ŞEYTANLA SATRANÇ
Uzun bir aradan sonra yazmak güzel... Yeniden Edebiyatdefteri’nde olmak çok hoş. En son yazdığım yazı okuduğum bir kitapla alakalıydı. Bu yazıların böyle devam edeceğini umuyordum. Çünkü az da olsa bir altyapı oluşturmuştum. Ancak olayların seyri umduğum gibi olmadı ve uzun bir süre yazamadım.
Ancak gariptir ki bugün yine okuduğum bir kitapla ilgili hissettiklerimi paylaşıyorum. Ama bu kitap farklı bir kitap... Bu kitap başka bir yazarın kitabı... İçimizden birinin...
Efendim, kendisini birçoğunuz iyi tanırsınız. Yazılarını, yazılarından daha çok şiirlerini yakından takip edenler var. Şiirlerindeki gizemli hava okuyanı cezbediyor. İster istemez takipçisi kılıyor. Kim bu yazar?
Ahmet Ay...
Ahmet’in kitabını dün akşam aldım. Hem de imzalı olarak. Kitabı aldığımda çok şaşırmış ve sevinmiştim.
Adı, Şeytanla Satranç... Bir de çok anlamlı bulduğum ve beni çok etkileyen bir üst başlığı var, “Rakibinin hamlesini önceden bilen kazanır.”
Ahmet’in samimi üslubu, konulara kendine has yaklaşımı hemen cezbediyor insanı. Sanki karşınızda sizinle sohbet ediyormuş gibi hissediyorsunuz. Tabii anlattıklarında ciddi bir derinlik var. Sıradan bir sohbetten farklı... Anlattıklarını uzun ve ciddi araştırmalar neticesinde yazdığı hemen dikkat çekiyor.
Kitabın önsözü yerine yazdığı “Arz-ı Halimdir” başlıklı yazısında, sadece kendisini ikna etmek istediğini belirtiyor Ahmet. Dolayısıyla aynı dertten muzdarip olanların bu kitaptan istifade edebileceğini nazikçe söylemiş oluyor.
Hemen şunu söylemeliyim ki kitabın konusu hiç de kolay değil. Söz konusu şeytanla ilgili yazmak olunca işin içine ciddi bir bilgi birikimi giriyor.
Buradan önemli şeyler öğrendim. En önemlilerinden bir tanesi, şeytanın en büyük hilesi... Şeytan, kendisinin olmadığına inandırırmış insanları. Dolayısıyla yarışmaya 1-0 önde başlamış oluyor. Yani karşında seni alt etmeye çalışan ve binbir türlü taktikle savaşan bir düşmanın var ama sen farkında değilsin. Bu düşman mağlup edilir mi? Elbette edilmez... Yüzyıllardır insanların mağlup olmasının en büyük nedeni de bu olsa gerek. Yani şeytanın ıskalanması...
Aile faciaları, kardeş kavgaları, hatta devletler arasındaki savaşlara neden olan haller... Bunların asıl tetikleyicisi şeytan olduğu halde, kimse şeytanı görmüyor. Hal böyle olunca, gözler, hemen karşısındaki kişiye dikiliyor ve görünen kişi “düşman” ilan ediliyor.
Huzura, kardeşliğe, barışa çok ihtiyacımız var. Hem de her zamankinden daha çok... İstisnasız her insanın kötü yönlerinden çok daha fazla olan iyi yönleri var. Bir insanın bir hatasını, şeytan, çeşitli hilelerle çok büyük gösteriyor ve o “dostumuzu” bize “düşman” gibi gösteriyor. Onlarca iyi özelliği görünmez oluyor. Bu nedenle bu faktörün çok iyi bilinmesi, “hissedilmesi” gerektiği inancındayım.
Kitapta bunun gibi onlarca önemli konu var. Böylesi önemli bilgileri ihtiva eden Ahmet kardeşimin kitabının önemli bir boşluğu dolduracağını biliyorum. Ve böylesine önemli bir çalışma için zaman ayırıp araştırma yaptığı ve bunu bizlerin de istifade edeceği bir kıvama getirdiği için kendisine teşekkür ediyorum.
Ayrıca böyle güzel haberleri paylaşma ve takip etme imkânı verdiği için Edebiyatdefteri’ne teşekkür etmek istiyorum. Ve çok kıymetli Edebiyatdefteri üyelerine saygı ve muhabbetlerimi sunuyorum.
İkram Arslan
YORUMLAR
Güzel yüreğiyle Allah vergisi ilmiyle kendine has uslubuyla paylaşımlarından aşina olduğumuz Değerli Kaydeşimizi kutluyor. Başarılarının devamını diliyorum. İçeriğinden anlaşıldığı kadarıyla ihtiyacımız olan bir kitap Ahmet Ay penceresinden ilginç bir konu okumak güzel olacak. Yüreğinize sağlık.
ikram
Çok teşekkürler, saygılar...
yüreğimiz ile....
baki dualar bıraktım Ahmet Ay"ın ardına ve dost olan tüm dost yüreklere...olmayanlara da...
hayırlı olsun diyorum inş...selam ile....
ikram
Saygılarımla...
ikram
Saygılarımla...
Ahmet Bey'in yazılarını elimden geldiğince okumaya çalışıyorum. Sayfası her zaman dolu doludur.
Güzel anlatımınızla çıkardığı kitap hakkında bilgi vermenize inanın çok sevindim.
Nice paylaşımlara... Saygı ve selamlarımla..
Aysel AKSÜMER tarafından 9/16/2010 12:30:58 PM zamanında düzenlenmiştir.
ikram
Ahmet Ay beyefendinin kitanı bizlere tanıtmanız, büyük bir incelik. Teşekkürler, en kısa zamanda alıp okumayı arzu ediyorum.Saygılarımla...
ikram
İlginize teşekkürler.
Ahmet kardeşimi yıllardır tanırım. Gayretini takdir ederim. Gıpta ettiğim çok yanları var. (Aramızda kalsın) 6 bin sayfadan oluşan bir kitap serisini birkaç ayda bitirdiğine şahit olmuşumdur. Dolayısıyla kitap yazacaksa onun gibi sürekli okuyan ve sürekli yazan birisinin yazması gerekir kanaatindeyim. Benim hakkında söylediklerini tevazu kabul ediyor, böyle güzel sürprizlere devam etmesini diliyorum :)
Haddimin pek fevkinde iltifatlarından ötürü İkram kardeşime teşekkür ederim. Bizim gibileri kalem arkasında istihdam eden Allah'a hamdolsun. Her işimde bir adım önümde varlığını hissettiğim İkram kardeşimin de kitabını imzalı olarak alabilmek temennisiyle. Yazı için çok çok çok teşekkür ederim. Hoş bir sürpriz oldu. :)