özlenen yıllar geri gelirmi
Yarabbim nasıl bir zamanda tadı yok yaşama nın .
Ne haber dinlemek istiyorum nede gazete okumak Yok insanı mutlu eden haber ki Ya şehit Ya kaza Ya çaresiz insanlar açlık ve sefalet
Bir bakmışsın tinerci gençler hırsızlık kapkaç çocuk kaçırma nereye gidiyor insanlık
Saygısız büyüyor çocuklar sevgi ise rafa kalkmış
Unutmuş gülmeyi donuk tebessümler almış yerini niye diye soruyorum kendime yok cevap bulamıyorum
Geçmişi özlüyor maziyi gıpta ile düşlüyorum ,
Nerede eski günler nerde mutlu gülüşler
Bu kadar bolluk yoktu
Ama küçük umutlar la sevinirdi insan yoktu büyük hayalleri
Azla yetinirdi
Ne günler vardı paralı nede randevulu oturmalar
Çat kapıydı gezmeler bir fincan kahveydi ikramlar
Ama tatlı dil güler yüzdü sohbetler
Yoktu televizyon bunca diziler
Dertlerini dinlerdi insanlar birbirilerinin çare arardı yol gösterirdi.
İşte mutluydu insanlar ne törör vardı ne kapkaç
Kapılar hep açıktı her zaman hırsız hırsızlık olmazdı hiçbir zaman
Özlenen yıllar geri
YORUMLAR
Ayşe kardeşim, geçmişe özlemi öyle güzel anlatmışsınız ki!
Yıllarca komşuluk yaptığımız, hala aileden gibi görüştüğümüz komşularımızla irtibatı hiç kesmedik.
Kalabalık şehirleşmenin getirdiği curcuna içinde ,çok eskilerde kaldı samimi komşuluklar.
Çocuklara saygı sevgi ailede öğretilir, büyüğüne saygı , küçüğe şefkat öğretilmezse, gencecik delikanlı ve genç kızlar, toplu taşıma araçlarında , yer vermemek için uyuma numarası yaparsa, ne ümit edebiliriz gelecekten, sevgi ve duamla.
handan akbaş tarafından 6/2/2010 5:32:06 PM zamanında düzenlenmiştir.
AYSE 09
evet eski komşulukları hep arıyoruz
saygıyı sevgiyi de
elimizden geleni çocuklarımıza torunlarımıza öğretmek te fazifemiz yapabildiğimiz ce
Tüketici, lükse düşkün, arzu ettiklerini elde edebilmek için her yolun mübah olduğunu düşünen,
Kısaca;
Maddî hırsını canavarlaştırmış bir güruh var artık.
Manaeviyat çoktan çökmüş. Manevî değerlere saygısı olanları yobazlıkla, Batı'nın sahte yaşam şeklini alanları aydın olmakla niteleyen bir güruh..
İnsanlık mı?
Bazı sinema filmlerinde ender de olsa görüyoruz.
AYSE 09
çok teşekkür ederim sağ olun
Bir bakmışsın tinerci gençler hırsızlık kapkaç çocuk kaçırma nereye gidiyor insanlık
Saygısız büyüyor çocuklar sevgi ise rafa kalkmış
Ayşe ablacığım, cevabı içinde...Sen zaten vermişsin...Toplumun böyle olmasında hepimizin suçu var...Küçüklükten itibaren çocuklarımızın her yaptığını hoş görüyoruz...Eskinin şımarık çocukları, şimdi hipreaktif oldu...Hiperaktif diye gurur duyuyoruz. IQ ları yüksekmiş.IQ larını yükseltmeye çalışırken saygıyı ve sevgiyi alçaltıyoruz...
Herşey ailede başlar.Aileler değil mi toplumu oluşturan?
O zaman hepimiz önce kendimize bakacağız, "ben bu çocuğua ne verebildim, ne vermeliyim, neyi yanlış yapıyorum" diye kendimizi eleştirebilmeliyiz...
Sevgilerimle...
AYSE 09
yalnız biri verirken diğeri eleştiriyor hele çalışan annelerin çocukları bir başka özgür yetişiyor
çocuğumu göremiyorum istediğini yapayım deyip bir başka şımartılıyor
evet acı gerçekler
canım sao olasın saygım sevgi her daim
İnsanlık önce bahçeli evlerin para uğruna yıkılıp yerine sıra sıra apartmanlar dizilmesiyle öldürülmeye başlandı. Sonrasında gelen teknoloji düşkünlüğü ve oldukça daha fazlasını isteyen beyinlerle. Hiç bir zaman azıyla yetinmesini bilemedik. Kendimiz bilmediğimiz gibi çocuklarımıza da öğretemedik. Benim çektiğim sıkıntıları evladım çekmesin saçmalıklarıyla. Ne hayatı öğretebildik onlara altın kafeslerinde, ne de sevgiyi.
Hâl böyle olunca da varlık içinde yokluk çekmeye mahkum olduk.
Sevgi ve saygılarımla...
AYSE 09
ve hazırın kıymetini nasl bilecekler
hep yanlışlıklarla geldik gidiyoruz
sevgisiz saygısız yaşam artık
çok teşekkür ederim sağ olun saygım dasınız daima
Haklısınız hem de yazınızda bahsettiğiniz her konuda ... Mahalle esnafı aileden biri gibi olurdu, şimdi benim aşağıdaki bakkalım 15 yıllık komşumuz fakat oldu ya çocukların anahtar alamadığını farkettik yalvarsak da evimizin anahtarını almıyor neymiş efendim ya anahtar çalınırsaymış bir kere kendi anahtarlığına tak çocuk dışarıda kalacak yoksa dedim kesinlikle ikna edemedim. Nerede benim çocukluk genç kızlık döneminde hep bırakırdık.
Benim annem öldüğünde çocuk denecek yaştaydım ablamların hepsi evlenmiş baba kız yaşıyorduk. Apartmandaki bütün komşularımız okuldan geliş saatimde kapıları açar "gel yemek ye yavrum öyle evine git" derlerdi.Nasıl unutulmaz eskiler...
Ben de çok ama çok özlüyorum eski doğallığı ve sıcaklığı...
Güzel bir paylaşımdı çok teşekkürler... Sevgilerimle....
AYSE 09
o muhabbet dolu günleri
ne yakki şimdiki çocuklar da sevgiyi dostluğu paylaşmayı bilmiyor
ço teşekkür ederim yoruma saygım sevgimlesin