- 4471 Okunma
- 10 Yorum
- 0 Beğeni
KARA FATMA
Kara fatma
Kara Fatma Son Osmanlı zamanlarında Kahraman Maraş’ta ülke düşman işgalindeyken bir kahramanca savaşarak düşmanları taarruza tutmuş onlara meydan okumuş bir kadın....
400 500 kişilik bir orduya öncülük yaparak düşmanları zayıf düşüren böylesine götüren kahraman olan bir nenemize verilen Kara Fatma lakabını bir böceğe verecek kadar aşağılandık mı?
Ya da Allah Resulünün en değer verdiği dünyalık gözümün nuru gönlümün incisi Hz. Fatma dediği anamıza Arap olduğu için onlar pis bir millettir hamam böceği de pislikte yaşar ve onun adı kara Fatma’dır diyen kara cahil azgın bir zihniyete sahip olanların olması ne kadar acıdır.
Bir yandan yurdu düşmanlardan koruyan son Osmanlı kahramanı bir kadına Maraş’ta verilen Kara Fatma lakabı diğer taraftan da Allah resulünün kızına yakıştırılan onu sembole etsin diye ağızdan ağza dolaşan hamam böceğine verilen ad.
Bu ne gattarlıktır, bu ne cahilliktir böyle bizler bilmezden mi geliriz... Tarihte geçmiş kavimlerin başlarına gelen felaketler cahiliye zamanlarını cahilce yaşamalarından değil midir? Öyleyse nedir bu şuursuzluk bilinçsizlik, barışı yayan aydınlığı temsil eden, kurtuluşu simgeleyen varlıklara verebileceğimiz saygı bumudur?
Artık kulak duymuyor, gözler görmüyor, yapılan onca saygısızlığın haddi hesabı yok… Lütfen rica ediyorum artık dini inancımızı ve milli mukaddesatlarımızı bir muhasebeye çekelim...
Çocuklarımızın yanında olsun ya da olmasın o böceğe verilen o lakabı artık zikretmeyelim o böceklerin gerçek ismini “Hamam Böcekleri” ismini kullanalım.
Ayrıca Lakap takmak ya yermek, alay etmek yada övmek, takdir etmek için kullanılır.
İnsanları beğenmediği, üzüleceği lakaplarla çağırmak günahtır. Böyle bir lakapla arkasından konuşmak da gıybettir, haramdır.
Kur’an-ı kerimde mealen buyuruldu ki:
(Ey müminler, bir kısmınız, diğer kısmınızı alaya almasın! Belki de alay edilenler, kendilerinden daha iyidir. Birbirinizi ayıplamayın, kötü lakaplarla çağırmayın! İmandan sonra fasıklık ne kötüdür! [Allah’ın yasak ettiği şeylerden] tevbe etmeyenler ise, zalimlerdir.) [Hucurat 11]
Hadis-i şerifte de buyuruldu ki:
(İnsanlarla alay edene, Cennetten bir kapı açılır, “haydi gir” denir. O da, telaşla gelir, fakat kapı hemen kapanır. Sonra başka bir kapı açılır. O yine üzgün olarak kapıya gider. Kapı yine kapanır. Bu durum, defalarca tekrar eder, artık, gel denildiği halde, gidemez.) [Ebu Davud]
Demek ki, bir kimsenin ÜZÜLECEĞİ bir lakapla yüzüne karşı da, arkasından da konuşmak yanlıştır. Mesela Şişko Tekin, Bücür Kaya gibi lakaplarla çağırmak veya arkasından konuşmak günahtır. Hadis-i şerifte (Bir kimseyi, sevmediği bir lakapla çağırana, melekler lanet eder) buyuruldu. (İbni Sünni)
Bir kimse, bir kusuru ile meşhur olup da, o lakap ile onu çağırınca yüzüne karşı söylediğinde üzülmezse, bu lakap ile onu çağırmak veya ondan bahsetmek de günah olmaz. Mesela, Uzun Cenk, kıvırcık Yeşim demek gibi.
İnsanları beğendiği lakaplarla çağırmak günah değildir. Mesela, Yiğit Hüseyin, Hasan onbaşı gibi lakaplarla insanları çağırmak günah olmaz.
Peygamber efendimize Emin, Hz.Ebu Bekir’e Sıddık, Hz.Ömer’e Faruk, Hz.Osman’a Zinnureyn, Hz.Ali’ye Ebu Turab denmesi böyledir.
Araplar, en büyük çocuğun ismi ile künyelenirdi. Mesela Peygamber efendimize Ebul Kasım, Hz.Ali’ye de Ebul Hasen denirdi. İmam-ı Ebu Yusuf’un adı Yakub idi. Fakat çocuğunun ismi ile Ebu Yusuf olarak tanınmıştır.
Lakap takacak kadar o insana karşı bir üstünlüğümüz yoktur bunuda bilmemiz lazımdır..
Allah c.c. bir ayeti mealinde şöyle buyuruyordu; "Ey insanlar, sizi, bir erkekle bir kadından yarattık. Birbirinizle tanışmanız için milletlere ve kabilelere ayırdık. Allah indinde en üstününüz, takvada en ileri olanınızdır." ve yine Allah Resulü "Rabbiniz bir olduğu gibi, babalarınız, dininiz ve Peygamberiniz de birdir. Arab’ın Aceme, [Arap olmayana] Acemin Araba üstünlüğü olmadığı gibi, kırmızının karaya, karanın kırmızıya üstünlüğü yoktur. Hiçbir milletin diğerine üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takva iledir." buyurmuşlardır, bizler böyle bir peygamber ümmeti iken nasıl olurda dil, ırk ayrımı yapabiliyoruz hâlâ aklım almıyor.
Selam ve Dua ile
YORUMLAR
DÜNYA’NIN EN AK KADINLARI
Çocuklar hep bir ağızdan bağırıyorlar, küçük taşlar atıyorlardı.
- “ Kara Fatma! Kara Fatma! Kara Fatma! Kara Fatma!” diye. Hani insanin peşine takılan uyuzlu köpekler olur ya bir türlü kurtulamazsın, işte ona benzer bir durumdu.
- “ Defolun! Sizi” dedi, kaldı kadınlardan biri. Hayâ edip sonunu getiremediler. Nedeyse hırslarından ağlayacaklardı.
Çocuklar eğitilmiş gibi ısrarla üzerlerine gidiyorlardı kadınların. Kara çarşaflı dört kadına taş atıp aynı çirlin kelimeleri sürekli bağırıyorlardı.
Çocukların bu oyundan büyük zevk aldıkları belli oluyordu. Nihayetinde onlar için bir oyundu bu. Demek ki çarşaf giyen kadın hiç görmemişlerdi.
Yanlarına yaklaşmamdan ve bakışlarımdan ürken çocuklar oyunu uzatmadan dağıldılar.
İsmi Fatma, Ayşe veya herhangi biri olabilirdi ama “ Kara” sıfatı hiç yakışmıyordu.
Henüz esnaftım, ticaretle uğraşana en saf diyorum. Saf ve salak olması gerektiği için. Yapılacak iş mi esnaflık? Neyse… Temmuz ya da Ağustos sıcağıydı. Dükkânıma gelen bir çarşaflı Bayan, Yerdeki tabakları incelerken çarşafı aralanmıştı. Üç beş saniyeliğine de olsa kar beyaz teni ve göğüsleri görünmüştü. Sıcaktan dolayı sadece çarşaf giyip sokağa çıkmakla hata yapmıştı o bayan. Oysa kazasını belasını düşünüp iç çamaşırı giymek gerekirdi. Ama sonuçta o elbisenin de altında bir kadın vardı.
Bir arkadaşım uzun zamandır devam ettiği randövü evindeki türbanlı bayandan bahsetmişti. Kadın çok rağbet olduğu için öyle giyindiğini söylemiş.
Bazı kadınlar daya giyinmeyi bilmediğinden, ya da isteksiz olduğundan, hatta tamamen yıkıcılık için kapalı giyinip, uygunsuz davranmaktadır.
Bu tür kadınları kasteden bir aile dostum da; “ Namus bacak arasında aranmamalı, İhlâs Motorları görmüyor musun? Diye fikir beyan etmişti.
Çarşaf giyiyor diye “ Kara Fatma” ya, yani hamam böceğine benzetilen Kadınlar sadece çocuklar tarafından mı böyle nitelendiriliyor! Ben nice entelleri tanıdım.
Bir sene öncekini modadan düştü diye giymezken insanlar, acaba bu günkü giysilerimize elli yıl sonra çağdaş diyecekler mi? Pekiyi çok farklı giysiler giysek yüz yıl ilerler miyiz? Elbette buna da hayır diyoruz çünkü elbise değil kafa önemli.
Sırf Peygamberi çok sevdiği için, “O”’nu sevenleri sevdiği için, belki de nostalji için ziynetinin her zerresini örten bir kadına, psikolojik ve sosyal eziyet görse bile Allah’ın örtün emrine uyan bir kadına nasıl böcek sıfatı kullanılır? İhlaslı insanlara “ İhlas Motor diyen insan aile dostum bile olsa yobaz kafalıdır. Bir defa kadına saygısı yoktur. Ashaba saygısı yoktur. Bilerek veya bilmeyerek hem Allah’ı gücendirmekte hem inançlı insanları alaya almaktadır. İnsan neyi isterse onu görür. Ama görmezden geldikleri yok olur mu? Namusu ben, bacak arasın da da ararım. Bacak arası otobana dönmüş kadınlarla papatyaları bir mi tutacağız?
Bir şişe içkiye, yüz kontura, bir kilo kıymaya, bir çift terliğe herkesle yatan medeni kadınlar tanıdım. Üniversitede yattığı erkeklerin çetelesini tutan tutanları bir mi tutalım iffetlilikte? Her şeyi yanlış olanın kalbinin doğruluğuna nasıl kani olunur?
Geçen gün bir türbanlı ve bir başı açık kız el ele üniversite hazırlık kursuna gidiyorlardı. Samimi ve candandılar. Giysiye değil içindekine değer veriyorlardı.
Atatürk’ü de çarşaflı bir anne doğurup yetiştirmişti. Eşi de kapalıydı. Çoğumuzun ailesinde kapalı kadınlar var. Çıplaklar kampındakileri kınamayıp iffetli kadınların peşine düşen kadın kadınlara da bir çift sözüm var: Siz kadın değilsiniz. Siz avratlarla evli olduğunuz için acıyorum size.
Herkesin doğuştan gelen hak ve hürriyetleri yok mu?
Nadide papatya kardeşlerimize karanlık sıfatlar yakıştırmak; hak mıdır, vicdan mıdır, namusluluk mudur, aydın olmak mıdır? Sırf safım belli olsun diye söylüyorum, Eğer bu kadarcık aydınsanız bırakın ben karanlık kalayım.
Ben hayattan birkaç poz gösterdim sadece. Herkesin polisi vicdanıdır.
Dilerim hoşgörüyü öncelikli kılarız. Cahil insanların cahil çocukları dilerin Dünya’nın en Ak kadınlarını sokaklarda üzmez. Dilerim kadın kadını aşağılamaz, savunur. Cehalet yok olur, töre cinayetleri son bulur. Dilerim yuvanın kutsiyeti artar. Dilerim hiçbir kadın şeytani amaçlarla sömürülmez, kirletilmez. Dilerim bütün kadınlar papatyalar kadar ak olur. Kadifeler kadar yumuşak ve erkeklere taç olur.
Güzel çalışmaydı. Duyarlı yüreğinizi kutlarım. Bir yıl önce yayınladığım bir yazımı yukarıda naklettim.
Benzeşiyor kısmen.
Tebrik ediyorum 10 numara.
Yazınız bütünüyle yerinde bir çalışma eline sağlık kardeşim
uaznamadığımız ete murdar demiyormuyuz
bükemediğimiz bileği öpüyormuyuz
sezarın hakkını sezara veriyormuyuz
Bu ülkede nekadar fatmalar vardı hala da var gelecektede var olacaklardır
Kanla yoğrulmuş bir toprağın kaynak suyunu içmiş bir nesilin evlatlarıyız
Ağızlar torba değilki büzesin
Bizim fatmalarımızın yüzüne anaları beyaz bez takmışlardı onlar kara değildir yakıştırmalar yakıştıranların acizliğidir..
Benim ortaokuldaki ilk aşkımın ismi Fatmaydı esmerdi onada kara Fatma derdik ama erkek gibi kızdı öyle hamam böceği gibi değil
ondan korkumdan içime gömdüm sevgimi öylede kaldı unutamam
Bizim ecdadımız dünyanın en asil ecdadıdır kim ne derse desin yolları yolumuzdur....
...............................selamlarımla kardeş
Uluhakan Abulhamid'imize neden KIZIL SULTAN lakabı takılmak istenmişse, KARA FATMA nenemizede o nedenle çirkeflik yapılmak istenmiştir.
Bakınız;
Uluçınar adlı Türk'ü ayakta tumaya çalışan, ölümüne milletini, devletini, vatanını savunanlara karşı haçlı zihniyetin özellikle de siyonizmin özel çabası vardır iftiralar yayma konusunda ...
Selam olsun ecdamıza, selam olsun onların yolunda gidenlere...
Nene Hatun'un ismide Fatma'dır, Erzurumun düşman işgali sırasında mücadele eden ve tarihe adını altın harflerle yazdıran yiğit bir kadındır. Malesef yahudi ağzı; Arap kardeşlerimizle, geçmişimizle, dinimizle alay etmek için "kara fatma" yada "Estağfurullah "köpeklere arap ismini takma" bunları Müslüman Anadolu halkı yapmıyor bu halk saygılıdır dinine, geçmişine ve Müslüman kardeşlerine , bunu içimizde kamufle olmuş, bizim ekmeğimizi yiyen bir grup ajan elit kesim yapıyor. Ben onları kınıyorum, lanetliyorum Allah'a havale ediyorum onları ve şunu tavsiye ediyorum kardeşlerime acizane, uyanık, şuurlu ve akıllı olmalıyız ki, aynı ajan kesim Arap kardeşlerimize de Türkler sizi asırlardır sömürdü propagandasını yaptılar, bunların maksadı Ümmetin arasına nifak sokup bizi birbirimize düşürerek kendi amaçlarına ulaşmak.
Yazınız için, duyarlılığınız için teşekkür ederim÷
divanedadaş tarafından 6/10/2010 1:08:16 PM zamanında düzenlenmiştir.