sorma
Durup, durup geliveriyorsun aklıma, hiç sebep yokken.
Elime tam bir şey alıyorum!
Yok,
Devamı yok,
Öylece kalıyorum.
Sonra, hep yaptığım gibi, yine düşünüyorum.
Bazen çok tanıdıksın, öyle ki, bensin sen,
Sanki ikimizi birbirinden ayıramıyorum.
Bazen de, beni tanımadığını düşünüyorum,
Beni, sadece bana bıraktığın için kızıyorum.
Canlandırmaya çalışıyorum daldırıp gözlerimi,
Öyle yorgun, bitkin bir halime geldin ki, canlanmıyor,
Yorgunum, yapamıyorum.
Gözümü açıp gördüğüm değilsin, hayır,
Ezberimde kalan, dilimdeki ilk isimde değilsin,
Yüzümü, saçlarımı, ilk okşayan el, hiç değilsin.
Peki, nerden tanıyorum ben seni, nerdensin?
Biliyorum, bende senin aklındayım,
Merak ediyorsun, ellerimi, nasıl baktığımı, ne istediğimi, ne okuduğumu hatta ne rüyalar gördüğümü.
Gözünü açıp gördüğün değilim biliyorum,
Dilindeki tek, ilk isim,
Saçlarını okşayan el hiç olmadım, değilim.
Peki, nerden, tanıyorsun sen beni, nerdenim?
Sor,
Merak ettiklerini sor,
Ama yok,
Zamanı değil daha,
Vazgeçtim, hayır sorma.
Ah keşke şimdi elimde sihirli bir değneğim olsa…
NAZ