- 920 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
GÜÇLÜ, EZEN MİDİR?
Bu yazı, benim edebiyat sayfasında ki ilk denemem olacak.
İnsanların, başkalarına neden acımasızca davrandığını hiç bir zaman anlayamayacağım sanırım. Kendilerine sorsanız, onlar hep haklıdır. Haketmiştir saldırıya, yada haksızlığa uğrayan kişi, o davranışları. Eğer, ilgili kişiyi korumaya kalkarsanız, anında size de saldırır.
Diyaloğu da ortadan kaldırıp, çözümsüz hale getirir tüm sorunları.
Eğer karşısındakini ezmeye çalışan kişi, bir de maddi ve manevi anlamda güçlüyse; ezilmekten başka çaresi kalmaz ilgili kişinin.
Ezen insanları çok gözlemledim, yaşam boyunca. Bazen yakınımda, yada çevremde gördüm, kimi zamanda çalıştığım yerlerde. Genellikle sevgi ve bilgi donanımı eksik kişilerin, konuşmak yerine ezmeği tercih ettiğini gördüm. Ezdikleri, kendinden daha bilgili, daha zeki, yada daha çok sevilip sayılıyorsa saldırıyorlar. Eğer konumu, buna yardımcı oluyorsa her türlü yetkilerini kullanıyorlar. Bazen, ailelerde de görüyorum. Aile içinde, kim maddi olarak daha güçlüyse diğerini eziyor. Ailesinden bir parçasını ezerek, kendini güçlü hissetmeye çalışan biri, dışarıda daha da acımasız olabiliyor.
Kendisine güvenmeyen kişi, başkasına zarar vererek güven bulmaya çalışıyor. Bulamayınca, tekrar tekrar deniyor, çevresinde iyice sevilmeyen biri olmaya da başlıyor tabi. Sevgisizlik, iyice saldırganlaştırıyor ve kişi en çok da kendine zarar veriyor.
Acı ile bakar saldırarak, ezmeye çalışanlar. Dikkatlice gözlerine bakanlar, o çaresiz ışığı görür. Aslında yardım çığlıklarıdır her seslerini yükseltip, kendilerini gösterme çabası. Karşı tarafa attıkları her ok, kendi yüreklerini parçalar. Kendilerine kızarlar da, konuşmanın, sevgi köprüsü kurmanın yollarını bulamazlar.
Güçlüler ise acı dolu bakışlara, yürekli duruşları ile cevap verirler. Aile içinde, her türlü şiddete maruz kalsalar da, yavruları için dimdik ve onurlu duruşlarını bozmazlar.
Emekleri ile para kazananlar, uğradıkları her türlü saldırıya karşı daha çok çalışarak cevap verirler. Güçlü insanlar, kolay kolay ezme çabalarına yenilmezler. Güçlü insanlar, kendilerini hayatın içinde acılarla geliştirerek, çektiklerinin acısını kimseden çıkarmazlar.
Savaşları kendileriyledir, kendinden sonra gelenlerin yollarını taşlardan temizlerler. Yolda, dost seçtiklerini sürekli kollar ve özgür bırakırlar.
Güçlü insanlar, söylenenmez, dertlenmez ve başkalarına dert olmazlar. Yaşamın tam merkezinde yaşarlar ve sürekli okuyarak, gözlemleyip sorgulayarak kendilerini geliştirirler.
Hoşgörülüdürler, hata değil umut ararlar. Sevgi doludurlar ve kolay affederler. Prensiplidirler, kendilerine yakışmayan söz ve davranışlardan kaçınırlar.
Gelişip büyüdükçe alçakgönüllü olma hallerini artırırlar.
Güçlü kişi ezmez, aksine etrafına ışık saçar sözü ve özü ile.
Çevresindekileri, ezerek güçlü görünmeye çalışanlara; çevresindekiler acıyarak bakar aslında.
YORUMLAR
gerçek gücün ne olduğunu size göre nasıl olması gerektiğini çok güzel anlatmışsınız,tespitler çok doğru anlatım harika,sonuç etkilive mükemmel,yazı yazmak size yakışıyor,ben şiirlerinizde bunu hissediyordum zaten...
hayal denizi
Bu ilk denemeniz ise gelecekte bizi neler bekliyor göreceğiz.Bu tür yazılar genelede ve klasik olarak giriş gelşme ve sonuç bölümünden oluşur.Bu yazıda buna olağanüstü uyum var.Ben konunuzadan söz etmeyeceğim ki dedikleriniz doğru sadce yazım yönünden aldım elime yazınızı.Konudağılmadan işlenmiş.Zaman zaman kurulan devrik cümlerle hiçte sırtmamış hatta daha da anlam derinliği okuyucuya zevk veren bir yapı oluşturmuştur.
Başarılarınızın devamını dilerim.
hayal denizi
Bireysel özgürlük adına görsellik ve iletişim için kullanılan (tv, tlf, internet) tüm araçlar bireyi toplumsal etkinliklerden uzaklaştırınca kişiler hızla birbirleriyle yabancılaşıyor…
Acımasız Kapitalist düşünceyle “en kısa zamanda en çok nasıl kazanırım” düşüncesiyle öne çıkınca birinin diğerlerinin hem duygusunu hem emeğini olanaklar ölçüsünde sömürerek haklılığını ve kazanma anlayışını öne çıkardı.
Halkın gerçek algılamalarından uzak Sevgisiz, kültürsüz, paylaşımsız kendini sayıp başkasını görmezden gelen kapitalinin olması veya kendine ait ruh bozukluğuyla hep haklıymış anlamına gelmediği halde sanki o hep haklıymış davranışında olan ruh fakiri çok insanın var olduğunu biliyorum.
Aslında belirginlikleriyle bir yere gelenlerin örnek oluşturabilecekleri bir olgunlukta ve adil olmaları YAKIŞANI OLUR.
Gerçek güç ADİL OLMAK ve ADALETLİ davranmaktır.
Güzel bir konuyu işlemenizden dolayı sizi kutlarım…
Saygılarımla
hayal denizi
Bedri bey, adalet insanın vicdanındadır. Vicdanlarını, üç kuruş paraya satan inssanlar, bir gün vicdanlı birine ihtiyaç duyduklarında anlayacaklar ancak, adaletin herkese gerekli olacağını.
Saygılarımla
Ne kadar güzel gözlemlemişsiniz ezenler ve güçlüler grubunu , bana sadece tebrik etmek kaldı. Kutlarım harika bir yazıydı. Saygılarımla...