ŞEHİT BABASI VE BABALAR GÜNÜ
Bu yılın babalar gününe bir şehit babasının feryadıyla başladım. Askere gönderdiği fidanının şehit haberi geldiğinde yüreğine ateş düşen, dizlerinin bağı çözülen, yaşama takati kalmayan bir babanın feryadı…
“Baba olmayınca babanın kıymetini bilemezsin” derlerdi. Ne kadar doğruymuş! Hastalandığında başucunda sabaha kadar beklediğim, burnu kanasa aklım giden, eline bir kıymık batsa ciğerim parçalanan oğlumdan sonra anladım babamın kıymetini.
11 şehit haberini okurken Muğlalı Piyade Er Sabahattin Derin’in resmini görünce içim parçalandı. Hayatının baharında bir çocuk… Babasının bir tanesi…
O babanın yerine koydum bir an kendimi. Aman Allah’ım! On dokuz yıl boyunca bir fidanı büyütmek için mücadele edeceksin. Hastalansa hastalanacak, öksürse öksürecek, ateşlense ateşleneceksin… İlk diş çıkardığı günün heyecanını, ilk baba dediği an… İlk adımlar, ilk konuşmalar…
Siz kaleci olacaksınız, o gol atacak size evin salonunda sünger topuyla… Bilek güreşi yapacak ve yenileceksiniz ona bile bile… Hayalleriniz olacak oğlunuzla ilgili. Önce doktor olmak isteyecek muayeneye gittiğinde kendisine şeker veren doktoruna özenip. Sonra polis olmak isteyecek TV dizilerinden etkilenip.
Okula başlayacak fidanınız, önlüğünü giyip okula gidecek. İlk karnesini getirecek size. İlk aşkını anlatacak tüm masumluğuyla…
Sınavlara girecek oğlunuz. İlkokulu bitirip delikanlılığa adım atarak liseli olacak.
Balığa gideceksiniz oğlunuzla… Beraber bir şeyler yapmanın paylaşmanın mutluluğunu göreceksiniz yavrunuzun gözlerinde.
Yetişecek, delikanlı olacak oğlunuz. Askere gitme zamanı gelecek her Türk genci gibi. Yüreğinizde biraz korku, biraz da gururla askere uğurlayacaksınız oğlunuzu.
Gururlanacaksınız, delikanlınız asker olduğu için. Yiğidim diyeceksiniz, vatan sana emanet, bayrak sana emanet!
Korkacaksınız, gözünüzden bile sakındığınız, üzerine titrediğiniz, ciğerparenize bir şey olur mu endişesiyle.
Ve bir gün… Bir sabah çalacak kapınızı üniformalı askerler. Daha görür görmez bir bıçak saplanacak kalbinize. Fidanım, yiğidim, aslanım, ciğerparem diyeceksiniz.
Geceleri kalkıp üzerini örttüğünüz, terlediğinde sırtına bez koyduğunuz, başucunda sabahladığınız ciğerparenizin, bir tanenizin, oğlunuzun bir kahpe kurşuna gittiğini söyleyecekler size! Bir hainin, bir şerefsizin kurşununa gittiğini…
Siz şehit babası olun. Ne yaparsınız?
Babalar günü…
Ne anlamı var ki?
YORUMLAR
Değerli Mustafa bey, anlamlı bir yazı...Bence de özel günlerin hiç bir anlamı yok ve hatta kızıyorum bile...Ama şimdi kızıyorum, bir 12 yıl önce biz de her günü mutlu bir şekilde kutluyorduk...Ta ki eşimi ve oğlumu kaybedene kadar.Hele babamın vefatıyla acımıza acı katlandı...
Şimdi; Taziye sunarken " acınızı paylaşıyorum, anlıyorum" gibi laflar söyleriz... Mümkün değil, paylaşmaki anlamak...Acının gücünü anlamak için o acıyı yaşamak gerekir.Karşıdan ne desen ahkâm kesmek olur...
O yüzden annesi babası çoluğu çocuğu olanlar, acı görmeyenler ki RABBİM kimseye acı göstermesin varsın kutlasınlar..."Ateş düşştüğü yakar" mış her zaman çok doğru.Kutlayanları da kınamamak gerekir...
Bütün şehitlerimize Rabbimden rahmet, ailesine sabır diliyorum...
Sevgi ve saygı ile
mkuvanci
Selamlarımla...
Şehit babası olsam ne yaparım
utkumun tutulduğu sözümün bittiği bir yer
Şehit babası kadar yandımmı yanmadım içimdeki yangın'ın nekadar çoğu Şehit babasının içini yaktı tahmin edebiliyorum. ateş düştüğü yeri yakıyor acılarını paylaşmaya çalıştık
Şehit babası olmayanlar bu soruya akıllı cevap veremez
Şehitlerimize rahmet
Analarına,Babalarına sevenlerine Ulusumuza baş sağlığı dilerim....
............selamlarımla
Allahım öyle bir acı göstermesin
Mustafa bey, üzüntümüz çok fazla, elbet hiç bir şehit ailesinin acısını duyamayız.Ne kadar üzülsek de onların acıları yanında, bizim hislerimiz sıfır.Ateş düştüğü yeri yaktı yine.Sadece artık dinsin bu acı, dinsin bu Mehmet'çiklerimize yapılan hayasızca terör saldırıları.
Üzgünüm, bunu ifade edememekten korkuyorum.
Rabbim kahreyle bu terör ve teröristleri, yandaşlarını işbirlikçilerini, yetkililer bitirin artık faciayı.
Artık şehit vermeyelim, yürekler yanmasın, anaların gözlerinden kan akıyor, yaş yerine!!!
Allahım, kahreyle bu zalimleri, yardım ve yataklık edenleri, söyleyecek söz bulamıyorum.
Ana babası sağ olan her an öpsün elini, sevgisini söylesin, baksın, koruyup kollasın.
Yoksa bir gün hediye verip, aramak evlat olmak demek değildir.
Çok üzgünüm, kızgınım, kırgınım,Rabbim o şehitlerimizin ailelerine sen sükunet, sabır ver,
elimden bir şey gelmiyor, duadan başka, onların şefaatlerine nail eyle,
bu ülkeye aydılık , terörün bittiği günleri göster, ne olur!!!!
Siz şehit babası olun. Ne yaparsınız?
Allahtan başka kimileri var ki ya da kimimiz
sadece ona sığınıyoruz
ve sabır gösterip hakkımızı istiyoruz
biz buranın geçici olduğunu biliyoruz
büyük puntolu kelimelerin ardına sığınıp ezilmiş yaygarası yapmıyoruz
biz Rabbimize dönüp
''Çocuklarımız bizim değildir bize emenattir biliyoruz ama yinede canım çok yanıyor Rabbim diyoruz''
Kimseye değil sadece Rabbimize güveniyoruz''
Ve
sorumlulardan
seyredenlerden
susanlardan
dikkatleri başka yerlere çekmek için çalışanlardan
davacıyız
.......hakkımızdan vazgeçmiyoruz, geçmeyeceğiz.
Şehitlerimize rahmet ailelerine sabır diliyorum.
saygılar