- 1090 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
BİR YUVA
Eşlerin birbirine karşı anlayışlı davranması,yuvanın huzuru, yuvadakilerin mutluluğu için son derece önemlidir.Mutlu olabilmemiz ve yaşadığımız hayatı sevebilmemiz,kendimizden olan eşlere sahip olmamız gerekir.
Sabahın erken saatlerinde çocuklarına bakabilmek için uçup giden kuş misali,yavruları uğrunda çalışıp uğraşan,onların huzuru ve geleceği için nice zahmetlere göğüs geren,nice kendini bilmezlerin ağız kokusunu çekem baba ve anne,beraberce direnip mücadele ederler işte.
Tabiki insanın her anı bir olmaz,zaten ilaçların bile fayda vermediği en etkili yöntem, sevginin tatlı sesi ve şefkatli bir bakışın uysallaştıramadığı insan yoktur.
Bence huzurlu mutlu yuva için gerekenler yapılsa hiç bir sorun kalmaz sanırım.
Kısa ve öz söylemek gerekirse;
*BEN DEĞİL BİZ DİYEBİLMELİ
*DEĞİŞTİRMEYE ÇALIŞMADAN BEN EŞİM İÇİN NE YAPABİLİRİM*
*SOHBET KONULARI BULMAK
*DİNLEMEK VE ANLAMAK
*BEN BUNU ZATEN BİLİYORDUM dememek
*SAYGIYI YOK EDİP SEVGİYİDE ÖLDÜRMEMEK
*KARŞILIKLI ÖZVERİ
*GÜZEL BİR DAVRANIŞI TAKTİR ETMEK
*ÖZELİ ÖZELDE PAYLAŞMAK
*SIRDAŞ OLMAK
*KONUŞMADAN GÖZLERDEN ANLAMAK
*AKIL DANIŞMAK
*TOMLUMDA SAHİP ÇIKMAK
*AYNI PENCEREDEN BAKABİLMELİ
Bunun gibi bir çok düşünce ama hangimiz ne kadar yapabiliyoruz yada yaptığımızı bilsek bile karşılık alabiliyormuyuz. hadi hep birlikte bir dalıp düşünelim.
Sonuç eminimki herkez yine kendini haklı görecek........
saygılar FİLİZ KARAKAŞ
YORUMLAR
KONUŞMADAN GÖZLERDEN ANLAMAK,Demişsiniz ya Filiz Hanım,sözün bittiği yer galiba burası.Lakin,çoğu zaman bizlere neler oluyorsa,çok iyi anlaşttığınızı zannettiğiniz,aynı yastığa baş koyduğunuz,hani sizin için hayatın anlamı,herşeyi olarak gördüğünüz kişi bile,empatiyi unutup,öyle değişik yüzlerini gösteriyor ki ileriki yıllarda şaşırıp kalıyorsunuz,....yazının ilhamıyla yazılacak çok şey var ama neyse,yazınız zevle okundu efendim,sizinde dediğiniz gibi konuşmadan gözlerle anlaşabilen içi dışı bir insanlarla karşılaşma(m)nız dileğiyle,hoş bakın zatınıza...
Haklısınız. Herkes kendisini haklı görüyor. Oysa asıl sorun burada başlıyor ve bitmek bilmiyor. Herkes karşısındakini dinlemeyi ve anlamayı başarabilse, ya da hiç değilse öfke anında kırıp geçirmese, bunun yerine sorun sakin bir zamana ertelense vs. vs. Çözüm çok, tavsiyeler çok...Ancak gerçekten sorunlara çözmek niyeti ile yaklaşmak gerek. Bence saygı, sevgi ve şefkat eksenli bir yuvada, Kur'an ve sünnet esaslı bir hayat benimsenmiş ise çözümsüz hiç bir sorun ve sıkıntı olamaz. Çünkü birbirlerine sevgi ve şefkat ile Allah'ın rızasını gözeterek bakan bir ailede elbet Cenab-ı Hak rahmetini tecelli ettirecektir. En çözümsüz görünen sorunlar bile bu tılsım ile sühulet kesbedecektir. Önemli olan niyetlerdir. Ve o niyetleri,rahmeti celbeden bir duaya çeviren samimane gayretlerdir. Herşeyin sahibi ve mutasarrıfı olan Kadir-i Mutlak Cenab-ı Hakk'ın kulundan istediği, bu gayreti görmektir. Neticeyi halkeden ise O'dur. Ben toplumda genel mânâda bir ümitsizliğin ve bir negatif bakışın hâkim olduğunu görüyorum üzülerek. Galiba bir imân zaafiyeti ve teslimiyet eksikliği buna sebep oluyor diye düşünüyorum. Oysa mü'min her zaman Allah'a karşı hüsn-ü niyet taşımalıdır. Kulum beni nasıl bilirse onun zannı üzereyim buyrulmuştur. O zaman kulun her hadiseye bakışı pozitif olmalı ve inancını sağlam tutabilmelidir...Teşekkür ediyorum paylaşımınız için...