- 540 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Temmuzca
Bugün şöyle bir geriye döndüm de neler bıraktığıma ,bıraktığımıza baktım geçmişin tozlu sayfalarında.Belki hiçti belki de çok şeydi.Ama hakikat şu ki,birçoğumuz için değersiz gibi görülen aslında yaşamımızdı geride kalan...
Yıllar öyle pervasızca uçup gidiyor ki avuçlarımızda kalan keşkeler tutunduğumuz dallar oluyor denizin ortasında da nafile.Şimdiki aklım olsaydı ile başlayan tümceler kurmaya başlıyorsak vay halimize !Yıllar gelip geçmiştir ve geride onulmaz yaralar açmıştır benliğimizde.
Çoğumuz artık babamızı tanımaya başladığımız yaştayız.Onun canhıraş çalıştığı gelecek kaygısı ve kavgası verdiği yıllar ya da annemizin bakışlarındaki yorgun çizgilerde...Onlar bunca meşakkat ve bedelsiz mücadelede yenik düşseler de mutluydular ya biz ,bizler...
Acaba bizler birşeyleri mi bilmiyoruz ,birşeyleri mi kaybettik?
Sizleri bilmem ama ben kaybettiğimin peşinde edebiyatın rengine bürünmüş tümceler kurdum kimi ağlayan kimi gülen.Her birinde sızılarım vardı dinmeyen.Yaralarım vardı kanayan...Hüzün dediler adına.
Yine bir temmuz sabahı,ruhsuz...güneşi sevimsiz kılan.Oğlumun tercih sonuçları ilan edilecek ...Eşim herkesten meraklı internette araştırma yapıyor.Kızımın Öss tercihi yapılacak hergün geç vakte kadar uyuyan kızım erkenci...kaygılı.Ben dünün düşüncelerindeyim aynayla kavgalıyım.Eyvah,yine geride kalan bir temmuz sabahı, sıcak
sımsıcak hem de sırılsıklam ıslak...
Bir sarsıntı kendine gel diyor duygularımın karmaşasına itiraz edercesine.Kızım sersemlemiş ,korkmuş hem...Baba Deprem diyor...
Evet Deprem...belki de keşkelerimin ruhumda yarattığı depremdi bu kim bilir..