Hayat tramvay gibidir... tam yer bulmuş, oturacakken bir de bakmışsın son durağa gelmişsin. camillo sbarbaro
Engin Tatlıtürk
Engin Tatlıtürk

Velinimetiniz Size Bozuluyor

Yorum

Velinimetiniz Size Bozuluyor

11

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1000

Okunma

Velinimetiniz Size Bozuluyor

Velinimetiniz Size Bozuluyor

Annemi özel muayenehanesine götürmüştüm doktorun.

Takdir edersiniz ki; avantajları vardı bu işin. Doktorlar zaten hastaneden muayenehaneye
yönlendirirdi hastasını.

Hastanın canı burnundadır. Ne uzun zamana ne de gezmeye tahammülü vardır.
Yılana sarılır denize düşen. Bastırır muayeneye 150 bin lira.
Tahliller yine hastanede ama günlerce beklemek yok.
Neticeler alınır ve tekrar özel’e.
Pas ve ver-kaçlar sürer gider. Yayıkta ki süt’tür hasta ve yağı çıkarılacaktır çalkanarak.

Sıra kesin müdahaleye gelir.

- " Müdahaleyi burada yaparsam 500 lira alırım. Hastanede de yaptırabilirsin" der doktor.
- " Bir düşüneyim hocam" der hastası.

Bedava müdahale ettirmek varken akıl işi mi 500 lira vermek?
Bir ay sonra hastanede müdahale ve birçok eksik. İşin tekrarı da gerekir.
" Keşke hemen orada 500’ü verip müdahale yaptırsaydım" pişmanlıkları.
Yeniden özel’e göndermek amacı ile hastanede hastaya ilgisizlik ve savsaklamalar.

Hasta mı dedim?
Affedersiniz müşteriye ilgisizlik diyecektim.

Bazı hatta birçok paragöz doktor için hasta değil müşteri vardı.

Hastaneler de müşteri devşirdikleri kaynaklardı. Hani ya; müşteri velinimetti.

Tam gün çalışma yasası ve engelleyenler geldi aklıma bir an için.


Geçenlerde babamı götürdüm acil servis’e. İnsan yağmıştı adeta.
Ağlayanlar, inleyenler, kusanlar ve kanamalı hastalar. Zehirlenen den yaralanana kadar ne ararsanız vardı.
Üç doktor yüzlerce hastaya yetişmek için can ve başla çalışıp, çabalıyordu.
Bu doktorların gözlerinde dolar işareti yoktu. Onlardaki sabır, meslek aşklarından geliyordu.

Fakat acil servisin çilesi daha kayıtta başlıyordu. İki yerde bir saat kuyruk bekleyerek doktora ulaşıyorduk.
Herkesin moralleri bozuk, sinirleri çok gergindi.

Acil’in tahlilleri de bir buçuk saat alıyordu. Sonrasında müdahale.

Her şeyde sıra ve uzun kuyruklar vardı.

Belki de yetmiyordu hastaneler. Acilde bile neden bunca formalite vardı?
Neden iki ya da üç katına çıkartılmazdı sağlık hizmetleri?
Neden tip fakülteleri açılmazdı fazlaca?
Neden hastalar müşteri oldu?
Nasıl önlenecek bu durum?

Atatürk’ün " Beni Türk hekimlerine emanet ediniz " dediği hekimler hangisi?

Doktorlar bu sağlıksız hasta doktor ilişkisinden rahatsız değil mi?

Hasta mahremiyeti ve hasta hakları yeterince gözetiliyor mu?
Turgut Özal’ın Otel Hastaneler projesini uygulayacak yiğit bir iktidar gelmeyecek mi?
Sağlıktaki yolsuzluklara nasıl son verilecek?
Suçu hep, gelen hükümetlere atarak gerçek hırsızları neden fark edemeyiz?

Bakanından müdürüne, hizmetliden doktoruna kadar herkes öz eleştiri yapmak zorunda değil mi?

Niye mi?

Velinimetiniz size çok bozuluyor da ondan.

Damdan düşenin halinden yine damdan düşen anlar.
Hastanelerde neler çekildiğini de hasta yakınları bilir. Allah eksikliklerini vermesin ama o kapılara da düşürmesin.

Prof’lar ve bürokratlar odalarında uyusunlar.

Gözlerinde dolar işaretsiz doktorlarla biz, Acil servis’in koridorlarında sabahlarız.
Mesleğine Mecnun doktorlara kurban oluruz biz.

Vallahi iyi manada söyledim…)

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Velinimetiniz size bozuluyor Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Velinimetiniz size bozuluyor yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Velinimetiniz Size Bozuluyor yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
asude_vuslat
asude_vuslat, @asude-vuslat
31.8.2010 00:36:38
Çok güzel bir yazı,çoğu fikrinize katılıyorum...


Düzen böyle diye boyun büküp he dememeliyiz her şeye.

Hakkımızı savunmalıyız gücümüzün yettiğince.''Parayı veren düdüğü çalar'' tarzı örnekler arttıkça halimiz ne olacak,yazık fakir fukara insanlarımıza...Kutluyorum duyarlı ses veren kaleminizi.
Ağyar
Ağyar, @agyar
22.8.2010 02:06:48
Sevgili Engin

Hasbelkader annemizin, babamızın, eşimizin, çocuğumuzun, kendimizin içinde bulunduğu çeşitli marazi vesilelerle endirekt olarak da olsa tıp sektörünün içindeyiz yıllar, yılı. Profesöründen, doçentine, operatöründen asistanına, hademesinden hemşiresine bütün kategorideki çalışanları ile bire bir temaslarım oldu mecburiyetten. Tüm bu personel içindeki hiyerarşide, makam ve mevki yükseldikçe, gözlerdeki merhametin, gönüllerdeki vicdanın renginin nasıl insafsızca "dolar yeşili" ne dönüştüğüne defalarca şahit oldum. İstisna şahıslar müstesna.

Hani usta kasaplar çiğ köftelik kıymanın sinirini falan ayıklar ya büyük maheretle, sanırım tıp fakültelerinde de ilk olarak öğrenci adaylarının vicdanlarını ayıklıyorlar. Yoksa vicdanın en önemli unsur olduğu bir sektörde bu kadar vicdansızın bir arada bulunması akıl alası şey değil.

Selamlar
N. B. Ç.
N. B. Ç., @n-b-c-
21.8.2010 22:02:57
10 puan verdi
Doktorların hangi şartlarda çalıştığı hepimizin malumu. Zaman zaman ben de kızmıyor değilim doktorlara ama....
Bir çok doğru tespitlerin olduğu bir yazı.
Tebriklerimle.
Saygı ve selamlar...
handan akbaş
handan akbaş, @handanakbas
21.8.2010 15:32:34
10 puan verdi
Öncelikle babanıza geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum.
Paragöz olmayan doktorlarımız, başımızın tacı.
Haklısınız, bazı doktorlar gelen her hastayı, potansiyel para basma makinesi gibi görünce, edilen yemini falan unutup, işi hep maddiyat olarak hesaplıyorlar.
Ülkemizin en önemli sorunlarından olan sağlık konusunu işlediğiniz için teşekkürler, selamlar.
Mustafa Sakarya
Mustafa Sakarya, @mustafasakarya
21.8.2010 09:47:45
Bir türlü çözüme kavuşturamadığımız en önemli sorunlarıızdan birisi sağlık sorunu. Bu konuda her ne kadar iyi niyetli gelişmeler yaşansa da bu gelişmeler birileri tarafında anında ranta dönüştürülüyor. Geçenlerde özel bir tıp merkezine gitmek zorunda kaldık. Doktor daha şikayetimi dinlemeden uzunca bir tahlil listesi tutuşturdu elime. Nedeni çok açık tabi....Peki bunun külfeti kime? Devlete, yani bizlere....

Yine toplumsal bir yaramıza parmak basmışsınız.

Tebrikler.
Emine UYSAL (EMİNE45)
Emine UYSAL (EMİNE45), @emineuysal-emine45-
21.8.2010 07:49:44
Engin Bey ben bu yazınıza bir fıkra anlatmak istiyorum. Bir doktorun iyileşmeyen bir hastası varmış. yıllardır aynı doktora gidip gelir dururmuş.

Bu yıllarda doktorun oğlu okuyup doktor olmuş ve adam 'dur bir de oğluna gideyim demiş' ve gitmiş. Oğlan gereken tedaviyi yapıp babasına 'babacığım, hani şu senin iyileşmeyen bir hastan vardı ya, ben onu iyileştirdim' demiş. Baba doktor gayri öfkeli.

İyi *ok yedin! Ben onun parası ile seni okuttum, sende oğlunu okutabilirdin.

başka sözüm yok efendim. Sevgi ve saygılarımla...
DenizUlkegul
DenizUlkegul, @denizulkegul
21.8.2010 05:48:50
"Bıçak parası"

"Çorba parası"

Bundan böyle manava "hıyar parası" sünnetçiye "çük parası" gibi değerler topluma yerleştirilmeli ve bu tür uygulamalar yaygınlaştırılmalıdır...Halkımız bu tür uygulamaların kendilerinin menfaatine yapıldığı konusunda şiddetle ikna edilmeli gerekirse orantılı güç kullanımına gidilerek devletin bekası ve huzuru için bütün imkanlar seferber edilmelidir...

İşini bilmeyen ya da anlamayan memurlar hakkında Türk Ceza Kanununun "dandik" maddesi gereğince işlem yapılarak derhal görev yeri değiştirilmeli ve yurt çapında ( yarı çapını hep merak etmişimdir) bütün ilçe girişlerine "Köylü Milletin Efendisidir" yazısı asılarak Şehir ahalisinden burjuva eğilimi olanlara hadleri bildirilmelidir...

Organ bağışı yaygınlaştırılarak son Organ Mafyasının kökü kazınıncaya kadar kararlı mücadelemizin devam edeceği tüm halkımıza duyurulur...Netekim...


Aysel AKSÜMER
Aysel AKSÜMER, @ayselaksumer
21.8.2010 03:22:21
Öncelikle büyük geçmiş olsun. Meslekler kutsal fakat içindeki kişilikler bozuyor bazen.. Çok ilgili güleryüzlü, her ayrıntıyı açıklayan doktora da tanık oluyoruz. İnsanın suratına bakmayan, fiziki muayene yapmadan hemen tetkike gönderen, soru sorduğunuzda umursamıyanlarına da.. Acil can pazarı tam.. Bir de özel muayene konusu o da bir çile..

Ben de sağlık sisteminin işleyişinden memnun olmayanlardanım. Allah ne düşürsün ne de onlarsız etsin. Saygı ve selamlarımla..



Can Murat
Can Murat, @canmurat
21.8.2010 02:41:04
Evet

Aynı durum eğitim sektöründe de yaşanıyor

Devlet okulunda ders veren öğretmenlerle

Dershanelerde ders verenler genelde aynı

Ama o dershanenin kapısından mutlaka geçmesi gerekiyor öğrencinin her nedense

Siyasi meselelere girmek istemiyorum ama

Bazı kurumlar özellikle iletişim,tıp,eğitim gibi

Özelleştirilmemeli(liydi)

Aynen katılıyorum yazınıza

Düzene mahkum doktorlarımızı ve öğretmenlerimizi bende tenzih ederek

Selam ve saygılarımla Engin bey.
hicbitmez
hicbitmez, @hicbitmez
21.8.2010 02:27:09
Bakanından müdürüne, hizmetliden doktoruna kadar herkes öz eleştiri yapmak zorunda değil mi?

Kimse kabul etmez tabiki kime sorsan gönlü ile hizmet ediyor Vatanini seviyor ya herkes.

Yüreginize saglik degerli dost
Sonsuz saygimla





Engin Tatlıtürk
Engin Tatlıtürk, @engintatliturk
21.8.2010 01:49:41
Doktorluğu ticaret olarak görmeyen doktor kardeşlerimi tenzih ederek yazıyorum.
Hastahane köşelerinde her birimizin nice sefillikleri vardır elbette. Yazmamak olur muydu?

Saygılar.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.