19
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2000
Okunma
Şu an ne düşünüp ve neler yazmak istediğimi gerçekten bilemiyorum. Duygularım o kadar çok karışık ki. Az önce saat tam 05.22 de telefonuma gelen mesajla fırladım yerimden.
Önce arkadaşların mesaj gönderdiğini düşündüm ve telefona yürürken içimden kızarak "bu satte olurmu ya"diye söylendim kendi kendime.
Ama mesajı açınca gördümkü, (İHH) nın, bu gece gönderdiği ikinci mesajı ve acı bir seslenişiydi bizlere. İlk mesaj gece saat 01.50 civarı gelmiş ve aynen şöyle yazıyor.
"Israil savaş gemileri yardım filosunu taciz etmeye balşladı.Bu gece bulunduğunuz şehir merkezinde tepkiye ve evlerinizde duaya davet ediyoruz."
Hemen ikinci mesajı açtım ve "Gemilere ağır müdahale var.çok sayıda yaralı ve iki şehit var.Tüm Türkiye israil konsolosluğu önündeki ve bulunduğumuz yerlerdeki protestomuzu sürdürüyoruz."diye sesleniyordu.saat 05.22
Namaz kılıp ellerimi açtım ama çok utandım kendi halime. Bu benim yalnızca şu anlık haberdar edildiğim ve o bölge de yaşayan Filistin"li kardeşlerimin neler yaşayabileceğini tahayyül dahi edemeyişimin bir göstergesiydi.
İçimin bir yerlerinde bir katre olsun insani duygu kalmış olmalı ki,canımın yandığını hissettiriyordu bana ve bir tokat gibi çalıyordu acziyetimi yüzüme. Bir yerlerde birileri, insanlık ve özgürlük adına can feda ederken bizler, kendi yataklarımızda paşalar gibi uyuklayıp, kirli rüyalarla aldatyoruz insan olma vasfımızı ne büyük gaflet.
Peki insan olmanın ne demek olduğunu haki ki manada biliyormuyuz acaba? Unutmuş olsakta insanlığımızı bizler,tarihin unutmadığı ve asla unutturmadığı nice insanlar yaşıyor bu gün hala dünyada. Sanki hiç ölmemiş gibi aramızda ve gölgeleriyle dip diri yaşayan bu hayatta.
Bu dünya gerçek manada hiç anlamında çok insan gördüğü gibi,hakiki manada var olmuş ne çok insanı yazmıştı tarihin alnına.
İşte onlardan biri olan Endülüs Fatihi Selahaddin Eyyubi. Mısır’da idareye hakim olduğu andan itibaren düşüncelerini, hazırlıklarını ve tüm maddi imkanlarını Kudüs’ü geri alma üzerinde yoğunlaştıran Sultan Selahaddin, sulh ve sefer anında askerlerinin yanından bir an olsun ayrılmamış ve bazen bir iki gün yemek yemeği dahi unutur hale gelmişti. Günler boyu yüzünde bir tebessüm dahi görülmemişti.
Bir Cuma günü minberde mütebessim bir çehreyle insanların karşısına çıkmanın faziletini anlatan hatibin sözlerinden kendisine nasihatte bulunduğunu anlayan Sultan Selahaddin, namaz sonrası hocaya dönüp"Kudüs işgal altında iken ben nasıl gülümseyebilirim"diye ibret dolu bir cevap veriyordu tüm insanlığa.
Ömrünü çadırlarda geçiren Selahaddin, kendisi için bir saray yapılması teklif edildiğinde "Mescid-i Aksa işgal altında iken böyle bir şeye razı olamayacağını ifade ederek büyüklüğünü tüm dünyaya gösteriyordu."
Evet, bizler bu kadarını asla yapamayız ancak zerre kadar dahi olsa Filistin için bir mücadelemiz ve yardımımız olmalı değil mi?
İnsanlık ve Filistin adına (İHH) nın açtığı Filistin"e yardım kampanyası hesap numaralarına,on liradan tutun, arzu edilen miktarlara kadar yardım yapılma imkanı var.
Bende varım Filistin diyorsak eğer,vakit konuşma vakti değil eylem zamanıdır şimdi. Dua ve her hangi bir miktar yapılacak yardımda, sefalete ve acı bir mahkumiyete hapsedilmiş Filistin"li kardeşlerimizi unutmamalıyız,unutamayız öğle deil mi?.
Rabbim! artık yeni bir Endülüs zaferi istiyoruz tüm Orta doğu ve Filistin topraklarında.
Allahım! bozguncu israil"i en adil olan yargınla cezalandır ve kendi kanında kendi zulmü ile perişan eyleyip onları yerin dibine batır!
Allahım! (bedduadan) dahi nasibi kesilmiş olan bu siyonist yahudi zihniyetini,bir (Ebabil) dehşeti ile belaya uğrat ve neslini en tez vakitte kurut!
Ey yahudi İsrail! Sen cehennemin dahi reddeceği ve ateşlerin dahi kabul etmeyeceği nasipsiz,isimsiz ve yersiz bir firavun resmisin insanlık için!
Silinmelisin sen artık bu yeryüzünden ve sürülmelisin Kutsal Kudüs topraklarından!
Silinmelisin artık insanlık ve onun hürmetine var edilmiş bu yeryüzü selametinden! Ki sen, Allahın lanet etmiş olduğu aciz ve zavallı bir düşmanısın zaten ta ezelden.
O hangi bir gaflet perişanlığıdır ki sarmış olan, ve bahseder hala bütün bir kafir topluluğu insanlık selametinden.
Allahı kaybeden neyi bulmuştur ki zaten?
Lütfen dua ve tepkilerinizi eksik etmeyin Filistin ve yolda şehit düşen kardeşlerimizden. İslam veya her hangi bir din ve ırk adına da değil,tümüyle insanlık adına. İnsan olmak adına.
not...Filistin için yapılan en küçük yardım karşılığı isim ve numara kayıtlara geçiyor ve tüm gelişmelerden anın da haberdar olunabiliyor.
Bu yazı şu an yazdığım bir dua niteliğinde algılayın ve yorum ve ziyarette lütfen dua düşmeyi unutmayın...
ve bu ayzıyı yazdıktan yaklaşık bir yarım saat sonra iskenderun"daki şehit haberini aldım ve misliyle canım yanıyor bir sersem gibiyim şimdi.
Aynı anda aynı saatlerde gerçekleşen bu iki saldırının bir rastlantı olabileceğinide hiçmi hiç düşünemiyorum doğrusu. Gaibi yinde en iyi Rabbimiz bilir.
Saygılarımla...