Hocanın Kedaaayifi..!
Kedaaayifin altı kızardı dedi hoca günlerce , yıllarca.
Kedaaayif benim artık dedi öteki.
Yüzü toprağa bakan hoca şaşırdı bu işe , mirasyedisi burnundan solur.
Eeee oğluma karşı bir vazifem vardı benim , kedaaayifi ona bırakacaktım nerden çıktı bu Numan dedi.
Hoca telaş içinde , mirasyedisi öfkeli.
Kedaaayifi kaptırmanın derin telaşı.
Olacak iş miydi bu , sen kırk yıl pişir kedaaayifi , sonra Numan kapsın tepsiyi Fatihçiğin değil.
Yeniden güreşelim dedi hoca,yenen kedaaayifi yesin.
Rahat değildi yüreciği bunu söylerken, lakin ne gelir elden.
Güreşilecekti.
Kedaaayif için son bir soluk.
Aman hoca yazık etme soluğuna , öyle görünüyorki senin kedaaayif gitmiş , gider.
Sen bir soğuk su iç üstüne.
Mirasyedine de söyle sıfırdan başlasın hayatına siyasetin.
Yetiyorsa yüreği.
Mirası da olmaz siyasetin,mirasyedisi de.
Gölbaşı’nda sulak arazi değil ya kedaaayif.
Sen en iyisi vasiyet eyle mirasyedine.
Bir büyük tepsi alsın önce
Sonra yeter miktarda şöyle tel tel kedaaayif.
Yağı, şekeri ,suyu.
Koysun ocağa ağır ağır kızartsın.
Ama kendisi kızartsın.
Nasıl olsa bu memleket pek sever kedaaayifi.
Senin kedaaayif gitti nasılsa bağıra bağıra.
İbrahim Erol
gazete54.com
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.