VATANDAŞLIK VAZİFESİNİ YAPMAYANLAR VE YAPAMAYANLAR

12 Eylül günü 26 maddelik Anayasa değişikliği Referandumu için Türkiye’de vatandaşlar oy kullandılar. Ancak ne yazık ki bazı vatandaşlar oy kullanmak için vatandaşlık vazifesini ve bu sorumluluğunu unuttu ve oy kullanmadı. Engelli ve yaşlılarımız ise oy kullanmayı çok istedikleri halde ilgisizlikten oyunu kullanamadı.

Vatandaş olarak oy kullanmak hepimizin anayasal hakkımızdır ve bu hakkımızı yerine getirmek ise bir vatandaşlık vazifemizdir diye düşünüyorum.Ancak ne yazık ki herkesin bu bilinçle ülkemizde soluk aldığı söylenemez. Türkiye’nin geleceğini ilgilendiren bu referandum oylaması için maalesef vatandaşın çoğu sorumsuzluk örneği sergilediler. Kim olursa olsun aydınım diye geçinenlerden tutunda en üst düzeyde olan kişilere kadar oy kullanması için seçmen kağıdının adreslerine gelip gelmediğini, oy kullanıp kullanamayacağını araştırmaya gerek görmediler. Milletvekillerinden tutunda Üniversite öğretim üyelerine kadar sözüm ona çok bilmiş ve aydınım diyenler oy kullanacakları son güne kadar seçmen kağıtlarını arayıp sormadılar. Sonra da şu nedenle bu nedenle oy kullanamadım diye telaşa düştüler. Ey vatandaş son gün mü aklın başına geldi, hiç mi merak edip oy vereceğin yeri ve sandığını Yüksek Seçim Kurulunun sitesinden öğrenmedin?. İşte Türkiye neden bir adım ileri gitmiyor anlaşılıyor. Herkes kendi sorumluluğunu ve görevini bilse her şey çok daha başka olacaktır diyorum. Daha oy vereceği ili bilmeyen, adres değişikliğini bildirmeyi düşünemeyen aydınım diyenlere haydi gel de güven ve hizmet bekle.
Kimi deniz kenarından ayrılamadı tatiline devam etti, kimi uykusunu bölüp sandığa gitmedi.Kimi adres değişikliğini bağlı bulunduğu muhtarlığa bildirmedi, kimi seçmen kağıdım gelmedi diye araştırmaya gerek görmedi. Hal böyle olunca da sırf sorumsuzlukları nedeni ile oy kullanmayanlar çok oldu. Ayrıca Üniversite öğrencilerine de oy kullanmaları için seçmen kağıtları bağlı bulundukları Üniversitelere gönderildi ama öğrenciler tatilde oldukları için çoğu öğrencilere seçmen kağıtları ulaştırılmadı. Artık internetten oy kullanacağı yeri ve sandık numarasını öğrenip te oy kullanan öğrenci oldu mu acaba oda meçhuldür.Bütün yazılı ve görsel basında 1.9.2010 tarihine kadar bütün seçmenlerin seçmen kağıtlarını bağlı bulundukları muhtarlıklardan alınması gerektiği söylendi. Ancak kim aldırış etti. Vatandaş sorumluluğu kimler de var?
Oysa vatandaş sorumluluğunu bilenler içerisinde öyle birileri var dı ki ama ne yazık ki onların sesini kimse duymadı ve duymak istemedi. İşte onlar engellilerimiz ve yaşlılarımız idiler. Vatandaşlık vazifeleri yüreklerinde vardı ama, tekerlekli sandalyesi ile seçim bölgesine gelip oy vermek istediler.Ancak, engelli rampası olmadığı için oy verilecek mekana gidemediklerinden oy kullanamayan engellilerimizin çığlığını kimler duydu dersiniz? Yaşlı ve engellilerimizin bir çoğu oy kullanmak istedikleri halde oylarını kullanamadılar.Gelecek seçimlerde bedensel engellilerimiz için mutlaka engelli rampası olan mekanların, yaşlılarımız için ise asansörü olan mekanların seçilmesi şarttır diye düşünüyorum. Yüksek Seçim Kurulu bu konuyu ciddi olarak ele alıp bundan böyle seçmen listelerini hazırlarken engelli ve yaşlılarımızın oy kullanacakları mekanları da dikkate almaları temennimdir.
Türkiye’yi yönetenler uzaya gideceğiz diye hava atıyorlar ama bizler daha oy kullandığımız tarihten kalma ilkel çürümüş tahta sandıklardan kurtulamadık. Türkiye’de her şey bitti de uzaya gitmemiz mi kaldı. Ne diyeyim referandum hayırlı olsun bakalım. Referandum seçimi değil, sanki Başbakanlık Genel seçimlerine dönüşen bu seçimde Başbakan ve diğer parti Genel Başkanları birbirinin arkasından söylenip durdular. Adeta vatandaşı kandırmak yarışında idiler. Ama hiç değilse Ramazan bayramında vatandaşlara örnek olup , birbirleri ile bayramlaşıp tokalaşmalarını, vatandaşlara barış ve dostluk, kardeşlik mesajları vermelerini beklerdik. Küskünlerin barıştığı, dostlukların pekiştiği mübarek Ramazan Bayramına kavga, gürültü, dedikodu ve koltuk sevdası ile giren bizi yönetenleri bir vatandaş olarak kınıyorum.
Vatandaş geçim derdinde, aç,susuz, çıplak, karnını doyuramıyor, ekmeğini, ilacını alamıyor. Emekli,memur,esnaf,çiftçi perişan,, işsizlik deseniz bir türlü, Üniversite mezunları boş geziyor. Yıllardır etin, meyvenin tadına bakamıyor. Vatandaşın derdini dinleyen mi var? Çare bulup vatandaşı düşünen mi var hani? . Ah koltuk ah sen neymişsin sen!.
Temennim Türkiye’de barış, dostluk, kardeşlik, huzur, dayanışma, paylaşma, sevgi ve saygı ön planda olsun. İnsanca yaşansız,insana değer verilsin.Referandum hayırlı olsun diyelim. Ancak şu bir gerçek ki Türkiye’yi zor günler beklemektedir. Türkiye’de yaşananları şikayet edeceğim kimse bulamadığım için bende Ulu önder Atatürk’e içimi döktüm.

ŞİKAYETİM VAR ATAM adlı yazdığım şiirimi sizlerle paylaşmaktan onur duyacağım.


SABİHA SERİN


ŞİKAYETİM VAR ATAM

Atam neredesiniz hemen uyanıp gelsen
Ülkem kimlere kaldı bir halimizi görsen
Anayasa’da neler olacak bunu bilsen
Laiklik elden gitti şikayetim var Atam

Ulusun uyuyor ki hem de derin uykuda
Düşünmezler yarını ne olacak bu yurda
Amaç çoktan bellidir o fesat kafalarda
Milliyetçilik bu mu? şikayetim var Atam

Bazısı bu vatanı toprak ya da taş sanır
Satılır mı bu toprak insan olan utanır
Türk Ulusu susmayın sonra çok geç kalınır
Emanet hıyanet de, şikayetim var Atam

Bir karış toprak için onca yiğitlerimiz
Bunun için mi kanlar döktü şehitlerimiz
Ülkemizi yıkacak bu yetkililerimiz
Devrimler unutuldu şikayetim var Atam

Ay Yıldızlı Şanlı Türk Bayrağım tehlikede
İnsan hakları bitti, kanunlar ne hallerde
Demokrasi kalmadı, halkımız suskun evde
Halkçılık hani nerde ? şikayetim var Atam

Ülkem elden gittikçe, bakar yanar yüreğim
Kim bilir bu gidişle ne günler göreceğim
Cumhuriyet ilkemiz ,yolunda gideceğim
İhanet ediyorlar şikayetim var Atam

Ulus gaflet içinde, ne zaman uyanacak?
Ülkemiz tehlikede hiç mi yok anlayacak?
Ulu önder Atamın kemiği sızlayacak
Gelecek karanlıkta şikayetim var Atam

Ülkemiz hepimizin asla kimse bölemez
Cumhuriyet ilkemiz, kimse zedeleyemez
Bu ışık hep yanacak asla söndürülemez
Sahip çıkan azaldı , şikayetim var Atam


SABİHA SERİN