- 691 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
DEĞİŞİM
DEĞİŞİM
Sözler mi tükendi,cümle mi kuramıyorum
Gözler mi görmüyor,bakmayı mı bilmiyorum
Rüzgar mı esmiyor,ben mi hissetmiyorum
Nedir bu durum diyorum,içimden ses gelmiyor
Bir şey mi oldu diyorum
Yok birşey diyor
E peki nedir bu durgunluk diyorum
Artık gücüm yok diyor
Seni üzecek birşey mi yaptım diyorum
Yine ses vermiyor
Canım kalbim bana bir şans daha ver diyorum
Peki ama bu son diyor
Gözlerim ağlıyor,gözyaşım gelmiyor
Bir gariplik var bende diyorum,kimse anlamıyor
Mevsim değişikliği desem,mevsim aynı, peki bana ne oluyor
Anlıyorum ki ben aynı benim
Bir bakıyorum dünya değişiyor...
MURAT UÇMAZ
Bir müzede duvarda asılı duran tarihi resimler gibiyim bugünlerde. Kıymetimin ölçüsü zaten yok, değerim ise paha biçilmez ama müzelik durum da canımı sıkıyor. Öylece ziyaretçilerimi bekliyorum, manalı-manasız bakışlar arıyor gözlerim. Sessizliğe bürünmüş, siyah-beyaz,renkli motiflerimle insanları etkilyeceğim günü bekliyorum. Bukalemun gibi, bakana göre renk alıyorum,siyah görmek isteyene siyah, beyaz isteyene beyaz, renkli görmek isteyene renkliyim.Biliyorum ben bu değilim, istenene göre renk değişen değil, istediğim rengi verenim. Bir şeyler değişiyor ya dur bakalım hayırlısı diyorum. En güzel rengimi arıyorum,bazen alacalı, bazen ebruli, bazen de flu gibi.Yine diyorum ya dur bakalım hayırlısı. Hiçbir renge girmesem de renksizlik de bir renktir deyip, kendimi böyle avutuyorum.Keşfedilmeyi bekleyen,tozlu sayfalar arasındaki besteler gibiyim.Sözleri hazır olup ta ,müziği eksik bir şarkıya benziyorum.Uygun melodiyi kimse bulamıyor, kimse ritmi tutturamıyor. Kimi fazla ritmik, hareketli, kimisi de cenaze marşı gibi. Hayatımın ritmi bu değil diyorum, sil baştan başlıyor. Kimi kemanının sesiyle cezbetmeye çalışıyor beni, yok diyorum fazla cılız. Kimi davulunun gümbürtüsüyle, olmaz diyorum bu da kuru gürültü. Eksik bir şeyler var, yine olmadı deyip saz sesi geliyor kulağıma.Yok yok bu da olmadı diyorum,gitar sesi arıyor kulaklarım.Fazla duygusal geliyor bu sefer. Çellonun sesi farklı duygular uyandırıyor ama bir şeylerin eksik olduğu yine belli. Ritim diyorum biraz daha ritim, hayatımın ritmine az kaldı diyorum. Ud’un muhteşem ağırlığı, kalitesi çınlıyor kulağımda ama fazla fasıla kaçıyor. Sadece dinlendiriyor beni. Oysa ben dinlenmek değil, yorulmak istiyorum. Bu da olmadı deyip piyano eşliğinde ritmi yakalamaya çalışıyor hayatım. Bu da tamam diyorum ama yine eksik. Anlıyorum ki hiç biri tek başına olmuyor. Renklerim gibi hayatımın ritmi de tek müzikle olmuyor.Anlıyorum ki tüm renklere ve tüm ritimlere ihtiyacım var. Eksiği buldum sonunda diye havalara uçuyorum.Tüm renkleri ve tüm ritimleri, enstrümanları bir arada istiyorum. Kocaman bir oskestrayım ben. Evet evet kocaman bir orkestrayım. Çok sesli ve çok ritimli. Şimdi buldum sorunu, tek bir melodiye bağlı kalmam,tek bir enstrümana bağlanmam, tek bir renge bağlı kalmammış sorun. Değişmek lazım,değişmem lazım ve içimdeki renkleri,içimdeki sesleri,ritimleri duyurmam lazım. Hazır Ramazan ayı da gelmişken, arınma, temizlenme ayı da gelmişken değişimin tam zamanıdır....
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.