- 2211 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
AĞLAYAN YÜREĞİMİN RÜYASI
AĞLAYAN YÜREĞİMİN RÜYASI
Saygıdeğer dostlarım sizlere önce bugünkü yaşadıklarımı anlatayım!Kuran kursunda tanıştığım çok sevdiğim yaşlı teyzem Yıldız teyzemin eşi aylardır kanser hastasıydı doktor hastane derken bugün sabah kansere yenik düşmüş .Sabahleyin saat yedide sala verildi hemen içime doğdu acaba Yıldız teyzemin eşimi diye ve evet yanılmıyordum eşi ölmüştü çok üzüldüm.Amca yetmiş yaşındaymış, ama çok acı çekiyormuş hastalığından dolayı çekene de zordu bakana da makamı durağı cennet olur inşallah rabbim sevdiklerine de sabırlar versin.Pazar alışverişine de gitmem lazımdı aslında düşündüm önce cenazeye sonrada alışverişe çıkarım dedim.Oğluma Canım ben cenazeye gideceğim dedim.
-Hayır anne gitme sakın hastalanırsın
-İlacımı aldım
-Hayır olmaz
-Gitmesem ayıp olur
-Tamam anne sen bilirsin
Neyse gittim ,baktım teyze ağlıyor kuran okutturuyordu cenaze arabası ise kapı önünde idi bense gözüm kapalı geçtim.Teyzeye baş sağlığı diledim kuran dinledim yirmi dakika kadar kaldım ve çıktım alışverişe.
Oğlum ile pazarda çok beğendiği hayal kahramanları baskılı tişört ve kaprisini aldım çok mutlu oldu.sarıldı.
-Annemmmmmmmmmm teşekkür ederimmmmmmmmm
-Rica ederim
-Anne ben eve gideyim kıyafetlerimi giyeyim mi?
-Hayır oğlum
-Neden ?
-Akşam baban gelince giyer gösterirsin yoksa kirlenir
-Tamam anne ben o zaman arkadaşlarıma takılayım
-Olur canım ama dikkat et tamam mı bir tanem
-Tamam anneciğim sende dikkat et
(Ve yanımdan ayrıldı arkadaşlarının yanına doğru)
Bende alışverişimi yaptıktan sonra esnaf ablanın yanına gittim.
-Kolay gelsin ablacığım.
-Ooooooooooooo bir tanem sağ olasın hoş geldin
-Nasılsın ablam
-Teşekkür ederim iyiyim
-Songül biliyormusun bugün düğün var kasabamızda
-Ya kimin ?
-Marketçinin oğlunun sünnet düğünü
-Hayırlısı olsun abla Allah damatlığını da göstersin inşallah
-Amin
-Abla görüyormusunuz ya Rabbim nelere kadir bir taraftan cenaze bir taraftan da düğün
-Sorma gülüm ya
-Allah’ım sınıyor bizleri işte
-Evet abla çok haklısınız
-Birlikte gidermiyiz abla ben tanımıyorum merakta ediyorum bu yörenin düğünlerini
-Tabii ki neden olmasın işlerimi kolaylıyayım abine bırakırız tezgahı gideriz
-Tamam ablam bende yardımcı olayım bakarsın Sinop a gidince pazarcılık yaparım:)))
-0oooooooneden olmasın sen her şeyin üstesinden gelirsin maşallah
-Sağ olasın ablam ya
(Neyse işleri kolayladık düğün için yola çıktık ama sadece bugün yemek veriliyormuş kasabalılara biz gittik acayip kuyruk vardı .Sanki; banka, hastane ve fatura sırası gibi .)
-Ya ablam bu ney
-E kızım burası böyle
-Ayıp olur ben çekinirim duramam öyle sanki hiç yemek yememiş gibi
-Yok ya burada normal gitmezsen yemezsen düğün sahipleri gücenirler gönül koyarlar
-Madem öyle sıraya girelim bakalım
Sıra bana geldi bende utana sıkıla tabak ve çatal ,kaşık istedim.Sağ olsunlar verdiler ve hoş geldiniz dediler
-Hoş bulduk efendim
Bir masaya oturduk yemeklerden meşhur tavuklu keşkek ,salata,tatlı ve olmazsa olmazları vezirhanın meşhur kuru fasulye yemeği vardı.Çokta güzeldi ellerine sağlık.
Ben düğün evi sahiplerine hediyemi verdim Allah damatlığını da göstersin dedim teşekkür ederim deyip evime geldim.
Yemeklerimi hazırladım akşam için tek salatam kalmıştı.Oğlum eve geldi .
-Anne ........
-Efendim
-Kıyafetlerimi giyebilirmiyim?
-Yinemi oğlum!
-Ya anne arkadaşlarımda almış benim kıyafetlerime benzerlerini onlara göstereceğim.
-Ama üzerini kirletme olur mu?
-Tamam anneciğim teşekkür ederim.
(Küçük beyimiz odasında kıyafetlerini şarkı söyleye söyle giydi koşarak mutfağa geldi )
-Bak anne nasıl olmuşum?
-Oooooooo paşam sen ne kadar yakışıklı olmuşsun öyle(utangaç bir tavırla)
-Teşekkür ederim anneciğim (ve koşar adımla çıktı dışarıya)
Bir müddet sonra ağlayarak oğluşum bana seslendi .çok korkmuştum bir şey oldu sandım.
-Efendimmmmmmmmm
-Anne Mücahit beni salıncaktan düşürdü.
-Yavrum bir şey oldu mu bir yerine ?
-Yok anne
-Peki neden ağlıyorsun ?
-Kaprim toz oldu sana söz vermiştim üzerimi kirletmeyeceğim için sözümü tutamadım ondan ağlıyorum.
-Sorun değil yavrum temizleriz
-Anne ben babam gelene denk bekleyeyim mi dışarıda?
-Tamam zaten baban şimdi gelir işyerinden.
Ben masayı hazırlarken kapı çaldı içimden de eşim geçiyordu nerede kaldı diye.Hemen kapıyı eşimin elinde pembe gonca bir gül vardı.
-Hoş geldin hayatım
-Hoş bulduk bir tanem alırmısın? (gülü bana uzatırken)
-Seni seviyorum canım.....
-Bende hayatım seni seviyorum (diyerekten gülü aldım çok duygulandım baktım gözlerimden bir damla yaş yanağıma süzülüverdi.)
Sonra misafir odamızda oturdu o arada Mehmet Can seslendi
-Anneeeeeeeeeee
-Efendim
-Kapıyı açarmısın?
-Hemen canım
(Ve eve geldi baba baba baba diyerekten eşimin yanına gitti)
-Baba baba bak annem bana ne aldı
-Gel bakayım
-Bakkkkk
-Paşam benim maşallah ne güzel yakışmış sana güle güle giy yavrum
-Teşekkür ederim
-Hanım yemek hazır mı?
-Evet aşkım
Masayı kurdum mutlu bir şekilde yemeğimizi yedik .
-Eline sağlık bir tanem yemekler nefis olmuş
-Teşekkür ederim ,afiyet olsun aşkım.
-Masayı toplayayım bulaşıkları yıkıyayım geleyim ben .
-Tamam hayatım bak işine
işlerimi hallettim tekrar odaya döndüm sohbet ederken telefonum çaldı baktım ki;siyahgecem(şairemiz melek annemdi)çok sevindim konuşuyorken eşim sordu kim diye.
-Melek annem yani şair arkadaşım dedi tamam dedi sonra devam ettik sohbetimize meleğim ile eşim ile de tanıştılar telefon da.
-Gülüm msnye gelirmisin tasarımları nasıl yapıyordun ?
-Kolay yardımcı olurum ben sana.
-Haydi görüşürüz hoş çakal Gülüm
-Tamam meleğim görüşürüz.
Ben eşimin yatağını açtım çok yorgundu uyumak istiyordu iyi geceler dedikten sonra ben Oğlumun odasına geçtim bilgisayarım Mehmetcan’ın odasındaydı baktım uyumuş yanağına öpücük kondurdum üzerini örttüm meleğim ile konuşmak için msnye girdim cam açtık istediği konu hakkında yardımcı oldum bende bir kaç yorumlarıma baktım yorum yazdım derken saat epey geç olmuştu artık uyuklamaya başlamıştım.Hemen bilgisayarı kapattıktan sonra oğluşuma sarıldım uyuya kalmışım ve rüya gördüm o anda.
Rüya Çeşitleri,Rüya Türkleri
İçeriklerine ve Şekillerine Göre Rüyaların Sınıflandırılması
Uzmanlara göre uyku birkaç devreden oluşmaktadır. Uykusu gelen insan yatağına yatar ve gözlerini kapatır. Kısa süre sonra göz kapakları belli belirsiz titremeye başlar. İnsan o sırada uykuya dalmıştır ve rüya görmektedir. Bazen doktorlar, hastalarına belirli ilaçlar verirler. Bu ilaçlar uykuyu derinleştirebilir ve rüyaları da etkileyebilir. Bu durumda rüya da görülmeyebilir. Ancak ilaç almadan uyuyan bir insan mutlaka rüya görür. Rüyalar renkli ya da siyah beyaz olabilir. İnsanların çoğu, siyah beyaz rüya gördüklerini söylemektedirler. Yapılan araştırmalara göre kadınlar, erkeklere göre daha renkli rüyalar görmektedirler.
Rüyalar görülüş şekline göre, genel olarak altı grupta sınıflandırılabilir
1- Olayların etkisinde kalmak suretiyle görülen rüyalar
Kafası yorgun, devamlı bir konuyla ilgilenen kimse uyuduğunda rüyasında karmakarışık şeyler görebilir. Veya bu insan ilgilendiği, önem verdiği konuyu da görebilir.
Bu tür rüyalar yorumlanmazlar. Örneğin, televizyonda veya başka bir yerde heyecanlı bir sinema izleyen kişi rüyasında aynı şeyleri görebilir. Bu durum sadece etkisinde kalmaktır. Yani gerçek rüya değildir.
2- Kabus veya karabasan şeklinde görülen rüyalar
Bunlar genellikle iyi başlar. Uyuyan kimse hoş bir olay vb. ile ilgilendiğini görür ve sonra bu rüya birden korkutucu bir hal almaya başlar. Güzel görüntü değişerek insana dehşet verir. Kabusların açıklamasını sinir doktorları ve psikanalistler yapmaktadırlar. Yani bu tür rüyalar yorumlanmazlar. Kabusları, rüyada bir kez görülen korkutucu sahnelerle karıştırmamak lazımdır. Karabasan gören insan korkar. Bir ara rüyada olduğunu hissederek uyanmak ister. Bunu başaramaz. Ama uyandığını sanır ve bu sırada kabus devam eder. Her insan ömründe birkaç kez kabus görebilir. Fakat sık sık karabasan görenlerin bazı olaylar, rahatsızlık vb. yüzünden sinirleri sarsılmış olabilir. Bu kimselerin doktorlarıyla konuşmaları faydalı olabilir.
3- Olduğu gibi çıkan rüyalar
Böyle rüyalar çok değerlidir. Genellikle sezgisi güçlü olanlar, medyumlar hemen çıkan rüyalar görürler. Örneğin insan rüyasında yıllardır rastlamadığı ahbabını görebilir. Onunla konuşabilir. Bu rüyadan kısa bir süre sonra o ahbabı karşısına çıkabilir. Buna “Gerçek Rüya” adı verilir. Böyle rüyalar görenler, dikkatli davranmalıdırlar. Gördükleri şeyleri iyi değerlendirmelidirler.
4- Sıradan rüyalar
Bu tür en sık rastlanılanıdır. Yani uyuyan kimse rüyasında türlü şey görür. Sabah uyandığında da bunlardan bazılarını anımsar. İşte bunlar yorumlanabilir. Rüya tabiri denilen şey, dördüncü tür için gereklidir daha çok. Sabah uyanıldığında akılda kalan ve hatta insanı epey da etkilemiş olan rüyaları yorumlamalıdır. Yorum yaparken karamsar olmamalıdır. Her zaman iyiye yorum yapılmalıdır. Bazı rüyalar iyi sayılmazlar. Buna da üzülmemek gerekir. Çünkü rüya, insanın kendisini koruması için gereken bir uyarıda olabilir.
5- Rüya içinde görülen rüyalar
Genellikle insan rüyasında gördüğü rüyayı da yorumlar. Bu tür rüyalara da çok dikkat etmek gerekir. Çünkü böyle rüyalarda yapılan yorumun gerçekleşme oranı çok yüksektir.
6- Tekrarlanarak görülen rüyalar
Bu tür rüyalar en ilginç sayılan rüya türüdür. İnsan, aynı rüyayı sık sık görür. Örneğin rüyasında daima aynı eve girdiğini, aynı sokakta durduğunu, vb. görebilir. Oysa kendisi ne o evi, nede sokağı bilmektedir. Fakat rüyada o ev, sokak, vb. hiçte yabancı değildir. Veya insan devamlı olarak aynı olayı yaşayabilir. Bazı kimseler Hint Felsefesine ve Karma’ya inanmaktadırlar. Karma, insan bedeninin bir çok kez bedenlenmesidir. Yani insan öldükten sonra kısa süre sonra başka bedenle yine dünyaya gelmektedir. Karma’ya inananlar, bu tür rüyaların insanın eski yaşamıyla ilgili olduğunu ileri sürmektedirler. İnsan devamlı görmüş olduğu evde oturmuş olabilir. Oysa rüya yorumu yapanlar bunu kabul etmemektedirler. Böyle yinelenen rüyadaki şeylere dikkat etmek gerekir. Bu sayede insan bir süre sonra neyle karşılaşacağını anlayabilir.
Rüyamda ;Sinop’a gitmişim hasretliğini çektiğim babam , annem ve bacımı gördüm.Baktım benimle hiç ilgilenmiyorlardı sanki geldiğime sevinmemiş gibilerdi.Ben kafama takıyormuşum neden bana karşı alakasızlar diye ;o anda düşünürken yüzüm ellerim morarmış kalp krizi geçiriyormuşum .Nedense kimse ilgilenmiyorlar tanımadığım bir öğretmen ambulans çağırıyor gelmiyormuş arabada olmadığı için zorla hastaneye getirmişler yaya olarak sedyeye yatırmışlar babamsa hala yine aynı tavırlarda doktor ilgisiz doktor ile babam kahkaha içinde sohbet ediyorlarmış sonra beni fark ettiler sedyede ben hala kriz anı geçiriyormuşum hastalığım tutmuş artık ölümü beklercesine gözlerimden yaşlar akıyormuş sinir krizi geçirirken sağ soldan laflar duyuyorum şair ağlayan yürek; ölüyor ölüyor diye sabah ter su içinde uyandım saat altıyı on altı geçiyordu eşimin yanına gittim hıçkıra hıçkıra ağladım .
-Ne oldu aşkım , neden ağlıyorsun?
-Kötü bir rüya gördüm çok korktum.
-Ne gördün anlatırmısın?
Ben anlatmaya çalıştım çok zorlanmıştım hala etkisi altındaydım.Ben ne zaman böyle cenaze ortamlarına girsem hep kabuslar görüyorum dedim.
-Korkma canım yanındayım.
Sımsıkı sarıldı saçlarımı okşarken uyuya kalmışız.Eşim kalmış sonra işe gitmek için bende canım kahvaltı hazırlayayım sana dedim.
-Yok canım ben poaço alır işyerimde kahvaltı yaparım.Hem sende yat dinlen zaten doğru dürüst uyuyamadın.
Kapıya kadar uğurladım hayırlı işler diyerekten işe gönderdim.Sabah oğlumda kalkmıştı kahvaltı ettik beraber ben rüyamı anlattım oğluma.
-Ah annem ben sana demiştim demi cenazeye gitme diye
-Ne yapaydım
-Bak işte böyle kabuslar görürsün hemencecik etkilenirsin dedi.
Aslında haklıydı ama bir şekilde bu korkularımı yenmem gerekiyordu artık bir yerden başlamam gerekliydi .Nereye kadar sürebilirdi ki hastalığımı düşünmek bile istemiyorum ne kalabalığa ne aşırı sevince gelebiliyorum .
SONGÜL BOZKA ÖZGÜN
BİLECİK-------------SİNOP
07.06.2010
SAAT:14.46
(BU KONUYU 05.06.2010 CUMARTESİ GÜNÜ YAŞADIM PAZARGÜNÜ SABAHI İSE SON BULDU :)UMARIM BEĞENİRSİNİZ HATALARIM İÇİN ÖZÜRDİLERİM SİZLERDEN DOSTLARIM SAYGILARIMLA)
YORUMLAR
İnsan yaşadığı algıladığı gördüğü herşeyi alt beyin denilen yerde depolar.
Anılar hatıralar geçmiş hep burda gizlidir.
Ara sıra andımız bizi üzen hüzünlendiren herşey alt beyinde mevcuttur.
Rüya dedimiz şeyde bu alt beynin uyku esnasında ön plana çıkmasıdır..
Yaşadımız herşeyden etkileniriz elde değil..sizinde korkularınız rüyanızda sizi yakalamış..
Güzel sade ama bir o kadar karmaşık bir yazı gibi geldi bana..Yinede elinize sağlık..Teşekkür ederim..
Yaşam yürüyüşlerindeki her tasarım ve tanım insan düşün kaynaklarının birçok konuda benzeşen ortak yanlarının olacağı muhakkaktır.
Güzellikli anlatımınızın derinlikli anlamında her bireyin kendine göre de olsa yaşam adına bir ortak düşündürücü yanı bulacağı muhakkaktır…
Sade anlatımınız, farklıda olsa benzeşen yaşam hatıralarını düşündürdü bana…
Yüreğinize sağlık
Saygılarımla