5
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
3811
Okunma
[ italik
Bu gün 10 mayıs 1998, Mersin’de evimdeyim. Sesiz ve sakin. Mutfakta ki saatın,
taklarının dışında bir ses yok. Kendimi dinliyorum. Geçmişi düşünüyorum. Geleceği hayal ediyorum. Yaşım 60 olmuş.Kendimi genç ve ve dinç hissediyorum. Bu da bana mutluluk veriyor. Sizin önünüzde yapılcak bir çok iş var. BEN SİZLERİN BAŞARILARI İLE MUTLU OLUYORUM.
Oğlum sizin devriiz bizimkilerden daha farklı, bizimkilerden daha iyi... İyi kollayabilir, iyi kullanabilirsen... Bu konuda benim sana söyleyebilecek fazla bir sözüm yoktur.
Ancak : ’’AKIL AKILDA ÜSTÜNDÜR, TECRÜBE ESASTIR.’’bunuda hesaba katmalısın. Gün gelir: ’’ALTIN KAPILININ ,TAHTA KAPILIYA İŞİ DÜŞER.’’ Siz ne kadar basit bulsanız bile ihtiyacı olan, yardıma muhtaç olan kim olursa olsun, ona imkanıız varsa yardımcı olunun. bundan şu anda bir çıkarın ıolmayabilir. Ama onun manevi hazzıseni mutlu etmeye yeter. Sana başımdan geçen bir kaç olayı anlatmak istiyorum. Bu vesile ile de ölmüş olan o insanlara da rahmet okumak istiyorum.
ANI-1
Annemi hiç hatırlamıyorum. Ben çok küçük iken ölmüş.Babam bir başka köye gitmiş. Oradan yeniden evlenmiş. Ben ve ablam, babamın babası ve annesinin yanında kalmışız. Bu iki ihtiyar TORUN SEVGİSİ ile bize öyle bakmışlar ki ’’ANALI-BABALI’’ gibi büyümüşüz. Biz ’’ÖKSÜZLÜĞÜMÜZÜ HİÇ BİLMEDİK’’
(DEVAM EDECEK)