NAZAR
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Nazara geldim, iyi mi?
Tam da sevinmiş gülüyordum. Elimdeydi kalbim. Uzatmıştım sahibine tutar diye düşünerek. Dönüp bakmadı bile yüzüne. Lüzumu yokmuş şu ara. Aşk bulaşığı bir kalp işine yaramazmış. Dönüp bakmadı bile, beş paralık bir hükmü yokmuş kimliği olanın yanında.
Az evvel bir sarsıntı atlattım. Ankara da hasar yok ama bulunduğum yerde ben deyim 10 sen de 13 şiddetinde deprem oldu. Sallantı öyle bir kaybettirdi ki dengemi düşüverdi ellerimden zavallı yaslı ve yaşlı kalbim. Kırıldı işte.
Çocukken oyuncaklarımı kırarlardı bugünlerde kalbimi kırıyorlar. Aynı şey midir yoksa bu kalp denilen. Neden kırarlar çocuklar oyuncaklarını. Kolları bacakları kopartılan bebekler, alınır alınmaz tekerlekleri sökülen arabalar. Ablacığımda pek meraklıydı bozmaya. Hiç oyuncak kırmadım. Büyük kayıp benim için. İşte netice… Bin defa geceli gündüzlü kalbini kırarlar böyle büyüyünce ve senin elinden hiç bir şey gelmez nedense. Bakakalırsın öylece acı dolu bir bakışla. Hükmü yoktur kalbinin ve kıymetsizsindir yalan söyleyen sözcüklerin aksine.
Seni seviyorum ne demek?
Hayır, biliyorum ne anlama geldiğini ve emin olun annemin kışa hazırladığı yaprak bidonu gibi tıka basa dolduruyorum içini anlamına dair. Hava almayacak şekilde hazırlanan kışlık konserveler gibi. Neden bilmediğimiz bir sözü kullanıp sonra canına okuruz ki böyle sevdiğimizi söylediğimiz insanların. Söyleyen ne güzel söylemiş “ne Şam’ın şekeri, ne Arap’ın yüzü”… Çöpsüz üzüm derdine düşmüşler meğerse. Biri çıkar neyi ne yaptığını bilmez, öbürü konuşulacak yerde kesip atar, susulacak yerde aslan kesilir.
Günlük İMKB Borsa Endeksi’ne bağlı bir seyirde mübarek sevgi. Bir iniş, bir çıkışta. "Bana şunu verdin ya seni çok seviyorum" yahut " seviyorum evet, ama eskisi gibi mi? hayır, sebebini sen biliyorsun" her ne yapılmışsa artık, bu cümleden itibaren medyum olmak icab ediyor zira.
Kendi Cumhuriyetimi ilân etmeye karar verdim ben. Bağımsız özerk tek kişilik ‘Asran Cumhuriyeti’ni kuracağım. Beni seven arkamdan gelsin lafı var ya, ilk yasakladığım cümle bu dur biline. Aman deyim beni sevmeyin de kimi severseniz onu sevin ne olursunuz? Ben sevgi denilen illetten almışım alacağımı, kâfi geldi. Almayayım daha fazlasını, alana da mani olmayayım.
Topraklarımı belirleyeyim biraz deniz görsün belli mi olur filo filan kurarım belki de ileride. Bir de sincap ordum olsun arka taraftaki ormanda. Tanıdığım tüm gerçek insanlar sanal, yaşamadığım tüm dünya gerçek olsun bu defa. Birkaç tane kedim olsun kendi ülkemde. Gök kubbem benim olsun, toprağım benim olsun. Son kuruşuna kadar nakit ödeyeyim zira kırılan kalbim hasebiyle akıtacağım kanım kalmamıştır. Cumhuriyetimin bekçiliğini, tercihan benden başkasına tahammülü olmayan iki beyaz kurt yapsın. Arada bir başka cumhuriyetlerden misafirlerim gelsin ama mümkün mertebe uzun aralıklarla. Bunlar sevilen misafirler olsun. Bir saniye sevilen misafirler olacaklarsa, yatıya kalsınlar ve hatta şu uzun araları ciddi anlamda kısaltalım. Zerrin kalıcı gelsin, Ceyda’m hep kalsın, Serin zaten kalsın ama Serin daha genç bu aralar kalacak daha iyi yerleri olacaktır onun. Diğer Cumhuriyet’lerden ısrarla gelmek isteyenler olursa onların gelecekleri zamanlarda Cumhuriyetimin bekçilerinin zincirleri bağlanmasın. Ne zaman “msn” deki gibi engellenecekleri belli olmaz zira. Konuşulacak mevzusu olan aklı başında misafirler gelsin hâsılı kelam.
Yerden topladım kalbimin kırıklarını. Eciş bücüş bir şey olur bu saatten sonra belki ama nefes almaya yarasın yeter artık bundan sonra.
Kendi gök kubbemin altında miskin miskin pinekliyordum ne vardı toprağımı hallaç pamuğu gibi attıracak. Ellerine sağlık yine de.
Hikâyenin başlığı tamam… Dedem korkutun hikâyeleri gibi bitsin bu öykü. Soy soylasın, boy boylasın.
Bu öykünün adı da: “TUZ-BUZ” olsun…
YORUMLAR
benimde bir karış yerim olsun cumhuriyetinde gülmeyi sevmeyi öğrenirim dahasınıda :)
dün gece kovuldum odamdan düşlerim orda kaldı annem almama bile izin vermeden ışığı kapat dedi..
düşsüz kalmışken bir sevimli kedi güldü msn den ordan düşümde gördüm kediyi sonra...
hayvanların dilinden gerçekten anlarım insanlarla konuşmayı beceremesemde sincapların komutanı ben olurum türlü soytarılıklar öğretirim sana geliriz :)
kovsanda ben geldim topraklarına gencim ama sevgi büyüyen toprakları terk edebilecek kadar cahil değilim :))
bizimle kal adını sevgi koyduğum
Sevgili Ahmet Bey, cevabım geç olmuş olacak belki ama lütfen kabul edin. Çaya, kahveye tüm dostlarımla birlikte memnuniyetle bekliyor olacağız sizi. Bağlı olurlar siz merak etmeyin. Bağlı olmasalarda hayvanların iyi önsezileri vardır sizin dizinize başları koyacaklarından eminim...
Zerrinim, Ceydam sona kalan bir ay bulaşıkları yıkasın :)
ershazberciğim mümkünse maymunların olmadığı bi yer olsun. fekat gidilecek yerin tarifini en çok da senden saklamak lazım, hafazanallah cinzar'ın kulağına gider aqua park yapmaya karar verir. :) iyisimi halan seni gözleri bağlı şekilde istediğin zamanlar getirip götürsün. istersen tabi :)
sultanım bulutların şekillerinde top oynayan çocukları bile gösterebilirim sana... :)
asran tarafından 9/13/2007 4:14:46 AM zamanında düzenlenmiştir.
asran tarafından 9/14/2007 2:33:28 PM zamanında düzenlenmiştir.
YENİ BAŞTAN HAYAL ETMEYİ ÖĞRENMEK İSTİYORUM...
BEN HİÇ HAYAL KURMADIM SANIRIM...KURAMADIM DEMEK DAHA DOĞRU BELKİ DE...UMUT KESMEK ANLAMINDA DEĞİL...KENDİM İÇİN BİR ŞEYLER KURGULAMAYI AKIL ETMEDİM...
AZİZEM VE ZERRİN...BANA BUNU SİZ ÖĞRETECEKSİNİZ...
GENÇLİK BU İŞTE...BİR DAHA GENÇ OLMAK İSTEMİYORUM...
SADECE HAYAL KURMANIN VE ONUN İÇİN PLANLAR YAPMANIN GÜZELLİĞİNİ ....BUNU İSTİYORUM...
HELE BİR ÖĞRETMEYİN....)))))))NE OLACAĞINI BİLİYORSUNUZ...BU EDEBİ SAYFAYA YAZMAYAYIM...)))
SEN HEP YAZ...OLUR MU???
SEVGİMLE...AŞK DAİM OLSUN...CG
uslubuna kurban olduğum kadın...
incitemeden nasıl değindirmişsin güzelce...
bak ne dicem ...ben harika bir yer biliyorum....bir ada...
sincap adası...önü deniz, arkası orman ve şahane evler var içinde ...şimdilerde kullanılmayan ...ama yerden yüksek ve ağaçdan yapılmış.....................
eğer sen istemezsen ben kesin yerleşirim oraya...eger fotoğrafı ekleyeblırsem...hahaa....
nasıl biterse bitsisn hayallerımız olacak bu hikayenın içinde...misafirden korkanın kaşığı kırılsın...
hem öyle uygar bir yer ki cumhuriyetini kurarsın...ben cumhurbaskanı olayım hahaaa...
adını sır gibi saklayacağım nazardan korkar oldum bu ara...
ama aradıgımız yer işte burası kesnılıkle....sincap adası...heryerde sıncaplar dolanıyor ...hareketsız kal bak 3-4 dk sonra omuzlarına kadar cıkacaklar ...o kadar alıskınlar kı ınsanlara...avuçlarına alacağın fınfık fıstık bak nasılda kapışılıyor... harıka bır manzara sadece bır arabalık ve sehre bağlanan bır yolu var...bir göl var etrafında ve ördekler suda yüzüyorlar...leblebı atıyoruz onlara, kapışıyorlar hemen...
hafiften kar yağıyor ve şapkalarımızı taktık, ellerimizde üşümeye başladı, ama değmez mi bak...yıllardır özlemini duyduğumuz yer işte buldum orasını...evimizi...bizim evimizi...
alalım sırt çantamızı, laptoplarımızı, kitaplarımızı yola koyulalım...bizden önce biri bulmadan gidelim hemen...hadi gidelim...
hayallerimize, bize ...bize ....