- 1102 Okunma
- 2 Yorum
- 1 Beğeni
EVET İle Hoş Geldin Totaliter Rejim, Güle Güle DEMOKRASİ…
Totaliter’in kelime anlamını bir kez daha anımsatarak yazıma başlamak istiyorum.
“Demokratik hak ve özgürlüklerin baskı altında tutulduğu, bütün yetkilerin bir elde veya küçük bir yönetici grubunun elinde toplandigi demokratik olmayan (devlet düzeni), bütüncül”
Bu tanımdan yola çıkarak son yıllarda ülkemizde yaşanmakta olan garabetleri anlamaya çalışmak lazım.
AKP iktidar olarak yasal yetkilerini sonuna kadar kullanmakla yetinmemiş sık aralıklarla yetkilerini aşarak bir bilinmeyene doğru yol almaktadır.
Üstelik aldığı yolda tehlikeli biçimde Türk milletini de ardından sürüklemektedir.
Kendisine muhalefet olan kim varsa tamamına yakını hüküm giymemesine rağmen yıllardır tutuklu olarak alıkonmakta ve siyaset sahnesinden uzak tutulmaktadır.
Bunlar arasında sendika başkanları, bilim adamları, gazeteciler ve terör ile mücadelede önemli katkıları bulunan subay ve generaller bulunmakta.
Hükümet olarak aldıkları radikal kararlar karşısında direnç gösteren, güçler ayrılığı prensibiyle çalışan yargı dahil olmak üzere yönetimde oto denetimi sağlayan kurumlar birer birer etkisiz kılınmakta, önlerine çıkan bütün engelleri yerle yeksan ederek o son istasyona doğru yol almaktalar.
Araştırmacı Adil Gür’ün şiketi A&G’nin 28-30 Ağustos tarihlerinde yaptığı araştırmanın sonucu Türkiye’nin içler acısı genel durumu hakkında önemli ip uçları veriyor.
46 ilde3681 hanede yüz yüze görüşme metoduyla yaptığı araştırma sonucunda ortaya çıkan bir tespit çok çarpıcı.
“İlkokul ve daha alt eğitim grubunda olanların yüzde 60’e yakını referandumda ’evet’ diyecek. Üniversite mezunu olanların yüzde 65’inden fazlası da ’hayır’ diyecek”
Öteden beri yazılıp çizilmesine rağmen ısrarla anlamak istemeyen insanlarımız bu çarpıcı sonuca dikkatle göz atmalılar. Bunu şiddetle öneririm. Zira bu sonuç Türkiye’yi yöneten zihniyetin cehaletten beslendiğini ıspatlar niteliktedir.
İşin garip yanı; iktidardan en fazla şamar yiyen bu kesim anlamsız desteğini sürdürmektedir. Toplum bilimciler için bir laboratuar niteliği taşıyan bu durum incelemeye değer önemli bir tuhaflıktır.
Tuhaflık kelimesi belki de tam olarak oturmadı. Çünkü o tuhaf eğilimin arka planında inanç sömürüsü ve etnik ayrışım bulunmakta. İç Anadolu ile Güneydoğu bölgesi evet oyların en fazla olduğu bölgelerdir.
Kırsala gittikçe, eğitim seviyesi düştükçe buna paralel olarak AKP’ye destek artıyor.
Cemaatlerin kucağına terk edilmiş yoksul kırsaldan alınan bu sonuç hiç de şaşırtıcı değil. Totaliter zihniyetin hakimiyet kurduğu bölgelerde etnik ayrışım ve körü körüne biata yönelik eğilim nasıl şaşırtıcı olabilir ki.
Devasa iftar sofraları kurup sonra da iftar için toplanan insanlara evet propagandası yapmak inanç sömürüsünün ulaştığı farklı bir boyutun göstergesi değil midir?
Hoş seçim için belirlenen tarih de zaten bu ortamın sağlayacağı hassasiyetten faydalanmak amacı taşıyor ya…
“Hane halkı geliri bin liranın altında olanların yüzde 70-75’i ’evet’ diyecek. Hane halkı geliri beş bin liranın üzerinde olanların çok büyük kısmı da ’hayır’ diyecek.
Zenginler ve eğitimliler AKP’den memnun değiller.”
Totaliter zihniyetin bir başka özelliği de yoksul yığınlar yaratıp yönetmektir. O nedenledir ki ülkemizde sistematik şekilde önemli istihtam sağlayan tarım ve hayvancılık bitme noktasına getirilmiştir.
Tarım ve hayvancılıkta kendi kendine yeten nadir ülkeler arasında iken şimdi dışa bağımlıyız!
Hayvancılığı desteklemek yerine ithal hayvan ile sözde et fiyatlarını aşağılara çekme yolunu seçen iktidar bu girişimi ile aklı başında olan insanların haklı eleştirilerine hedef olmaktadır.
Oysa dışarıdan getirilen hayvanlara ödenen para Türk köylüsüne hibe olarak verilecek olsa en fazla 1 sene sonra sorunun üstesinden gelinebilir.
Ama böyle bir adım atmayacakları çok açık.
Yoksa yıllardır Türk köylüsüne neden bu acı sonu hazırlamış olsunlar ki!
Köylü aç olacak ki iktidarın lütuflarından olan birkaç poşet yardıma muhtaç olsun. Seçim zamanı da eli mahkûm tokatçısına arka çıksın.
Her köye varsa bile ikinci bir cami yaparak da onları iyice şükürcü yığınlar haline getirsin. Yoksula önce din lazımı öğretsin ki dünya işleri iktidar olarak sadece kendilerinde kalabilsin.
Darbeci diye yaftaladıkları ama aslında darbelerden en fazla acı çeken solcu ulusalcılar ile sağcı ulusalcılar da milletine “yapmayın, etmeyin, bu yanlışlıklara evet demeyin” desin dursun!
Nafile…
Kime anlatıyorsun?
“Size önce din lazım” telkinleri ile dini günlük yaşamın önceliği olarak kanıksayan eğitimsiz, yoksul halk “ille de din” demekte.
Din kimde?
AKP’de…
AKP ne diyor?
“Üstünlerin hukuku değil, hukukun üstünlüğü”
Gel de inan!
Hukukun üstünlüğünün sağlanması için hukukun bağımsız olması gerekmez mi?
Peki referandum ile Türk Milletine dayatılan maddeler arsına sıkıştırılmış yargıya ilişkin değişiklikler neyi ön görüyor?
Yargının yürütmeye bağlanmasını değil mi?
O halde buna hukukun üstünlüğü demeyelim de iktidarı bir şekilde ele geçirmiş siyasal partinin (AKP) ülke yönetimini kalıcı olarak ele geçirme girişimi diyelim.
Hoş geldin totaliter rejim!
Güle güle demokrasi!
Belli ki “Durmak yok, yola devam” diyen başbakanımız, bu referandumdan evet çıkarsa hedefi olan son istasyona gelindiği yönünde kanaatini açıklamaya hazırlanıyor.
“Demokrasi bir trendir. İstediğimiz yere gelince ineriz” demişti Sayın Başbakan.
Kendi adıma söyleyeyim ki alınan bu yol beni ürkütmekte.
Bu nedenle sandıktan çıkacak HAYIR sonucunu çok önemsiyorum.
Şayet sandıktan HAYIR çıkarsa millet olarak önemli bir tehlikeyi daha defetmiş olacağız.
YORUMLAR
EVET ya da HAYIR...
herkesin hür iradesine saygı göstermek gerekir mutlaka.
bilinçli olarak vurulan EVET yaftası ürkütmemeli hiç kimseyi. bu memlekette beyaz olduğu kadar siyah da var mutlaka.
ancakkk...
ben EVET diyenlerin KESİNLİKLE NEYE EVET DEDİKLERİNİ BİLDİKLERİNE ASLA İNANMIYORUM.
EVETçilerin %99 u sizin de dediğiniz gibi cehalet, dilenci zihniyeti bilinçsizce kabulleniş, yozlaşmış bir din beklentisi ve acizlik zırhlarının getirisindendir. geriye kalan % 1 i ise katıksız VATAN HAİNİdir zaten.
eyyy ! uğruna ölümlere gidip gelinen memleketimin aciz, zavallı, vatan haini kılıklı evlatları,
ALLAH AŞKINA UYANIN, UYANIN...
ARTIK ÇIKARIN O FOSİLLEŞMİŞ KAFALARINIZI KUMLARIN İÇİNDEN.
EĞER O ÖRÜMCEK BEYNİNİZ BU KONUNUN CİDDİYETİNİ KAVRAYAMIYORSA EN AZINDAN SANDIK BAŞINA GİDİPTE KENDİ MEMLEKETİNİZİ SATIP GÜNAHA GİRMEYİN.
en azından okuyun, dinleyin, seyredin. ANLAYIN YAAA, ANLAYIN...
EVET demeyi düşünen zihniyetler, aslında size söylenecek o kadar çok söz var ki,
fakat ben fazla bir şey söylemek istemiyorum. YAZIK, ÇOK YAZIK ÇOOOOK.
belki kendinize bir faydanız dokunmamış olabilir şu an'a kadar fakat en azından çocuklarınıza, torunlarınıza bir gelecek bıraakmak adına pazar günü gidinde HAYIR damgasını vatan hainlerinin alnına vurur gibi basarak memleketimize bir HAYIRınız dokunsun.
kutlarım dost, saygı ve selam ile.
İYİ BAYRAMLAR, HAİNLERE İNAT BÖLÜNMEZ TÜRKİYE...
deli ibrahim tarafından 9/10/2010 6:01:13 PM zamanında düzenlenmiştir.
deli ibrahim tarafından 9/10/2010 6:02:42 PM zamanında düzenlenmiştir.