Bir Yazarın Yeniden Doğuş Öyküsü - 3
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Öncelikle kendine daha önce adı sanı duyulmayan bir tarikat bulmalıydı. Sonra bu gurubun çalışma şeklini belirlemeliydi.
Tarikatına isim bulması zor olmadı. Türkçede “Ölümsüz Ruhlar” anlamına gelen “İmmortal Souns tarikatı”.
Kitabına da bu ismi vermeliydi “ Ölümsüz Ruhlar”…
Sürekli tekrarladı durdu bu ismi. Kendine de güzel ve gizemli gelmişti bu isim. İş şimdi kurgulamaya kalıyordu.
* * *
_ Işığa doğru yürümek ne demek?
_ Bunu zamanla anlayacaksın. Ama burada işin henüz bitmedi.
_ İş mi? Ne işi?
_ Öncelikle seni bu hale getiren sebepler üzerinde konuşalım.
_ Sen aslında benmişsin ya onu da biliyorsundur. Niye bana soruyorsun?
_ Elbette biliyorum. Fakat içinde o kadar çok öfke biriktirmişsin ki! İçindeki öfkeyi kusmadıkça asıl seni tanıyamayacaksın. Şimdi sakin ol ve beynindekileri boşalt dışarı. Şimdi seni seninle bırakıyorum. Ama uzaklaştığımı sanma. Perdenin arkasında bekleyeceğim seni.
* * *
Çocukluğum çok rahat ve dertsiz- tasasız geçmişti. Yediği önünde, yemediği arkasında derler ya hani. Tıpkı öyleydim ben de. Bir dediğim iki edilmezdi. Hiçbir sıkıntım yoktu. Buna şükretmem gerekir belki ama ben şükretmiyor ve hep daha fazlasını, hep en iyisini istiyordum.
Okul yaşantım boyunca da sınıfın birincisi olmak için uğraşırdım. Olurdum da. Arkadaşlarımın benden yüksek not almaları beni olmadığı/ olamayacağı kadar sinirlendirir, hırslandırırdı. O zamanlar acil özel öğretmenlerim değiştirilir, yerine yeni eğitmenler tutulurdu. Şımarıklık, belki de bencillik diyeceksiniz buna. Ne derseniz deyin. Kimin umurunda ki!
Üniversiteye kadar hayatın hep benden yana olduğunu ve her istediğimi elde edebileceğimi düşünmüştüm.
Yanılmışım.
Yanıldığımı ise Aynur’u tanıyınca anladım. Onu tanıdıktan sonra hayatımı öncesi ve sonrası olarak ikiye ayırdım. Öncesinde ise yaşadığımı sandığım birçok duygunun sahte olduğunu anladım.
Artık çok daha uyumlu ve anlayışlı olmuştum. Yazdığım tüm şiirler ve aşk üzerine yazılar onun içindi.
Her konuda ilk olarak benim fikrime önem veren ailem üniversite konusunda bana söz hakkı bırakmıyorlar ve ailemize daha çok yakışacağını düşündüklerinden” siyaset” okumam şartı koşuyorlardı.
Fark etmezdi benim için nerede veya hangi bölümde okuduğum.
Mühim olan orada da başarımı kanıtlamak değil miydi zaten.
Birinci yılımda kendimi kanıtlama çabası içinde geçti. Hep daha iyisi olsun diye uğraştıkça ne kadar yalnız kalmışım meğer.
Aynur’un sevecen ve samimi hallerini izlerdim uzaktan uzağa da yanına yanaşmaya cesaret edemezdim bir türlü. Şiirler karalardım içinde onun olduğu.
Belki yalnızlık duygusu sebep olmuştu yazmaya başlamama ama yazdıkça kalemin o sihirli dünyasını keşfetmeye başlamıştım. Müthiş bir duyguydu bu daha önce hiç tatmadığım. Yazdıkça kendi dünyamda kayboluyor ve yalnızlığımı unutuyordum adeta. Sonrasında gelen tesadüfen keşfedilmem ve tabii ki ödüller.
Evet ben kesinlikle yazmalıydım bundan sonra.
Yazmak artık benim için bir amaç ve tutku olmuştu.
Amaç olmuştu çünkü böylelikle kitapları çok sevdiğini bildiğim Aynur’a yaklaşma fırsatı yaratabilirdim kendime. Ortak bir tutkumuz vardı bundan sonra; onun okumak, benimse yazmak.
İlk başlarda konuşma ve tanışma fırsatımız olmasa da kütüphanede karşılaştığımız bir gün benden araştırmasında yardım edip edemeyeceğimi sormasıyla başlamıştı arkadaşlığımız. Son sınıftaydık ikimizde. Yazılarımı beğenerek okuduğunu ileride iyi bir yazar olabileceğimi söylemişti bana.
Öyle de oldu.
Akademik kariyerimle birlikte birçok dergide kısa hikâyelerim ve makalelerim yayınlanıyordu.
Ailem politikaya atılmam konusunda ısrar etse de ben Aynur’a daha yakın olabilmek için okulda kalmaya karar verdim.
Mutluydum!
Daha doğrusu kendimi mutlu olduğuma şartlandırmıştım. Ona ne kadar yakınsam, o kadar mutlu.
Uzun zamandan beri üzerinde çalıştığım romanı sonunda bastırmış ve umduğumdan daha çok başarı elde etmiştim. Romanım en çok satanlar listesinde birinci sıradaydı.
Akademik kariyerim ve yazarlık hayatım en üst seviyedeydi ama özel hayatım bir türlü düzene girmiyordu. Aynur’a evlenme teklif etmek istiyor ama buna bir türlü cesaret edemiyordum. O da bana karşı ilgisiz değildi ama bu aşktan çok arkadaşça bir ilgi gibime geliyordu. Bu da beni kahrediyor hislerimi tam olarak anlatamıyordum bir türlü.
YORUMLAR
Tebrik ederim anneciğim çok güzel olmuş.eline sağlık
Çok öpüyorum seni...
N. B. Ç.
Ben de seni öpüyorum.
Çok iyi gidiyor ..takipteyim..Kutlarım Dostum...Özellikle İç konuşmalarını çok seviyorum.. Sevgiler çok çok..:))
N. B. Ç.
Sizin destekleriniz sayesinde :))
Sevgiler benden...
Tebrik ederim Canımmmmmmmmm. Başarılarını gördükçe gururlanıyorum. Sevgilerimle arkadaşımmmmmmmmmmmmm. Canımsın :)
N. B. Ç.
Sevgilerimle ...
Değerli arkadaşım, güne gelen yazınızı tebrik ederim, hak ederek kazanılmış bir kurdele,
başarılarınızın devamını dilerim,sevgilerimle.
N. B. Ç.
Sonsuz sevgilerimle...
N. B. Ç.
Sonsuz saygı ve sevgilerimle...
sevgi ve dualarımı gönderdim...
ayrıca btitimine yaklaştığımız bu Mübarek cumanız da hayırlar getirsin ve daim hayırlara vesile olsun inş...
saygımla....
N. B. Ç.
Saygı ve sevgilerimle..
Sanırım bu bölümde yazar kendi hayatını anlatmaya başlamış. Daha çok kahraman girecek yazıya ve dolayısıyla daha çok serüven okuyacağız. Paragrafları kısa tutmayı tercih etmişsin. Böylelikle okunması daha kolay hale gelmiş. Ama noktalama işaretlerini pek sevmiyoruz galiba...
Hiç birimizin yazıları hatasız değil. Hiç birimiz de edebiyat otoritesi değiliz. Birbirimizin gözden kaçanlarını yakalayıp, yazan arkadaşın gönül polisine teslim edersek, her birimiz çok şey kazanırız gibi geliyor bana :)
Tebrik ediyorum seni arkadaşım. Yazıyı seriye çevirdiğin için de memnunum. Umarım fırsat bulur okurum devamını da.
N. B. Ç.
Noktalama işaretlerini fazla kullanmadığımın farkındayım. Alışkanlık sanırım bu bende. Söyleyeceklerimi bir nefeste söylemek.
Sevgilerimle ve teşekkür ederim yorumun için...
Çok güzel bir anlatımdı.
Bildiğini sanıp hiç bilmediğini, bilmediği şeyler olduğunun farkına varabilmek güzeldir.
Sanırım devam edecek.
Elbetteki bende okuyacağım,elimden geldiğince.
Saygımla her vakit.
N. B. Ç.
Sevgi ve selamlarımla...
N. B. Ç.
Saygılarımla...
Gizemli ve bir o kadar da kendini merak ettiren güzel bir yazıydı. Alıştığımız tarzların dışındaydı. Büyük bir keyifle okudum.
Tebrik ederim bu güzel çalışmanızdan dolayı.
N. B. Ç.
Çok teşekkür ederim.
Saygılarımla...
Ne kadar güzel ele almışsınız hırsı, hep yarış içinde olma fakat yalnız kalma halini.. Çok güzel anlatımınız sürükleyici beğenerek okudum. Devamını merakla bekleyeceğim. Sevgilerimi sunuyorum.
N. B. Ç.
Sevgilerimle...
N. B. Ç.
Desteğiniz ve değerli yorumunuz için çok teşekkür ederim.
Sevgilerimle...
Öykü karakterlerin tanıtılmasıyla, biraz daha belirginleşiyor, devamını merakla takipteyim, saygılar
kolay gelsin.
N. B. Ç.
Saygı ve sevgilerimle...