- 4602 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
HÜZÜNLÜ BİR AŞKIN AYRILIK MEKTUBU
Aylardan ve yıllardan sonra yeniden sana yazıyorum,biz susakta yalnızca gözlerimiz konuşsaydı daha iyi olurdu herhalde ,bana bir aşk masalından şarkılar türküler türkü ler söyleseydin daha samimi olurdu ,zannedersem sana ulaşamayacağım , ellerinden tutamayacağım , saçlarının tellerini okşayamayacağım ,bildiğim halden sana adresini ve hatta hatta varlığını ve yokluğunu bilmediğim ,sana okuyamayacağın bildiğim halden yazmak birazcık olsun beni ferahlatmış oluyor .
Sensiz ve yalnız gecenin karanlığından varlığını sanki damarımdan dolaşan ve vücudumun her tarafına yayılışını hissediyorum,seni tatlı bir ilk bahar rüzgarı yada dağdan ürkek bir ceylan olarak hayal etmişimdir,Türkmen güzelliğine has siyah gözlerin,gece karası saçların,ve aydan parlak kıskandırıcı bir yüzün var biliyor musun ?
Açmamış bir gül misali dikenlerine katlanılmasını gereğin ide biliyorum, günlerçe haftalarca ,aylarca ,hatta hatta yıllarca,gecenin karanlık kavşaklarında, yalınız seni bekledim ,seni yazdım,sana yandım,şiirlerimden mısra oldun,yüzümden yaşama sevinci oldun ,hep seni bekledim,yok idin ve gelmeyecektin biliyordum,belki gele bilirdin ama hiç gelmedin ve gelmeyeceksin,ancak seni hep bekleyeceğim ,beklediğimi ve seni sevdiğimi bil ve gelme,gelsen de ateşinden yanacağımı biliyorum,aşkının heyecanından öleceğim den korkuyorum,ölümden korktuğumdan değil ,şayet bir gün yolun düşerde uğrarsan ,beni göremeyip hayal kırıklığına uğramandan korkuyorum.
Geleceksen her şeyinle gel ,yada hiç gelme diyorum,başka tercih de olabilirimi ? olabilir gelip de geri dönüp gitmek ve o vedalar, bir azap, bir işkence ,bir acı,benim için inan gelip gitmektense hiç gelmemen daha güzeldir ,ve daha samimi bir günlük sevinç için geri kalan ömrümü harabeye döndürüp viraneye çeviremem ki , biraz dertlerden uzak biraz kendimizden bahsetsek ,saçının siyahından ,gözünün karasından konuşsak ,lanet olsun ne yazacağımı şaşırdım hep aynı kelime hep aynı sözler özür dilerim,ben bunları değil gülleri,karanfilleri,seni konuşmak istiyorum yalınız seni konuşmak istiyorum beni anlıyor musun ?
Bak yine kaçıyorsun her akşam olduğu gibi rüyalarımın bölündüğünden ,beni seninle dolu bir dünyada yalnızlı gına sensiz kollarına bırakarak gidiyorsun,yalnızlığımın tek ilacı sensin ve beni hayata yeniden bağlayacak olanda yine sadece sensin biliyor musun ? seni çok kıskanıyorum ve diyorum ki.
Kıskançlık çakılı kazıktır serde
Bölünsün bu rüya en tatlı yerde
Seni canlı kullar öpmesinler de
Kefenler biçilsin topraklar öpsün
Hep seni aradım rüyalarımdan hayallerimden saatlerce karanlık sokaklarından dolaştım ve hep seni düşündüm ,seni yaşadım gördüğüm bütün kadınlar ı sen zannederek koştum koştum kim bilir belki sensindir diye beni anlıyor musun ,seni öyle bir özledim ki şu günler de hiç bir şey bana zevk vermiyor ,hep seninle doluyum hep sana muhtacım şu günlerden sana öyle bir ihtiyacım var ki ,belki ekmekten sudan daha mühimsin benim için ama sen nerdesin.
Bazen kendi kendime soruyorum ben ne yapıyorum diye ,aslında hiç. Bir şey yapmıyorum ,sadece bir ALLAHA KULLUK birde sana sevgili olmanın gururu ve hazını yaşıyorum ,bazen ellerim ellerin oluyor aynadan yüzümü tanıyamıyorum ,ayna senin hayalinle doluyor uzanıyorum bir türlü ulaşamıyorum kayboluyorsun ,gecenin kör bir saatinden sigaramın dumanından çıkıp karşımda gülüyorsun uzanıyorum kayboluyorsun,sana kavuşmadan ölürsem bilki mezarımdan rahat uyuyamam ama sen nerdesin be meçhul sevgili .
Bazen seni unutmak geliyor içimden seni hatıralar mezarlığına gömmek istiyorum ,bir türlü onu da yapamıyorum ,neydi beni bu kadar bağlayan ,her zaman herkesle seni karşılaştırıyorum ve gözlerimin içine benden vaz geçemesin dercesine alaylı gözlerinle bakarak hep sen kazanıyorsun ,ama ne benimlesin nede benden uzaksın ,buna daha kaç zaman tahammül edebi leçe gimi bilemiyorum ,sana koşmaktan yorulmaya başladım .seni düşünmekten aklımı kaybedebilirim ,artık ya gel benim ol yada hatıralarımla beni baş başa bırak ve git seni aramaktan sana koşmaktan hayatım alt üst oldu ,hayatım bir ızdırap gibi ,acılardan zevk alarak ne sana nede sensizliğe tahammülüm yok sadece sade ce her şeye ve her şeyine rağmen senin sevgini istiyorum nerdesin ?
Sana yazdığım bu kaçıncı mektup bilemiyorum çünkü kaç yıldır da yazdığımı da unuttum zaten yazdığım yaza bildiğim tek şey bu mektuplar ,sende başka hiçbir şey düşünemem ki neticesi bu olsa gerek,fikirlerim ve hislerim dost doğru akan bir nehir gibi hep senden son buluyorum, uzanıp ellerine dokunmak gözlerinden sevgimin karşılığını görmek ve en latif çiçekten daha mübarek kokunla sarhoş olmak her şeyi vermeye değer,sadece bir bir an bir saniye hatta bir salise olsa bile değer,
Seni ne kadar seviyorum anlıyor musun o halde sen nerdesin düşen bir yaprak görürsen beni hatırla demiştin ve sonbahar aşkımızı her zaman sonbahardaki aşk senfonini tılsımlı ritim ini hissederek yaşadığını söylemiştin,yıllar ne çabuk geçiyor daha dün gibi ilk günün heyecanını yaşıyorum ,değişen sadece yaş hanemdeki rakamlar sevgim kalbimin en metana köşesinden hale taze ve hale sana muhtaç ,şimdi uzaklardasın ben sana hasretim ve sensizliğe çölden bir vaha arar gibi gönlümden tahammül etmeye çalışıyorum biliyor musun ?
Gönlüm bir okyanustan daha derin ve coşkulu ,çırpınışı ve dalgalanışı sahile vuran sakin dalgalar misali hep senden yana ama sen nerdesin ? ne yapıyorsun ? özlem ve hasret kelimeler ini biliyor ve sevgini varlığına inanıyorsan gel ,senin varlığın ve hasretin bana doğduğum büyüdüğüm ana baba ocağından gurbet akşamlarını yaşatıyor ,bazen keşke meçhul sevgili denen hayale bu kadar bağlanmasaydım ,bu kadar esiri olmasaydım diyorum ,sana o kadar bağlandım ki b azen kendimden utanıyorum ,sana yazdığım mektuplar haricinden hiçbir şey yazamıyorum ve düşünemiyorum .
ALLAH kahretsin senin kadar kalpsiz senin kadar sadist bir başka insan tanımadım,beynimi hiç kimsenin emrine vermemiştim ,ruhum yalınız kendimin zannederdim kanıma öyle bir girdin ki ,beynim de senin ruhumda zaten senin ,kalbim hiçbir zaman benim olmadı onu her zaman çalan biri vardı ,ama habersizce sesiz ce ve benim rızam olmadan ,ben kalbimi kimseye vermedim senden başka sen benim için Azrail oldun beni öldürdün,ve bir vampir gibi ruhumu her gece damla damla sömürüyorsun ,senin ellerine yüzüne dokuna bilseydim ,belki bu kadar beni kendine esir etmezdin .
Çünkü bir insan olurdun hayalimde ki Nazan deyi bir hiç mertebesine indirdin,bu körebe oyunu bitene kadar gönül tahtından istediğin gibi saltanatını sür ,ancak bir gün seni bulacağım ve soracağım ,beni neden sarhoş ettin diye ,seni her şeye rağmen sevdim geceleri kabusum gündüzleri kaçağım olsan da ,aşk bu mu?sevda bu mu?hayat bu mu ? sana sevgi sözünde başka ne diyeyim ki , yazdığım hiçbir satır hiçbir zaman senin olmayacak belki ancak hiç bir zaman benimde olmayacak ,sahipsiz sevgimin öksüz çocuklar misali senin için kitaplığımın en mutena köşesinden saklanacak birer muska yada mukaddes emanetler ve ancak sahibi bulunduğu zaman teslim edilecek olan bir vasiyetname .
Sana ilk yazdığım mektubu hatırlı yorumda ne kadar coşkulu ne kadar çocukça ve masumdu ,artık o yok öldü ve o güzel insanı o tertemiz duyguları sen öldürdün ,hayatı tanımıyordum ve kitaplarda ki gibi zannediyordum ,ben Ferhat kadar gözü karaydım ,seni Leyla kadar fedakar sanırdım ,bana pek çok şeyi öğrettiğin için önce teşekkür ediyorum ,sonra sana gül bahçesini yerle bir eden vahşi bir hayvan gibi öfke ve acıyla bakıyorum ,beki bu sözlerim her şeyi bitiren sözler ola bilir ancak olsun güzelim ,hiçbir zaman kazanmadığım bir şeyi kaybetmek üzüntü vermez ,sen ne benim oldun ne de benim dünyamın insanı idin varsın olsun.
Gurbette ,hasrette,vuslatta ,insan için dir,sakat doğan bir çocuğun ömrü nasıl geçerse bizim aşkımızda öyle geçecekti ,ben sevgi mabedine gözü kapalı girdim ve pek çok şey görmedim görecek haddede değildim ,sevmek ve sevilmekten başka bir düşüncem ve gayem yoktu ,sevdim ama sevildim mi ,anladım fakat anlaşıldım mı,bunlara yürekten evet demeni bu cevabı ne kadar isterdim,ancak artık sana ve her şeyine hayır diyorum ,çünkü ne bir kadını anlayabileceği kadar basit ola bildik ,nede bir kainatı saracak kadar deli sevdamıza karşılık verebilecek bir kadın bula bildik ,sen kendi dünyanda bir kırmızı gülün manasını anlamayacak kadar basit ve incelikten mahrum ve ülküsüz bir hayatın basitliğinden kendine denk bir insancık bul .
Sana ve her şeyine yaşanmış yada yaşanmamış bütün hatıralarına hafızamda ve gönlümden yeri yok,beni ben yapan yaşam gayeme saygısı ve sevgisi olmayan gönlümde olsa onu köpeklerin önüne fırlatır atarım ….ELVEDA ..ELVEDA…YOLLARIN SONUNA BİR HÜZÜNLÜ BAHAR HİKAYESİNİN SONUNA GELDİK ( “GÜLDEN ANLAMAYAN YARE AŞKI ANLATAMAM Kİ “ )
MEHMET ÇİFTLİKLİ
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.