Solan Hayatlar...(4)

• 20 Ağustos 2010 Cuma 16:22:33

Gelen Birkan’dı..İçeri girdiğinde bir an kayınpederine baktı..onun telaşından yardıma ihtiyacı olduğunu anladı..

-Trafik çok kötü, isterseniz hemen çıkalım..dedi..

Uçaktan inen İsmail ve kız arkadaşı Kerry, bekleyen tüm aile üyeleri ile sarmaş dolaş oldular..İsmail kız arkadaşını tanıştırdı..Hemen yeğenine bakmak üzere pusete doğru yöneldi..

-Aman Allah’ım..Bu tıpkı ben ..Benim kopyam..diye çığlık attı..

Aile fertleri, hep bir ağızdan, konuştuğu için biraz yüksek sesle kendilerini duyurma çabasında iken, Selma Hanım’ın

-A! a! ne kadar ayıp..Misafiri unuttuk ayol!..demesiyle bütün gözler Kerry’e çevrildi..

İsmail devreye girdi..

-Ya, merak etmeyin biraz Türkçe anlıyor..Benim Türk arkadaşlarla, beraber ola ola, o da Türkçeyi öğrendi..Merakı da var ..

Selma Hanımla, Aysun göz göze geldiler..gülümsediler..iş ciddi galiba dercesine bakıştılar..

Eve geldiklerinde hepsi mutluluktan uçuyorlardı..Yemekler yendi, kahveler içildi..Konuştukça anlatacak ne kadar çok şey biriktiğini farkettiler..

İsmail..

-Biliyorsunuz, ben Ağustos’ta gelecektim..Ama birşeyler beni çekti..Aslında o birşeylerin ne olduğunu ben biliyorum..Sizlerle de paylaşmak istedim..Ben Kerry ile evlenmek istiyorum..Tanıyınca siz de çok seveceksiniz..Bir an önce sizlerle ve Yozgat’a gidip büyükannemle de tanıştırmak istiyorum..Çocukluğumda yaz tatilinde gittiğim yerleri öyle çok anlattım ki, Kerry de oraları çok merak ediyor..Çamlık’tan Yozgat’a bakmayı, testi kebabı yemeyi bilseniz ne kadar çok özledim..Onun için biz yarın Yozgat’a gitmek istiyoruz....diye konuyu açtı..

Ferit Bey..

-Oğlum! O kadar çok şeyi bir arada söyledin ki..hangisine, ne cevap vereceğimi şaşırdım..Ama önce bir dinlenin..sonra hep beraber Yozgat’a gideriz...dedi.

İsmail..

-Baba! Önce Yozgat’a gidelim..Geri kalan günleri İstanbul’da geçiririz..

İkna etmenin mümkün olmayacağını gören Ferit Bey ısrar etmedi..Ama canı sıkıldı..

-O zaman yarın sabah arabayla hep beraber gideriz..değil mi Aysun? ..diye sordu İsmail.

-Yoo..Biz gelemeyiz.. diye atladı, Birkan

-Yaa!Biz de gideriz ne olacak?..Kardeşimle bir arada olmak istiyorum.. diye sinirli bir sesle cevap verdi Aysun.

-Hayır..Daha çocuğun, kırkı çıkmadı..Sen de yalnız gidemezsin..diye kestirip attı konuyu Birkan..

Suratını asan Aysun ..

-Haydi kalkalım o zaman, diyerek çocuğu hazırladı ve kapıya yöneldi..Odada biraz soğuk havanın esmesiyle İsmail şaka ile,

-Bu kız hep böyledir, istediği olmayınca surat asar..ama merak etme kini yoktur benim ablamın..Ya, çocuk olma ..biz dönünce de, beraber, burada gezeriz..diyerek bir makas aldı ablasının yanağından..

Yolda Aysun tek kelime konuşmadı..

Ertesi gün, Ferit Bey, Selma Hanım, İsmail ve Kerry arabayla yola koyuldular..Selma Hanım Kerry’den çok hoşlanmıştı..Güler yüzlü ve sıcakkanlı bulmuştu Kerry’i..Oğlu ile beraberdi ve onu mutlu görmüştü ya..daha ne isterdi..Arabayı İsmail kullanıyordu..Önde Kerry, arkada Ferit Bey’le Selma Hanım güle oynaya Kızılcahamam’a doğru ilerlerken Ferit Bey.. bir ara İsmail’in hızlandığını hissedip..

-Aman oğlum, biraz yavaş ..Sen otobana alışıksın ..dikkat et..şakaya gelmez Türkiye’de araba kullanmak... demesiyle..karşıdan hızla bir arabanın solladığını gördü.. tutuldu.. kaldı..ağzından dikkat... et..lafı ...bile...çıkamadı...gözlerini kapattı.. ve.. döndü.. Selma Hanım’a...sarıldı..

Devam edecek..