İki Ruh'un Güncesi-İlk sayfa
İçimde iki tane ruh yaşıyor. Biri delinin teki: Herkes diyebilir ben deliyim diye. Ama onu tanıyanlar bir daha bu kelimeyi kullanmaktan kaçınabilir. Gerçekten deli bir ruh kendisi, bir o kadarda çocuksu. Sırf bu yüzden bedenini çok küçük düşürdüğü oluyor. Öyle bile olsa diğer ruh ve beden ondan bıkkınlık duymuyor. Korkmuyor kendisi. Diğeri olabildiğine yaşarken o olmadık yerde ortaya çıkıyor. Başıma büyük işler açtı. Nice güzel şeylerden arındım sayesinde! Pişman mıyım? Hayır. Deli seni seviyorum.
Belki bunları yazan deli olan değil diye bu kadar temiz bir yazı yazdığımı düşünebilirsiniz. Ama yanlışınız var; bu yazıyı yazma fikri de ondan çıktı ya. Sahtekar fikri verdi, kayboldu. Şimdi kimbilir nerededir. İçerden ufak ufak sesleri geliyor. Ama duyulmuyor henüz. İşte bu yüzden dikkat edin. Günlük her an raydan çıkabilir. Sözler her an çirkinleşebilir. Olsun biliyorum, yıllar sonra okuyacaksınız siz torunlarım.
Ve diğer ruh, ben ona Yürek demekle yetiniyorum. Bir yürekten öte o da bir ruh, ama tarzı dolayısı ile bu lakabı taktım ona. MeselaDeli’ye göre daha acemice davranır. Daha suskundur kendisi. Ama çok da işe yaramaz bu tavırları. Çünkü bir anda Deli ortaya çıkar.Profesyonelliğe bürünür tavırlarım ya da suskunluğu bitiverir. Gözlerden damlamak üzere olan yaşlar kuruyuverir. Aşk’ı unuttuk biz, Deli’nin hatrına. Yürek için için ağlar. Yürek cesaretlidir. Deli’de deli cesareti vardır, işine gelmediyse kaçar. Oysa Yürek cesaret ivmesini kazandığı vakit ardına bakmaz. Deli delidir. Yürek, daha usturupludur.
Bu ilk sayfa olacak. Tarih atmayacağım. Bu da Deli’nin fikriydi bak! Bir kopya 19.yy’dayım. Ve beni her an herhangi bir tarihte görebilirsin. Deli şimdilik yok. Ama biliyorum o da yazacak buraya. İlk sayfanın açıklayıcı olması güzel oldu en azından.
...
Bunların pek çoğu yalan. Tamam ben deli olabilirim. Ama Acemi hayat, boş hataların peşinde koşmamak... Ne zaman yüreklilik oldu da delilik tavrına geçti. Ben deli buradayım torunlarım. Hepinizin zamanına geleceğiz. Bizde zaman kavramı olmadığı için tarih atmayacağız. Belki bir nokta tabir eder, anlatmak istediklerimizi. Olsun siz buradasınız, okuyacaksınız. Biz ise o koca noktayı size resmetmekle meşgulüz. Her gece günlük yazmak gibi bir aptallığın peşine düşeceğinize, buyrun tecrübeler burada. Üşenmeyin okuyun.
Neyse fazla uzattık gelecek Deli’ler ve Yürek’ler. Hayatın tadına hiçbir şeyi değişmeyin. Hadi iyi uykular. Rüyanızda da olacağız. Kabus yok, tecrübe var korkmayın. Her gece bu inde bekliyor olacağım ben sizi.
Henüz hiç bir şeyi tam anlatamadım ama olsun. Bir kere iyi geceler, kötü gündüzler demiş bulunmaktayız.
Caner kitap görünümündeki, ajanda kılıklı defteri kapattı. Nesilden nesile gelen bu defteri dün akşam vermişti babası. Okumaya bu gün akşam başlamasını söylemişti. Ve hergün sadece bir sayfa okumasını söylemişti. Caner anlamamış gibi bakmaya başlayınca:
"Tekrar söylüyorum oğlum. Bizim neslimiz hep tek nesil türedi. Ve bu 126 sayfalık kitabı her nesilin insanı okudu. Sende okuyacaksın. Okudukça anlayacaksın. Zaten emin ol ilk sayfayı okuduğunda her gece diğerr sayfa için başına geçeceksin. Ama dikkat et sakın ha günde bir sayfadan fazla okuma. Ne olursa olsun. Acısı kötü olur. Dediklerimi sakın unutma!" demişti babası. Caner son bir soru sormak istedi. Ama ne soracağını hala belirleyememişti:
"Baba ben hala bazı şeyleri anlamadım."
"Zamanla anlayacaksın."
İşte şimdi bazı şeyler yerli yerine oturmuştu. Her gece başına geçme isteği bir yana Her ana onu okumayı istemeye başlamıştı. Ama söz vermişti bir kere, her gece bir sayfa.
...
10/07/2010
MARSLI
Atlantis 2 Ağustos ayında yayında olacak. Atlantis tarihini okuyacağınız satırlar, ve devamında henüz başlamamış bir savaşın sessizliği. Merakla beklediğiniz zaman çok da ilerlemedi, ama merak edilen geçmiş sizler için geldi. Antalya’da Atlantis 2 "Başlangıç" Ağustos 2010 Öykülerinde yerini alacak.
BN CN
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.