Paranoya
Paranoya: "Haydi! Gidiyoruz "dedi içimdeki ses. Yüreğim fallik dönemindeydi tepindi,gitmeyeceğim daha fazla oyuncak,daha fazla dondurma,çikolata isterim dedi! Ah! Zavallı aklım uyuşmuştu dondurmanın soğuğuyla(ya da senaryo gereği uyuşmalıydı) Bir çeşit mantığa bürüme diyordu buna Freud. Saçmaladıkça çok kullanacaktım bu savunma mekanizmasını...Ah! Seviyorum Brutüs! Seviyorum sanıyorum! Mani atakları yaşıyorum dışarda iğrenç böcekler uçuşur,sıcak beynimizi kemirirken... Akıyor beynim burnumdan aşağı... Ah Manolya! Seviyorum ben değil mi...
Bunun gerçek bir senaryo olması gerek,sadece mani değil depresif atakları da olmalı... Hatta terk edildiğimde gece yarıları telefonunu çaldırmalıyım,kendimce intikamımı almalıyım... Değil mi? Hı? Ruhi? Nereye gittin? Yoksa en başından beri dinlemedin mi,oysa ben sana daha hayatımı anlatacaktım,çocukluğumu dinleyeceksin söz vermiştin....
Söz vermemeliydin...Rüyalar hiç bitmez aptal adam! Şiddetim öfkem büyümeli sana,habersiz gittin diye... Halbuki hoş,haberli gitsen ne farkedecek... Şöyle mi demen lazım: Heyyy! Gidiyorum 3-5 güne kadar ayrılık için gerekli tüm ilaçlarını al ve geber!
Tamamen Paranoya!
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.