Bir “Elveda” Derim Geçer
Sensiz günlerime
Uzayan gecelerime
Doğmayan güneşime
Bir “Elveda” derim geçer
Geçer elbet bu varlığımdaki hasretin.Beklerim,sabırlıyım…nasıl ki bekledim gelmeni,gözlerimi gün batımında yorarak her gün…bitmesini de beklerim,gönlümdeki şehirden gitmeni …
Bu sana kaçıncı göz yaşım,kaçıncı haykırışım? Ne akrep kavuştu vuslatın saatinde yelkovana,ne gecem kavuştu gündüzüme;ne de gözlerim kavuştu hayalinden gerçeğine. Biter elbet, sensiz günlerime,uzayan gecelerime,doğmayan güneşlerime bir “Elveda“ derim geçer elbet.
Yaslı bırakmam gönlümü,bir umut haresiyle neşelenir elbet. Gamlı baykuş gibi seni düşünen beynime hükmederim bir gün, hükmederim elbet. Bir acı kahve bir demli çay…bu geceyi de sabaha kavuştururum elbet.Biter nasıl olsa bir gün…Sensiz günlerime, uzayan gecelerime, doğmayan güneşime bir “Elveda” derim geçer elbet….
Senin şehrin bu şehir. Ne sevda sokağın var ne vicdan evin. Ben sensiz, posta kutusunda beklemekten sararmış bir mektup , sense mevsimlik konup göçen bir kırlangıç. Seni bekler olmuştum bahar dallarında. Senin de güzlerin olur elbet. Geçer benim de hasrete ahlarım. Sensiz günlerime , uzayan gecelerime , doğmayan güneşlerime bir “Elveda” derim biter elbet.
KARDELEN