- 975 Okunma
- 14 Yorum
- 0 Beğeni
Kurban Olayım Dön Hulusi
Hulusi kalınca bir çam ağacına dayanmış, efkarla rakısını yudumluyordu. Karısıyla kavga etmişlerdi ve iki gündür bu ağacın altında yatıp kakıyordu. Rakı şişesinin dibinde kalan son kısmını da kafasına susuz bir şekilde dikip içti.
Tam bu sırada çam ağaçlarının aşağı tarafından arkadaşı Arap İsmail’in kendisine doğru telaşla geldiğini gördü. Arap İsmail komşusuydu. Şu an elinde üçe dörde katlanmış bir kağıt parçası duruyordu.
Birkaç dakika sonra Arap İsmail soluk soluğa Hulusi’nin yanına geldi. Endişeli bir şekilde elindeki kağıt parçasını Hulusi’ye uzatıp;
“Abi, Neriman yengem bu mektubu sana gönderdi” dedi.
Hulusi eski bir defter sayfasına, Türkçe mi, Arapça mı yazıldığı belli olmayan yazıya baktı. Zaten kafası da iyi olduğu için kağıdı ters tuttuğunun farkına ancak Arap İsmail’in müdahalesiyle varabildi. Mektup karısı Neriman’dan geliyordu. Bağrı yanık bir halde okumaya başladı.
“Hulusi, evimin erkeği, atası, atı, beygiri….Ben karın Neriman, yani minnoşun. Her ne kadar yüz otuz kilo olsam da, senin bana minnoşum demen beni hep mutlu etti, sahi diyorum bak.. İki gündür kaçtın gittin benden, iyi mi oldu yani? Gerçi biliyorum, artık sevmiyorsun beni. Ama ben seni çok özledim haberin var mı? Söz bundan sonra iyi davranacağım. Seninle kavga ederken yüzünü kudurmuş kedi gibi cırmıklamayacağım. Ne bileyim artık daha nazik döğüşeceğim seninle. Belki bundan sonra anca ince bir oklavayla vururum kafana. Zaten kalın oklavayı iki gün önce sen evden kaçarken arkandan attıydım da bulamadın sonra. Bak bun da bile bir hayır varmış demek ki.
Hem bundan sonra daha temiz olacağım. Evi senede değil de ayda bir sıkça yıkayacağım. Çocukları da kokunca değil, kokmadan, kafalarına bit düşmeden yıkayacağım. Artık yatakta habire sıkışıp yere de düşmeyeceksin. Çünkü zayıflayıp bir prenses olacağım sana, hemi de pamuk prenses gibi. Artık sen tabaktan yerken ben tencereden de yemeyeceğim. Zaten sen gittikten sonra boğazımda lokmalar zor geçiyor. Günde beş ekmeği bile zor yiyorum.
Artık seninle bıyık da yarıştırmayacağım, ağdamı tüylerin iki santime varmasını beklemeden yapacağım. Yani eve gelenler evin erkeğinin artık ben olmadığını anlayabilecekler. Ya da evde yogi varmış sanıp kaçmayacaklar.
Hani hatırlıyor musun Hulusi? Bir gün sen kapının arkasına saklanıp da “höööö” diye beni korkutup altıma ettirmiştin, sonra ben de sana kızıp kafanı keserle yarmıştım ya….Ne güzel günlerdi, değil mi Hulusi.
Bak gördün mü ne kadar mutluymuşuz seninle?. Dön hadi evine, gül gibi minnoşuna. Kurban olayım dönnnnnn.
YORUMLAR
Çok çok Güzel bir üslupla kaleme alınmış kaliteli bir yazı.
Öykü de anlatım tarzı kadar güzel ve akıcı.
Kim demiş kısa öyküler daha az değerlidir diye?
Aslında zor ve sanatlı olan kısa anlatımdır.
İsmet Babaoğlu hatırıma geldi. Tarzınız benzeşmiş. Onu da çok takdir ederim.
Seni tebrik ediyorum. Selamlar.
Mustafa Sakarya
Mustafa Sakarya
Mustafa Bey, mizah yazınız da çok güzzeldi. Yazının başından sonuna kadar güldüm inanın. Allah da sizi güldürsün.
Tam puan. Kutlarım. saygılarımla...
Mustafa Sakarya
mevla kimseyi hulusi beyin vaziyetine düşürmesin....
çok keyifli bir YAZIYDI KARDEŞİM YÜREKTEN KUTLUYORUM
HER DEM SEVGİ VE SAYGIMLA...
Mustafa Sakarya
Mustafa Sakarya
Sevgili arkadaşım bugün hiç masamda oturamadığım ,için siteye de giremedim tabii k. Malum işlerim yüzünden. Çok güldüm çok güzeldi .
Mustafa Sakarya
"Artık seninle bıyık da yarıştırmayacağım, ağdamı tüylerin iki santime varmasını beklemeden yapacağım. Yani eve gelenler evin erkeğinin artık ben olmadığını anlayabilecekler. Ya da evde yogi varmış sanıp kaçmayacaklar.
Güzel bir mizah örneği.Kaleminizden daha önce mizah yazısı okumuşmuydum hatırlamıyorum. Ama gayet başarılı buldum sizi bu dalda da. Alıştığımız hüzün gitti, canlı bir mizah geldi. Ben beğendim şahsen...Ayrıca fotoğrafa da çok güldüm.
Tebrik ediyorum...Selamlar...
Mustafa Sakarya
Gözümde birden pala bıyıklarıyla rahmetli Hulisi Kentmen ve Neriman Köksal canlandı.Sanki komedi Türk filmi gibi:)))
Çok güzeldi..Bence Hulusi Bey, enine boyuna düşünmeli...
Sevgi ve saygı ile
Mustafa Sakarya
Çok güzeldi ve mizansen niteliğinde güldürdün sayın yazarımız...
Yazıda çok şey var ,güldürünün yanı sıra.Şişmanlık gerçekten hoş bir şey olmadığı gibi direk sağlık,kalp hastalığına kapı açıyor.
Çirkin kadın yoktur,şişmanlarda da ne bakımlılar tanırım,mankenler yapamaz öyle bakımı,kendisini seven kişi bakımlı olmayı bırakmaz ...
Güldürü niteliğinde msj çok güzeldi,kutluyorum dost kalem...
saygımla...
Mustafa Sakarya
Mustafa Sakarya
Mustafa Sakarya
Mustafa Sakarya
Mustafa bey bu gülümseten yazınız için teşekkürler.Gerçekten böyle aileler vardır herhalde.O kadar güzel yazmışsınız ki hala gülüyorum, böyle hanım düşman başına, saygılarımla.
Mustafa Sakarya
Hulusi Bey herhalde mektuptan sonra bir şişe rakı daha almaya gitmiştir. Neriman Hanım çok fenaymış rakı şişede durduğu gibi durmaz derler ya Neriman'a bence hiç güven olmaz..Yazık Hulusi Bey'e yazık.... Güzeldi beğenerek okudum. Tebrikler... Saygılarımla..