnızlığa esir ettim kendini.
Ayaklarım nereye getirdi beni.Görmüyorum ama çok tanıdık bir koku sarıyor etrafımı.
"Annem!Canım annem dur! Sana şöyle uzun uzun sarılıp kokunu içime çekeyim.
Ne denli özlemişim seni.
Sıcaklığın ısıttı hemencecik yüreğimi.
Ama yinede burası serin üşütüyor beni.
Dur annem dur ! Nereye gidiyorsun.?
Benide alsana koynuna."
...........
Sandıktan çıkardığım kefenimi bende giydim.Öylece uzandım annemin kucağına.
Haydi annem bana ninnilerini söyle.Saçımı okşarken öperdin ya işte öyle öp.
Ağlarken dayanamaz sende demlerini akıtırdınya sonra o demler avuçlarımda buluşurdu.
Tıpkı iki seven yüreğin tek kalpte birleşmesi gibi.
.............................
"Sil annem "!
Peki bu yaşlar neden hiç kurumuyor.
Anladım annem anladım.Meğerse sendeymiş her şey.
Sevgi ,sıcaklık,aşk.
Tüm güzellikler sendeymiş ."
Sahtesi en sahte dünyaymış burası.
Ne arkadaş bildiklerim ne dost dediklerimmiş gerçek sevenim.
Senin gölgen bana yetermiş annem..
Senin bakışın ışığım,senin nefesin hayatmış.
Bana da yer varmı yanında.?
Ben hiç korkmam annemin yanına yatırın beni.
Üşümem toprakta annem ısıtır sıcaklığıyla.
Toprak değil ana kokar kucağı.
Tüm kapıları neden kilitledin annem.Anahtarı hangi paspasın altına sakladın.?
En sevdiğin zambakları ,laleleri, gülleri yanına aldında ,neden beni tek başıma bıraktın.
................
Cennet kokulu meleğim.
Hani ben senin en sevdiğindim.
Üşüyen yanımı ört diye bekledim.
Korkan yanımı koru.
Artık ağladığımda kimse silmiyor,Ağladığımın bile farkında değiller.
Gizli sığınaklarımda ağlıyorum,utandırmıyorum gözyaşlarımı.
Sayıyorum tek tek damlalarımı bir iki üç dört.
Hani eser ya rüzgar bir den sıcak bir sızı vururya inceden.
Bende gözyaşlarımı öylece bırakıyorum derinden.
Her gece gelirdin ya baş ucuma.Uyumam için ninni söylerdin ya annem.
Artık bana ninni söyleyen yok.
Kendi ninnilerimi kendim uyduruyorum.
Yalancı oldum annem.Yalancıktan tokalar taktım başıma.Yalandan ayakkabı giydim.
Yalancıktan bir hayat yaşıyorum içimde.
Ben yalancı bir bahar çiçeği açtırdım gönlümde.
Yalancı elbiseler giydim , pembesi en pembe.
Siyah rüyalardan beyaz tabirler çıkardım aklımca.
Ben yalancı oldum annem..
Dilime sürdüğüm kırmızı biberin ,kavanozunu düşürüp kırdım.
Ayaklarıma cam battı ,çok canım yandı anne..
Sen üzülme ben kendi yaralarımı dikiyorum çözülesi telalarla.
Ahraz bir hayatın kör oyuncusuyum .
Rolüm belli belirsiz bir ünlem içinde.