Arkadaş, sizin hoşlanmadığınız kimselerden hoşlanmayan bir insandır. --anonim
caniyisever
caniyisever
@caniyisever

ÖNCE DÜŞÜN SONRA SÖYLE

14 Eylül 2010 Salı
Yorum

ÖNCE DÜŞÜN SONRA SÖYLE

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

3168

Okunma

ÖNCE DÜŞÜN SONRA SÖYLE

ÖNCE DÜŞÜN SONRA SÖYLE
Düşünmek, insan olmanın doğal sonucu… Yani insan olan düşünür;
daha doğrusu düşünmek zorundadır.
Düşünmek, insan için bir aksesuar olmadığı gibi, bir fantezi de değildir. O, insan olmanın ana unsurudur. Hatta “Düşünmeyenler insan değildir.” desek, pek de abartmış olmayız.
Düşünmenin, konuşmakla doğrudan ilgisi var. Yani konuşmak isteyenler, düşünmek zorundadır. Düşünmeden konuşmanın zirvesi deliliktir. Çünkü deliler, konuşurken düşünmez.
Stanislavsky; “düşünce söz ses = işte insan” der. Haklıdır bana göre…
İnsanın kendini bulabilmesi, düşünmesiyle doğru orantılıdır. Düşünmeyen bir insan, kendini bulamaz; hatta kendini yaratanı bile…
Doğru konuşabilmek için, doğru düşünmek şarttır. Doğru düşünmek için de doğru görmek gerekir.
Hayvan ile insan arasındaki en önemli ve en büyük fark düşüncedir. Evet, insanlardan düşünmeyenler olabilir belki ama hayvanlardan düşünen hiç yoktur. Yemek, içmek, uyumak, insanı insan yapan özellikler değildir.
Bunları diğer canlılar da yapabilirler. Ama konuşmak, en kısa ifadeyle, “insan olmak” demektir. Kant, bu noktada haklıdır: “Hayvanlar, düşünemedikleri için konuşamazlar” der.
Konuşma, insanı ele verir. Çünkü ağızdan çıkan kelimeler, aklın derecesini gösteren birer işarettir. O kelimeler; bir insanın psikolojisi, merakları, ilgi alanları, plânları, rüyaları ve hayalleri hakkında bize o kadar çok şey söyler ki!… O hâlde şu gerçeği, bütün cesaretimizi toplayarak itiraf etmek zorundayız: “Konuşma, şahsiyettir.”
Söz, ağzımızdan çıkıncaya kadar bizim esirimizdir; ona hükmederiz. Ama ağzımızdan çıktıktan sonra biz onun esiri oluruz. Ağızdan çıkan söze hükmedebilen insan yoktur. Böyle bir sözü tekrar sır hâline getirmenin yolunu insanlık henüz bulabilmiş değildir. Onun için, ağızdan çıkan söze, yaydan çıkmış ok nazarıyla bakılmıştır.
Sözün, yerinde ve zamanında söylenmesi kadar, tatlı ve güven telkin eden bir tonda söylenmesi de önemlidir. Bu biraz ilgi, biraz istek, biraz da önemsemeyi gerektiren özel bir alandır Onun için kâinatın iftihar tablosu; “Ya hayır konuş, ya sus!” der. Kanaatim odur ki, susmayı, hayırsız konuşmaya tercih eden insan, sevap kazanır
“Kötü söz, sahibine râcidir” denir. Yani kötü söz; döner dolaşır, söyleyene gelir. Sözün tatlısı makbuldür. Tatlı söz, yılanı bile deliğinden çıkarır; kobraların zehrini etkisiz hâle getirir. Kötü sözün en zararlısı ve en zehirlisi de gıybettir. Ateşin odunu yiyip bitirdiği gibi, gıybet de iyilikleri, güzellikleri, sevapları yer bitirir.
Zekeriya BAŞGÜN
CANİYİSEVER 28.07.2010

Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Önce düşün sonra söyle Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Önce düşün sonra söyle yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ÖNCE DÜŞÜN SONRA SÖYLE yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.