- 807 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
OLMADI
OLMADI
Anlatacağım olay, yaşanmış bir hayat hikâyesi. Şu an altmış beş yaşlarında olan emekli bir imamdan dinledim. Konuştuğum emekli imam devlet memurluğuna, 1970’ li yıllarda Diyarbakır’ın bir köyünde imam olarak başlamış. Atandığı komşu köyüne ilk kez imam kadrosu kendisi ile birlikte verilmiş. İmam genç, işini bilen görevine sadık birisidir. Görevini Layıkı veçhiyle yapmaya çalışır. Zamanında camiye gider, camiyi cemaate her yönüyle hazır hale getirir ve cemaatini beklermiş. Ayrıca köyün çocuklarına kur’an öğretimini aşkla yaparmış. Atandığı köyde ,o köyden yaşlı sayılabilecek birisi fahri imamlık yaparmış.O köylü olan fahri imam, köylünün verdiği zekat ile geçimini idame ettirirmiş.Bizim genç imam köye kadrolu imam olarak atanınca ,fahri imam ve örgütlediği köylü, genç imama köyü terk etmesi için yapmadık kötülük bırakmamışlar.
Yurdumuzda, özelde bölgemizde, ramazan aylarında yoğun olarak camilerimizde öğle veya ikindi namazını müteakip mukabele okunur. Mukabele okumak ve takip etmek isteyenler ellerine kur’an-ı kerimlerini alır ve imamı takip ederler. Okumayı bilmeyenler ise bir köşede oturur huşu içinde dinleyerek hâsıl olan sevaba nail olmaya çalışırlar.
O yıllarda bizim genç imamın atandığı köyde de mukabele okunurmuş. Aylardan ramazan ayı yani oruç ayı, mukabele ayı. Sahura kalkılmış, sevabı Allah’tan beklenerek oruca niyet edilmiş. Öğle vakti olmadan bizim genç imam caminin yolunu tutmuş. Öğle namazı derken, namaz sonrası mukabele zamanı. genç imamın elinde Kur’an-ı Kerim, fahri imam ve köyün cemaati imamın etrafında daire halinde mukabele vaziyetini almışlar. Genç imam okumaya başlar başlamaz olmadı itirazları yükselmeye başlamış. Önce fahri imam sonra da halkadaki cemaat olmadılar bandosuna katılmışlar. İmam ağzını açar açmaz hayır, olmadı itirazları imamı bıktırma noktasına getirmiş. Bir sonraki gün yine aynı itirazlar. Cemaat camiden çıktıktan sonra Kuran okuttuğu öğrencisi kendisine yaklaşıp olanca masumiyetiyle ‘hocam bunlar neden böyle yapıyor biliyor musun? Siz camiye gelmeden önce aralarında anlaştılar. Hoca doğru dahi okusa sırayla olmadı yanlış okudun itirazını yapacağız taki bıktırana kadar’.Bunu duyan genç imam hayırcıların kendisine oynadığı oyunu anlamış. Ertesi gün ,mukabele okuma saatinde, cemaat ellerinde Kur’an-ı Kerim yine takip vaziyetinde hocayı beklerler.Oynanan, ‘hayır, olmadı’ oyununu öğrenen imam, bekleyen cemaate dönüp, ‘bugün ve her gün fahri imamınız eşliğinde okuyun, rahatsızım ben eve gideceğim.’ cevabını vermiş.Cemaat bu duruma şaşırmış bir o kadar da yaptıklarından utanç duymuşlar.
Referandum sürecinde hayırcılar halkasını hep birlikte görüyoruz ve izliyoruz. Olmadı yanlış okudun doğru okudunsa da yanlış nevinden lafları bu günlerde çokça duyuyoruz herhalde referandum olana kadar da duymaya sıklıkla devam edeceğiz. Yapılan şeyin, doğru veya yanlış oluşunun irdelenmesinden öte, siyasi iktidarın eleştiri konusu olmasını hayretle seyrediyoruz. Yirmi altı maddelik, ekle birlikte yirmi yedi maddelik mini anayasa paketinin demokrasiye geçiş aşamasında önemli bir dönemeç olduğunu lütfen hatırımızdan çıkarmayalım. Hiç şüphesiz anayasanın tamamının değiştirilmesi ülkemizde yaşayan her yurttaşın ortak görüşüdür. Fakat ön yargılarımızın, gelecek ile ilgili, bugünden peşin olarak satın alınmış korkularımızın esiri olmayalım. Kim olursak olalım, neye inanırsak inanalım ama lütfen okuyarak, tahlil ederek, konuşarak ve danışarak karar verelim. Birey olarak karar verme aşamasında yukarıda ifade etmeye çalıştığım olmadının arkasındaki asıl düşüncenin kurbanı olmayalım. Eğer yanlış okuyorsa olmadı hayır diyelim, doğru ise vicdanımızın sesini dinleyerek imamın hakkını verelim.
Ayhan GÜNAY
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.